islami haberdini haberortadoğu haberleriislam coğrafyası
DOLAR
32,5004
EURO
34,6901
ALTIN
2.496,45
BIST
9.693,46
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
İstanbul
Yağmurlu
13°C
İstanbul
13°C
Yağmurlu
Cumartesi Parçalı Bulutlu
19°C
Pazar Az Bulutlu
20°C
Pazartesi Az Bulutlu
21°C
Salı Az Bulutlu
23°C

En Kritik Seçim

En Kritik Seçim
23 Haziran 2018 10:21
A+
A-

Bu hayati seçimde mutlaka oy vermeli, çevremizi uyarmalı ve Türkiye için kritik bu seçimde hata yapmamalıyız.

Yarın çok belirleyici bir seçim yapılacak. Hem cumhurbaşkanını hem de meclisi seçeceğiz. Bu Türkiye’nin geleceği için hayati bir karar olacak.

Seçimlerde iki blok yer alıyor. Biri AK Parti, MHP ve BBP’nin bulunduğu Cumhur ittifakı diğeri de CHP, İyi Parti ve Saadet Partisi’nin bulunduğu Millet İttifakı. Cumhurbaşkanı adayları da Erdoğan ve İnce.

Bu sitede AK Parti’nin pek çok politikasına eleştiriler getirdik. AK Parti’nin yanlış politikaları oldu. Bunların başında 2012 yılında Suriye’de ABD ve İngiltere’yle birlikte rejimi değiştirne politikası yer aldı. Bu politikanın mimarı Ahmet Davutoğlu’ydu. Sonuçta çok kanlı bir savaş, milyonlarca mülteci ve insanlık trajedisi ortaya çıktı. PKK’nın ağır silahlı bir imparatorluğa dönüşmesi planı gerçekleşti.

İkinci önemli hata faize ve havadan para üretmeye dayalı dünya bankacılık sistemine gömülmemiz ve bundan kurtulmaya yönelik adımlar atmamamızdı. Kemal Derviş modelini devam ettirmemizdi. Allah’a ve Resulüne savaş açmış dünya faizci kapitalist sistemini kabullenmekti.

Üçüncü hata 2012 yılına kadar FETÖ’nün gelişmesine seyirci kalınması, hatta askeri vesayetin azalması adına buna destek verilmesiydi.

Dördüncü büyük hata, İslam Birliği kurulması, İslam ülkeleriyle derhal ortak bir platform oluşmasında tembellik yapılması, D-8’in rafa kaldırılması ve bir ulus devlet olarak kendi başımıza gelişebileceğimiz zannıydı.

Bu dört önemli siyasi hata açısından seçimlere bakarsak bloklar bugün bu siyasetlerde hangi noktadadır?

Erdoğan, bu temel siyasi hatalarının hepsinde de hata yaptığını anlamış ve hatasını tamir edeceğini son bir yılda açıkça beyan etmektedir.

Suriye konusunda artık rejimi değiştirmek için kanlı grupları desteklememekte, aksine barışın sağlanması için herkesle işbirliği yaomaktadır. ABD/İngiltere destekli PKK imparatorluğuyla mücadele etmekte, savaşmakta, Barış Süreci gibi oyunlara artık kanmamaktadır.

Küresel Faizci Kapitalizm’den kurtulmanın ve hatta yeni bir para sisteminin geliştirilmesinin önemini oynanan oyunları acı deneyimlerle kavramıştır. Rusya ile İran ile Çin ile Dolar’a alternatif sistemler oluşturmanın arzusu içindedir.

Kuşkusuz en acı hata 2016’da ülkeyi tamamen ele geçirmesine ramak kalan FETÖ’de ortaya çıkmış, Erdoğan bütün gücüyle bu şeytani gruba karşı mücadeleyi artırmıştır. Hala ülkenin önünde en büyük tehlike üyelerinin çoğu serbest olan ve yeni şeytaniliklere hazırlanan bu ABD/İngiliz destekli münafık terör örgütüdür.

Erdoğan son bir yıldır İslam ülkeleri arasında birliğin tek yol olduğunu kavradığını, hata yaptıklarını ve D-8’i canlandıracaklarını beyan etmekte, adımlar atmaktadır. Filistin çalışmaları başlangıç olmuştur.

Muhalefete baktığımızda ise bu konularda hiçbir anlayış ve niyet olmadığını, iktidarın çok gerisinde olduklarını görüyoruz.

Suriye konusunda CHP ve İYİ parti 3.5 milyon sığınmacının derhal geri gönderilmesini ve yeni bir kanlı trajedinin alevlenmesini savunmaktadır. Afrin Zeytindalına karşı çıktılar. PKK’ya müdahale edilmemesini, Suriye-Irak’ta bizi hedefleyen ağır silahlı bir komünist imparatorluğa teslim olunmasını istemektedir.

CHP ve İYİ Parti ve hatta dehşet verici biçimde bizzat Karamollaoğlu’nun ağızından Saadet, Merkez Bankasının tam bağımsızlığını geri dönülmesini, böylece ülkenin ekonomisini faizci kapitalizme boyun eğmeyi istemektedir. İnce açıkça ülkeyi teslim için İMF’yi davet edeceğini söylemiştir.

FETÖ konusunda CHP ve İYİ parti bu yapılan çalışmaları tersine çevirmenin, açıkça FETÖ üyelerini görevlerine geri döndürmenin sözü vermişlerdir. FETÖ, muhalefet kazanırsa en büyük zaferini elde edecek ve yeniden ülkeyi ele geçirme yolunda ilerleyecektir.

İslam birliği konusundaysa CHP ve İYİ parti tamamen Batı’nın hassasiyetlerini taşımakta, Müslüman ülkeler arasında bir birlik değil Avrupa kapısında ezik bekleyişe geri dönülmesini istemektedirler. Orta Doğu onlar için bir ‘bataklık’, Müslümanlar da bataklık canlılarıdır.

Bunlara baktığımızda bu dört temel hayati konuda CHP-İYİ-SP bloğunun AKP-MHP bloğundan çok geride olduğu ortaya çıkmaktadır.

Dahası PKK, İMF, FETÖ konularında geriye dönüşün artık telafisi olmayacaktır. Bu değer taşıyan son seçim olacak, PKK Ortadoğu’ya ve ülkemize yayılacak, FETÖ yeniden geri gelecek, eski köle ekonomisi de artık perçinlenecektir. Bu asırda ülkeye ikinci bir fırsat gelmeyecektir.

Bu nedenle mutlaka oy vermeli, çevremizi uyarmalı ve Türkiye için kritik bu seçimde hata yapmamalıyız.

Gelişen Olaylara İslami Bakışın Adresi

Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.