islami haberdini haberortadoğu haberleriislam coğrafyası
DOLAR
32,3269
EURO
35,0739
ALTIN
2.300,06
BIST
8.991,79
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
İstanbul
Açık
20°C
İstanbul
20°C
Açık
Cuma Az Bulutlu
23°C
Cumartesi Az Bulutlu
21°C
Pazar Parçalı Bulutlu
21°C
Pazartesi Az Bulutlu
23°C

Peygamberimiz (sav) ile Salâvat Üzerine Bir Sohbet

Peygamberimiz (sav) ile Salâvat Üzerine Bir Sohbet

Peygamberimize (sav) gönülden selam ve salâtte bulunmak, onu ne kadar sevdiğimizin somut bir alametidir. Peki, salavat getirmenin bize ne gibi faydaları olacağını hiç düşündünüz mü? Şahsen bendeniz merak ettim ve sorularımı âlemlere rahmet olarak gönderilmiş olan Peygamberimize (sav) sorma ihtiyacı duydum. İşte siz de bu söyleşiyi okursanız aldığım cevaplardan salavatın ne gibi hikmetleri olduğunu öğrenebilirsiniz.

Soru: Ya Resulullah! Sizi çok seviyoruz. Onun için sizi hep rahmet ve övgü ile anıyoruz. Bu doğrultuda size salavat, yani bol bol salât (dua) etmekteyiz. Bu sizin bizden özel bir isteyiniz midir yoksa bu bir ilahî emir midir?

Peygamberimiz: Bu benim özel isteğimden ziyade Allah’ın bir emridir. Çünkü ilgili âyette şöyle buyurulmaktadır: “Allah ve melekleri Peygambere salât eder. Ey iman edenler, siz de ona (Peygambere) salât edin ve tam bir teslimiyetle selâm verin.”[1]

Soru: Demek ki bizzat Allah ve sayılarını O’ndan başka kimsenin bilemediği melekleri ile beraber size devamlı salât etmektedir. Allah, “Siz de Peygamberime salât ve selâm okuyunuz” dediğine göre bu Müslümanlar için tam teslimiyet şuuru ile yapılması gereken bir emirdir. Peki şuurlu Müslümanlar, isminiz anıldığında size sürekli olarak selam gönderdiklerinde bundan dünyevî ve uhrevî olarak ne gibi fayda görecektir?

Peygamberimiz: Cenâb-ı Hakk’a yarın rızaya ermiş olarak mülâki olacaklardır[2]. Bana hem dünyada, hem de ahirette en yakın olacaklardır ve şefaatime hak kazanacaklardır. [3] Bunun yanında “ihtiyacı bulunan bir şeyi teminde zorluğa düşen bir kimse bana çokça salât ve selâm göndersin. Hakikaten salât ve selâm, gam ve kederleri izale eyler, rızıkları bollaştırır ve müşkülleri (sıkıntıları) halletmek için, yegâne bir vesiledir.”[4] Bunun dışında  “Kim bana (şekli ne olursa olsun) bir kere salât ederse; Allah Teala ona on salât eder (on misli mağfiret eder), on günahını siler, on kat derecesini artırır ve on köle azat etmiş gibi olur.” [5]

Soru: Ya Resulullah! Mekân itibariyle salât ve selâm görevimizi nerede ifade edelim? Kabriniz başında yapacağımız salât ve selâmlar daha mı makbul?

Peygamberimiz: “Kabrimi bayram yerine çevirmeyiniz. Bana (her yerde) salât ve selâm ediniz. Çünkü nerede olsanız salât ve selâmınız bana ulaşır.”[6]

Soru: Doğrusu merak ettim. Salât ve selâmımız size nasıl ulaşır?

Peygamberimiz: “Yeryüzünde Allah’ın seyyah melekleri vardır; ümmetimin selâmlarını bana onlar ulaştırır.”[7]

Soru: Bazı günlerde daha çok salât ve selâmda bulunsak bunun artı bir manevî faydası var mıdır?

Peygamberimiz: “Günlerinizin en üstünü cuma günüdür. O gün bana çok salât ve selâm getirin. Çünkü sizin salât ve selâmlarınız bana sunulur.”[8]

Soru: Ey Allah’ın Elçisi! Siz de bir insansınız. Siz ölüp de sizden bir iz kalmadıktan sonra salât ve selâmlarımız size nasıl sunulur?

Peygamberimiz: “Şüphesiz ki, benim üzerime salâvat getiren kimsenin selâmını almak için, Allah bana ruhumu iade eder.” [9] “Allah, peygamberlerin cesetlerini çürütmeyi toprağa yasaklamıştır.”[10] “Allah’ın Peygamberi her zaman diridir, rızka mazhardır.”[11]

Soru: Ey Allah’ın Elçisi! Bizler size çok salâvat getiriyoruz. Dualarımızın ne kadarını salâvata ayıralım?”

Peygamberimiz: “Dilediğin kadarını.”

Soru: Dörtte birini ayıralım mı?

Peygamberimiz: “Dilediğiniz kadarını, ama arttırırsanız sizin için daha iyi olur.”

Soru: Yarısını ayıralım mı?

Peygamberimiz: “Dilediğiniz kadarını, ama arttırırsanız sizin için daha iyi olur.”

Soru: Peki, dualarımızın tamamını salâvata ayırırsak nasıl olur?

Peygamberimiz: “İşte o zaman Allah, sizin bütün sıkıntılarınızı giderir ve günahlarınızı da bağışlar.”[12]

Soru: Her duamızda mutlaka size salavat getirmek gerekir mi? Getirmezsek ne olur?

Peygamberimiz: “Dua eden kimse Peygambere salât etmedikçe duası perdelenir, dergâh-ı icabete vasıl olmaz.”[13]

Soru: O halde en doğru ve en etkili şekliyle nasıl dua etmeliyiz?

Peygamberimiz: “Biriniz dua edeceği zaman önce Allah Teâlâ’ya hamd ü senâ etsin, sonra Peygamberine salât-ü selâm getirsin. Daha sonra da dilediği şekilde dua etsin.” [14]

Soru: Canım Peygamberim! Bize hem Allah Teala, size salât okumamızı emretti, hem de siz bunun bize sağlayacağı faydaları anlattınız. Size selâm vermenin sevabını, önemini görüyor ve anlıyoruz. Peki, size nasıl salât edelim?

Peygamberimiz: “Şöyle söyleyiniz: ‘Allahümme salli ala Muhammed’in ve ala al-i Muhammed, kema salleyte ala İbrahime ve barik ala Muhammed’in ve ala al-i Muhammed’in kema barekte ala al-i İbrahime inneke hamidun mecid. (Allah’ım! Muhammed’e ve Muhammed’in aline rahmet kıl, tıpkı İbrahim’e rahmet kıldığın gibi. Muhammed’i ve Muhammed’in alini mübarek kıl. Tıpkı İbrahim’in alini mübarek kıldığın gibi).[15]

Soru: Salavat getirmenin bu kadar çok önemli ve faydalı olduğunu bize anlattınız ve size nasıl salât getirmemizi de öğrettiniz. Bütün bunlara rağmen sizin isminiz anıldığı halde salât ve selâm getirmeyen bir kişi hakkında ne dersiniz?

Peygamberimiz: “Yanında anıldığım kişi, bana tam bir salât-ü selâm getirmezse o benden değildir, ben de ondan değilim.”[16]

Soru: Peki, selam getirenle getirmeyen bir kişi ile münasebetiniz nasıl olacak? Bu durumda siz Allah’a ne gibi niyazda bulunursunuz?

Peygamberimiz: Bu durumda Allah’ıma şöyle dua ederim: “Allah’ım! Benimle alâkasını devam ettirenle Sen de alâkanı devam ettir. Benimle alâkasını kesenle Sen de alâkanı kes.”[17]

Soru: Selam vermeyerek sizinle ilgisini bilinçli olarak kesen böyle bir kişiyi ahlâken nasıl tanımlardınız ve bu kişi hakkında ne derdiniz?

Peygamberimiz: Cimri olarak tanımlardım. O halde “Cimri, yanında adım anıldığı hâlde bana salât ü selâm getirmeyen kimsedir.”[18] “Yanında ben zikrolunduğum zaman üzerime salât etmeyen kişinin burnu yere sürtülsün.”[19]

Soru: Bir kişi, isminiz anıldığında sürekli olarak selam vermeyi unutursa, durumu ne olur?

Peygamberimiz: “Kim bana salât-ü selâm getirmeyi unutursa cennetin yolunu şaşırır.” [20]

Soru: Ya Resulullah. Verdiğiniz cevaplar için size binlerce teşekkürler. Bir daha yine görüşüp sohbet edelim mi?

Peygamberimiz: Ya nasip. İnşallah.

Prof. Dr. Ali SEYYAR


[1] El-Ahzab, 33/56.

[2] Ali el-Müttakî; I; 504:2229.

[3] Tirmizî; Vitr; 21: 484.

[4] Kenzü’l-İrfân: 5.

[5] Müslim; Salât: 70. Es-siracü’l-Münir; Beyhakî. Cilau’l-Efham; 1: 94.

[6] Ebû Davud; Menâsik: 97.

[7] Müstedrek; 2: 456; No: 3576.

[8] Ebû Davud: Salât: 201.

[9] Ebû Davud; Menasik: 96.

[10] Ebû Davud: Salât: 207.

[11] İbn Mâce; Cenâiz: 65. Müsned; IV: 8.

[12] Tirmizî; Kıyamet: 23.

[13] Taberânî.

[14] Tirmizî; Deavât: 64/3477.

[15] Buhârî; Da’avat: 33/10. Müslim; Salât: 65, 66, 69. Tirmizî; Tefsir: 33/23.

[16] Deylemî; el-Firdevs; III: 634.

[17] Deylemî; el-Firdevs; III: 634.

[18] “Gerçek cimri, yanında zikrim geçtiği halde bana salâvat okumayandır.” Tirmizî; Salât 357: 484. Da’avat; 110: 3540.

[19] Tirmizî; Daavat: 100. Müsned; 2: 254.

[20] İbni Mâce; İkâmet: 25.

Gelişen Olaylara İslami Bakışın Adresi

Yorumlar
  1. Zekeriya CEYLAN dedi ki:

    Ali bey Allah da Rasulümüze dua mı ediyor. yukarıdaki yazınızdan onu anladım. oysa oradaki SALAT dua dan ziyade destek manası taşımıyor mu. Vesselam