islami haberdini haberortadoğu haberleriislam coğrafyası
DOLAR
32,5994
EURO
34,8008
ALTIN
2.504,12
BIST
9.483,83
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
İstanbul
Hafif Yağmurlu
14°C
İstanbul
14°C
Hafif Yağmurlu
Cumartesi Açık
20°C
Pazar Az Bulutlu
21°C
Pazartesi Az Bulutlu
23°C
Salı Az Bulutlu
22°C

Selamlaşmadan Başlayarak Ortak Değerleri Yeniden Kurmalıyız-II

Selamlaşmadan Başlayarak Ortak Değerleri Yeniden Kurmalıyız-II

Bizim Lehçemizde Selamlaşmak; Beyaz Kalplerdir!.

Bizim anladığımız şekliyle ve bizim lehçemizdeki ismiyle bu ağır işin ismini soracak olursanız bu; Beyaz Kalplerdir. Beyazdır çünkü hiçbir ideoloji ve ayrımcı bakış taşımaz; herkesi olduğu gibi kabullenir. Kalplerdir çünkü mütevazı bir gönül ve gönüllülük hareketidir. “Beyaz Kalpler” kendi adıyla derneği olan bir “toplumsal duyarlılık” hareketidir de aynı zamanda. İletişim, evlilik ve boşanma türü bütün toplumsal olgu ve sorunların temelinde selamlaşma, komşuluk, misafirperverlik gibi yüzlerce ortak toplumsal değerin zayıflamasının yattığına inanmaktadır. Bu çalışmalar, her bir nefesimizi lütfeden Rabbimize CC ve insanlıkta ve İslam’da kardeşliğimize karşı ömür boyu sürecek sevdamızın adıdır.

”Fikri Ne Olursa Olsun; Tanıdık ya da Tanımadık Herkese Selam Verin!..”

Yazılarımızda sırası geldikçe bu konuları işlemeye çalışacağız ancak bugün konuyla alakalı şekilde Beyaz Kalplerin temel sloganını hatırlatarak devam edelim; ”Tanıdık ya da tanımadık herkese selam verin!..”. Bu yüzden biz de eskiden tanıdığımız ve şu an daha henüz tanış olmadığımız bütün herkese selam vererek başlıyor ve devam ediyoruz hayata. Çünkü biliyoruz ki, mahalle ve sokağında tanımadıklarına yanından her geçtiğinde selam verirsen, bir süre sonra onunla tanışmak ve halleşmek zorunda kalırsın. Ona karşı sorumluluklarını hatırlamak, işine gelmese de yapmak durumundasındır.

Köyünde tanıdığın Ali’ye ya da Ayşe’ye umursamaz davranabilir miydin? O halde niye bunu yaşadığın büyük şehirde ve tanımadıklarına da yapamayacakmışsın?! Seni bundan alıkoyan nedir? O zaman herkes Selamlaşma Fedaisi olmak ve her fikre, her düşünceye selam verip kaynaşmak, hemhal olmak ve demlenmek mecburiyetindedir. Bu hem insanlıkta hem de İslamlıkta temel sorumluluğumuz ve görevimizdir.

Zamane İnsanı Tanışmamak İçin Selamdan Kaçar!.

Zamanın insanı tanışmaktan kaçtığı ve yalnızlıktan hoşlandığı için şehriyle, mahallesiyle ve eviyle bile selamlaşmasını kesmiştir. Zira Selamlaşmak onunla her konuda ve her zaman yardımlaşabilmektir. Bugünün insan tipi, sorumluluklardan kaçmakta ve “selam verince borçlu çıkacağına” inanmaktadır.  Zaten üç kuruşa bütün zamanını işine vermekte ve başını kaldıracak takati bulamamaktadır. Bu durumunun haklı bahaneleri ve sebepleri de vardır. Asırlardır bu millete uygulanan strateji gereği insanımızın, batılı dostlarımız (!) tarafından özellikle takatsiz bir hale düşmesi istenmiştir ve istenmektedir. Onların amacı beyninin ve gönlünün emrinde değil sadece midesinin ve menfaatinin emrinde olan toplumdan uzak bencil insan tipidir.

Selamsız İnsan Tipi; Ortak Değerler Kurmakla Uğraşmaz!.

Selamsız insan tipinin yaygınlaşmasında en önemli nedense, tanışmayı göze aldığı insanla ortak değerlere ve bakış açısına sahip olamaması durumudur. Ne yazık ki bu toplumun duyarlılık gösterdiği ortak değerleri oldukça zayıflamıştır. Toplumun ortak tarihi, ortak zihniyet ve kültürü hala büyük bir kararlılıkla yok edilmeye çalışılmaktadır.

Ailede karı koca ve çocuklar arasında, aynı sözcük ve kavramlara çok farklı anlamlar yüklenir olmuştur. Hatta aylarca, yıllarca söz, nişan aşamalarından büyük zorluklara göğüs gererek gelmiş, son aşama ve son güne gelmiş evlilikler; düğün gününde sırf ortak bir Düğün Merasimi Programında anlaşılamadığından daha ilk güne girmeden evlilikler ve aileler dağılmaktadırlar. İşin temelinde zihin ve gönüllerde ayrıma sebep olan nedir biliyormusunuz; Düğünün Kur’anla, Mevlitle, Davul Zurnayla veya Baloyla yapılmasında ve daha bir sürü noktada anlaşamayan ailelerin ve genç kız ile erkeğin parçalanmış kültür ve zihin dünyalarının sonucu olarak, tek günde ve son günde ayrılma yaşarlar. Kurulacak evlilik daha kurulamadan dağılır ve biter. Bir Milletin ortak değerleri, asgari müşterekleri, kaybolmuş, belirginleşmemiş ve zayıflamış ise bu sonuç gayet doğal ve olağandır!

Selamlaşmaları Asgari Müşterekler Takip Edecek.

Nihai Çözüm “Ortak Davranış Kalıpları” Üretebilmektir!.

İşte sırf bu yüzden kadın erkek, genç yaşlı herkes ortak değerleri “inadına üretmeli” ve en azından kendi adına, sokağına hâkim kılmalıdır. Bunu yaparken, işinde ve evinde yaşadığı bütün maddi ve manevi olumsuzluklara da meydan okumalıdır. Çünkü başka bir çıkış yolumuz yoktur. Ya toplum olarak birbirimizi affederek barışacağız ya da bize savaş açanlara son benliğimizi de teslim edip kaybederek tam anlamıyla köleleşeceğiz.

Peki, bu ortak değerler ve asgari müşterekler dediğimiz şeyler nelerdir? Bizi bir Millet yapan değerlerin hangilerinde ve nasıl uzlaşıp barışacak ve aramızda muhabbet köprüleri kuracağız? İşimiz bu değerleri ve müşterekleri belirlemekle de bitmiyor aksine daha bununla yeniden başlıyoruz. Ve en önemlisi de bu ortaklaşa değerleri hangi araçlarla, “Ortak Davranış Kalıpları” haline getirip uygulamada da zaferler kazanmaya başlayacağız. Bu aşamaların her biri ciltler dolusu külliyatlar oluşturmanın ve gecikmeden ivedilikle uygulamaya sokmanın meseleleri ve çözüm bulunması gereken devasa sorunlarıdır.

Konuları buradan konuşmaya devam edeceğiz. Ama en önemlisi bu yazılanların uygulamaya sokulmasının rahatça ortaya çıkartılmasını sağlayacak, herkesi kardeş bilmek ortamının ve ruhunun dirilişine sahip olarak herkesin bu işte sorumluluk alması ve üstün gayret göstermesidir.

Eskisi gibi yine kendiniz, aileniz ve çevrenizle ilgili soru, sorunları ve ilişkilerinizi anlatan hikâyelerinizi, alttaki iletişim adresine gönderebilirsiniz. Yazılarımda kişisel sorunlarınıza (kimlikleri saklı tutarak) dair çözüm önerilerine yer vermek istiyorum. Yeniden sıcak dertleşmelere başlayalım ve birbirimizle halleşelim. Ama ilk önce Selamlaşalım!.

Ne dersiniz?

Herkese selam, muhabbet ve hürmetlerimle…

Gelişen Olaylara İslami Bakışın Adresi

Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.