İzmir’de, renkli koşu festivali ”Color Sky 5K”, yüzlerce koşucunun katılımıyla gerçekleşti. Bedensel Engellilerle Dayanışma Derneği iş birliğinde düzenlenen etkinlik için koşucular Karşıyaka ilçesindeki Mavişehir sahilinde toplandı. Yarış öncesi gıda boyalı nişastalarla renklenen yarışmacılar, 5 kilometrelik etabı koştu. Koşuya tekerlekli sandalyeli engelliler de katıldı. Koşuya katılanlar daha sonra müzik eşliğinde dans etti. Koşuculardan Selin Dikmenoğlu, AA muhabirine yaptığı açıklamada, çok eğlenceli bir etkinlik olduğunu belirterek, “Çok güzel, eğlenceli, yaşam dolu bir etkinlik. Çok eğlendim.” dedi. ABD’de başlayan ve 6 yıldır Türkiye’deki farklı kentlerde de düzenlenen organizasyona, bugüne kadar yaklaşık 37 bin kişinin katıldığı ifade edildi.
Subliminal Hinduizm Festivalı
Amerika’da başlayan bir eğlence programını, bizler de gecikmeksizin her yıl Türkiye’de de aynen taklit ediyoruz. Ücretli olarak tertiplenen 5 km’lik Renkli Koşu Festivaline katılmanız halinde stresinizi bir kenara atacak, hayatınıza renk katacak, daha önce hiç yaşamadığınız bir deneyim yaşayacakmışsınız. En azından organizatörler öyle bir vaatte bulunuyor. Bir de “hayır” adına bir engelli dernek de işin içine girdiğinde etkinlik sosyal projeye dönüşüverir. Bir hafta sonu hem bir sosyal sorumluluk görevinizi yerine getirecekseniz, hem eğleneceksiniz, hem spor yapacaksınız, hem de en sonunda müzik eşliğinde çılgınca dans edeceksiniz. “Sevdiklerinizle unutamayacağınız bir pazar günü geçireceksiniz.” Ne âlâ. Ne âlâ. Ne var ki bunda? Onlarca medenî ülke bu veya buna benzer isim altında (The Color Run) bu tarz sportif eğlence programı düzenlemektedir.
Gerçi bu programlara sponsorluk yapan firmalar, dolaylı da olsa reklamlarını yapmıyor değil. Mesela Almanya’da “Brillux” ismini taşıyan bir boya firması, “The Color Run” yani Renkli Koşuya finansman sağlamaktadır. Eee bunda ne var diyebilirsiniz. Kapitalist dünyada herhalde bir organizasyona sponsorluk yapan herhangi bir firma sublimal (gizlice) yöntemlere hiç gerek duymadan açıkça reklamını yapabilmeli değil mi? Peki bunda itiraz edilecek ne var şimdi diyebilirsiniz. Bir Müslüman olarak bu “Renkli Koşu” programına yönelik itirazımın iki gerekçesi var. Birincisi Batı taklitçiliğini, diğeri de başka inanç sistemlerine ait subliminal mesajları kabullenmemiz.
Renk Festivali (Holi ve Krişna) Hinduizm’in Geleneksel Bayramıdır
Holi, Hinduizm’de tıpkı Nevroz’da olduğu gibi kıştan bahara geçişin bir bayramıdır. Mart ayında yapılan bayramın ilk günün akşamında ilk önce sembolik olarak “Holika” şeytanı ateşte yakılır. Şeytan yakılma seremonisinde ateşin etrafında dualar edilir, dans edilir ve şarkılar söylenir. Bayramın ikinci gününde Hindular, gündüzleri sokaklarda birbirlerine su ve renkli tozlar atarlar. Bu gelenek, insan şeklinde bir ilah olan Lord Krişna’ya dayanır. Buna göre Tanrı Vişnu, reenkernasyonla Lord Krişna’nın bedenine girmiştir.
Hindu efsanelere göre Lord Krişna, flüt çalmakla mahir olan bir çobandır, başta köyün en güzel kızı Radha olmak üzere kızlarla şakalaşır, onlarla bütün gün dans eder ve onların üzerine su ve boyalar atarmış. Daha sonra Radha, köylü kızların arasından ayrı bir kişilik olarak ortaya çıkmış ve Krişna’nın tek sevgilisi olmuştur. Bugün Hindistan’da mavi bir erkek biçiminde betimlenen Lord Krişna, en üstün güce sahip bir aşk tanrısı; kahraman kral olarak benimsenmektedir. Görüldüğü üzere “Renkli Koşu” adı altında tertiplenen eğlencelerin içeriği, Holi ve Krişna bayramına çok benzemektedir.
Müslümanlar Allah’ın Boyası (Sıbgatallâh) İle Boyanır
Müslümana düşen görev, ilk önce Bâtıl inançların hayat felsefelerinden ve bütün yaşama tarzlarından uzak durmaktır. Müslüman, ömür sermayesini Allah’ın boyasıyla boyamalıdır. Bütün renkler güzel olmakla beraber en güzel renk, “kulluk rengi”dir. Kul, Allah’a teslim olursa, Allah’ın boyası ile boyanmış sayılır. Bu manevî boyayı deruhte etmiş olan bir Müslüman, insan yaratılışına uygun, fıtrî istikamet üzere İslâmî ilkeleri ve değerleri hayata geçirir. İslâm’ın emir ve yasaklarına uyan, Kuran ve Sünnete bağlı olan bir Müslüman, Allah’ın boyası ile boyanmıştır. Kuran-ı Kerim, bu Müslümanları şu şekilde övmektedir:
“Allah’ın boyası ile boyanandan daha ahsen (daha güzel) olan kim vardır? Ve biz, O’na kul olanlarız.” (deyin).” (Bakara: 138)
Ey ahir zaman Müslümanları; gafletin bir sonucu olarak üzerinizde bilerek veya bilmeyerek başka ilahların, başka beşerî ideolojilerin boyası varsa, onu üzerinizden hemen atın. Bir gusül abdesti ile şirkten, manevî pislikten, heva ve hevesten tamamen temizlenin ve sadece Rahman ve Rahim olan tek ve bir olan Allah’a kul olun. Böylece Allah’ın boyasını taşıyan tescilli Müminlerden olursunuz. Ne mutlu ki “Ben de Allah’ın boyasıyla boyanmışım” diyene.
Prof. Dr. Ali SEYYAR
Gelişen Olaylara İslami Bakışın Adresi