islami haberdini haberortadoğu haberleriislam coğrafyası
DOLAR
32,5245
EURO
34,8905
ALTIN
2.435,28
BIST
9.752,60
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
İstanbul
Az Bulutlu
20°C
İstanbul
20°C
Az Bulutlu
Cuma Az Bulutlu
19°C
Cumartesi Az Bulutlu
16°C
Pazar Az Bulutlu
16°C
Pazartesi Az Bulutlu
18°C

MADALYALI KADIN BOKSÖRLERİMİZİ NASIL DEĞERLENDİRECEĞİZ?

MADALYALI KADIN BOKSÖRLERİMİZİ NASIL DEĞERLENDİRECEĞİZ?
11 Ağustos 2021 09:34
A+
A-

Daha önce kadın sporcularımızla ilgili değerlendirmelerimiz olmuştu. Bunların bir kısmı,  kadın sporcuların giysilerinin İslam’ın  örtünme kurallarına aykırılığı sebebiyle yapılan temelde haklı  eleştirilere uygulanan linç sebebiyle savunma amaçlı olmuştu. Bu defa konuya doğrudan girmek istiyorum.

Önce şu gerçeği tesbit edelim: Biz jakoben laikliğin hayatımıza egemen kılındığı bir toplum düzeni içinde yaşıyoruz. Eğitimden, ekonomiden ve hukuktan modern biçimiyle küfür-şirk fışkırıyor. İslam’a göre bir çok yönüyle  zulüm olan bu düzenden şikâyet edenimiz de yok. İmanlarımız tehlikede ama umursamıyoruz.

Siyasilerimiz İslam dışı uygulamanın içinde. Müsiat ve Askon  üyelerimiz dahil  iş adamalarımızın çok büyük çoğunluğu bankalardan  faizle borçlanan modern dilenciler  olarak ortada dolaşıyor. Çocuklarımız veya torunlarımızın bir kısmı yarı üryan olarak ormanlarımızdan beter mânen yanıyor.

Bilgi ve bilinç yoksulluğuna dayalı utanmazlığımıza bakmadan bir yerde bir başarı gördüğümüzde hemen ciddi Müslüman kesiliyoruz.  Kendimizi ve onayladığımız sistemi yereceğimiz yerde başarılı kızlarımız üzerinden nefret saçıcı eleştiriler yapıyoruz. İstisnalarımız bir tarafa, münafıkça bir tutum içindeyiz.

Kadın Boksörlerimizi Tebrik Ediyorum

Aldıkları  madalyalardan ötürü kadın boksörlerimizi ve diğer kadın sporcularımızı tebrik ediyorum.

 Olimpiyatlarda madalya almak öyle sıradan çalışmalarla kazanılacak başarılar değil. Büyük emekler verilmiş. Bunları görememek hamakattir.

Buraya kadar tamam. Ama toplumsal olaylardan hareketle İslamî yaşam ölçülerini öğretmek ve hatırlatmak konumunda olan bizler bu gibi vesilelerle sporcuları dahil kadınlarımızı cinsel obje olmaktan  çıkaracak ve onlara asalet kazandıracak olan tesettürü gündeme getirmeyelim mi? Sporcuların şahıslarını konu edinmeden  testtürsüzlüğe değinmeyelim mi?

Tesettürlü olarak yapılabilecek olsa bile örneğin insanın en aziz organı olan yüzünü darbeleten,  ölüm ve sakatlık tehlikesi içeren boks sporunun onaylanamayacağını dile getirmeyelim mi?

İslam boks, pankreas, motosiklet yarışları ve hayvan döğüştürmeleri dışında hemen hemen bütün spor dallarını onaylar.

 Bak:   

Tesettür gibi boks konusunu da  defalarca yazdık. Bunlardan birini sunuyorum:

Boks Sporu Caiz midir?

TRT 1 de bir Şampiyon diye bir dizi başladı. Dizi filmin kahramanı Şampiyon bir boksördür. Şampiyonluğunu, yumruklarıyla ölümüne sebep olduğu şampiyon bir boksörü mağlup ederek kazanmıştır.

Şampiyon filmi doğal olarak İslâmî duyarlılığı olan insanların “ Bu spor dalı caiz midir? “ sorusunu gündeme taşımıştır.

Şampiyon Boksör Kemal Sonunur

Sabah namazlarını Emirgan camiinde kılar ve bazen de kıldırırım. Bir sabah namazını kıldırırken Araf sûresinini 89. âyetini de içine bir bölüm okumuştum. Bu âyette Hz. Şuayb Peygamberin dilinden şöyle bir dua yer alır:

“…Rabbimiz, sınırsız bilgisiyle her şeyi kuşatmıştır. Biz de Allah’a güvenmişiz. Ey Rabbimiz! Bizimle kavmimiz arasında gerçek olan neyse onu ortaya çıkar. Çünkü hakkı ortaya çıkaranların en hayırlısı sensin.”

O sabah emniyet mensubu Dünya şampiyonu boksör Kemal Sonunur da namazdaydı. Ben yukarıda anlamı sunulan duayı içeren ayeti namazda okuyunca duygulandı ve maziyi çağrıştırdı. Namazdan sonra ayak üzere yaptığımız sohbette şöyle dedi:

  • Boksör olarak uluslar arası bir şampiyonaya ülkem adına katılmak üzereydim. Duasını almak üzere ünlü nakşi Şeyhi Sami efendiyi ziyarete gittim, bana namazda okuduğunuz âyette geçen duayı yaparak müsabakalara çıkmamı tavsiye etti.

Ben de kendisine, o dönemde sizinle görüşebilseydik ‘ Ben de size mânen güç kaynağı olacak bir dua öğütlerdim, ‘ dedim ve şöylece devam ettim:

  • Ama bu spor dalını seçerken görüşebilseydik helal bir spor dalı olamayacağını beyanla boksu tercih etmenizi önermezdim, hattâ engellemeye çalışırdım.

Kemal bey sarsıldı ve itiraz sadedinde bir şeyler söyleyince bazı açıklamalar yaptım. O açıklamaları daha sonra Fetvaiste isimli sitemde sorulan soruya cevap olarak verdim. Şimdi sizlere bu cevabımı sunuyorum:

Boks Yapmak Caiz Değildir


Bismillah… Sporlar üzerinde çalışma yapan bir insan olarak boksa caizdir diyemem. Haram olduğunu da söyleyebilirim. Çünkü Peygamberimiz “Sakın ha yüze vurmayınız.” buyurarak kesin bir yasak getirmiştir. (Müsned 4/447)

Peygamberimiz değil insanların yüzüne vurulmasını hayvanların yüzüne vurulmasını, yüzünden dağlanmasını ve hayvanların dövüştürülmesini bile yasaklamıştır.

Yüz Kur’ân dilinde insanı temsil eder. (A.İmra, 3/106,107)  İnsan denilen müstesna varlığın yüzüne vurulması hiçbir şekilde onaylanmaz.  Kaldı ki boksta bir tür işkence edilerek yüzlerin ne hale getirildiğini hattâ beyin kanaması ile felçlere ve de  ölümlere sebebiyet verildiğini biliyoruz.

14 asırlık İslâm Medeniyeti’nde özetlediğimiz gerekçelerle olacak boks benzeri bir spor, hatta harp sporuna dahi yer verilmemiştir.
Bu tür sporlar karşı tarafa zarar vermeyi amaç haline getirerek insanın ruh dünyasını da etkileyebilir ve onu acımasızlaştırabilir. Kaçınılmasını öğütlerim.

Ali Rıza DEMİRCAN

Yorumlar
  1. Şevko dedi ki:

    pankreas organ ismi spor dalı değil.