islami haberdini haberortadoğu haberleriislam coğrafyası
DOLAR
32,4379
EURO
34,7788
ALTIN
2.433,66
BIST
10.082,77
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
İstanbul
Hafif Yağmurlu
15°C
İstanbul
15°C
Hafif Yağmurlu
Çarşamba Az Bulutlu
17°C
Perşembe Az Bulutlu
19°C
Cuma Az Bulutlu
17°C
Cumartesi Hafif Yağmurlu
18°C

SEÇİMLERE ÇEYREK KALA…

SEÇİMLERE ÇEYREK KALA…
27 Nisan 2023 13:00
A+
A-

Sizi bilmiyorum ama bendeniz, seçimlerden önce pek gülüyor ve eğleniyorum.

Siyasilerin ve özellikle de muhalefetin, bol keseden verdiği vaatler, vallahi beni eğlendiriyor.

Neden mi?

O kadar uçuk kaçık vaatler var ki, gülmemeniz ve eğlenmemeniz adeta imkansız hale geliyor.

Biz, rahmetli Erbakan hocamızın deyimiyle “ bu filmi geçmiş zamanlarda çok gördük.” Seçim meydanlarını iki anahtar ve boş tencereyle dolaşıp “Mutfakta yangın var” diye bağıran siyasetçilerimiz de oldu.

Enflasyonu 500 günde tek hanelere indireceğini söyleyen de… Ama hiçbiri bunları söylerken namus sözü vermemişti. Zira yapamayacaklarını onlarda biliyordu. Onlar, seçimden sonra verdikleri vaatler kendilerine hatırlatıldığında “Dün dündür bugün bugündür” derler ve işin içinden sıyrılmaya çalışırlardı.

Gelelim günümüze ve 14 Mayıs’ta yapılacak olan seçimlere…

Mesela Millet ittifakının yedi tane Cumhurbaşkanı yardımcısı olacağını vadetmesine, gülen insanlarda değil gülmeyen insanlarda  sorun var demektir. Zira bunun dünyada bir örneği yoktur ve olamaz. Bu resmen, “ben iktidara geldiğimde makam ve mevkii dağıtacağım” demektir.

Millet ittifakının Cumhurbaşkanı adayı Sayın Kemal Kılıçdaroğlu, bir zamanlar dış ülkelere gidip ülkesini şikâyet ederek, yatırımcılara ülkemizin güvensiz olduğunu söylüyordu, bugün ise İngiltere’den 300 milyar dolar bulacağını ve getireceğini vadediyor.

Şimdi buna gülünmez mi?

Bu arada Özgür Özel bey de TV kanallarını gezerek ve elinde bulundurduğu altın’ı göstererek, ailelere altın dağıtacağı vaadinde bulunuyor. Bendeniz de yine çaresizlik içinde kıvranan muhalefeti görünce acı acı tebessüm ediyor, “yerel seçimlerden önce dağıtmayı vaat ettiğiniz  bedava traktörlere ne oldu?” demekten kendimi alamıyorum.

Daha düne kadar, şehir hastanelerinin yapımını açık ve net bir şekilde eleştiren Sayın Kılıçdaroğlu, bugün çıkarak “Ben şehir hastanelerini eleştirmedim…” diyebiliyor. Tabi ki bendenizi yine alıyor bir gülme krizi…

Üçüncü köprüyü istemeyenler, otoyolları ve hızlı trenleri eleştirenler, bugün çark etmiş durumda ve dillerinin ucuyla da olsa biz daha iyisini yapacağız diyorlar. Ama gezi olaylarının finansörü Osman Kavala’yı serbest bırakacaklarını da dillendirmeyi ihmal etmiyorlar.

2016 Yılında istihbarat için gönderilen GÖKTÜRK Uydusuna bile itiraz eden ve ellerinde pankartlar ile Üniversite öğrencilerini sahaya sürenler, bugün oy isterken halka şirin görünme derdindeler.

Tabii ki de yerseniz…

İBB Başkanı Sayın Ekrem İmamoğlu, geçen mahalli seçimlerden önce İstanbul’un depreme dayanıklı konut yapımını beş yılda çözeceğini söylüyordu, bugün ise en az 100 yıl lazım diyor. Yani seçimlerden önce başka, seçimlerden sonra bambaşka bir siyasetçi profili görebiliyoruz. Tabii ki buna da ister istemez gülüyoruz.

Nasıl da yalvarıyorlar miting alanlarında oyunuzu bize verin diye…

Ama şurası bir gerçek ki, Erdoğan düşmanlığı ile değil de sağduyulu düşünebilen ve hayat tecrübesi olanlar, gerçekleştirilebilecek olan vaatler ile bunları söyleyenlerin niyetlerini akıl edebiliyorlar.

Örneğin bir tarafta Sayın Kılıçdaroğlu’nun SSK müdürü iken başarısızlığını ve hastanelerin durumunu bilenler, bugün bazı şeyleri sorgulayabiliyorlar.

BAZEN DE KIZIYORUM

Bazı okuyucularımız gülme ve eğlenme tabirlerine takılıp da bizleri eleştirebilir. O eleştiren okuyucularımıza, siyasilerimizin bazı söylem ve davranışlarına kızdığımızı ve eleştirdiğimizi de söylemek istiyorum.

Örneğin Millet ittifakının gizli ortaklarından olan HDP ya da şimdiki adıyla Yeşil Sol Parti, açık ve net bir söylemle Kemal Kılıçdaroğlu’nu destekleyeceklerini söylemesine rağmen, Meral Akşener başta olmak üzere bizim İYİ partili arkadaşlar, ısrarla masada PKK destekçisi bu partinin olmadığını söylüyorlar. Terörist başı sayılan kişilerin ekranlara çıkıp Millet ittifakını desteklediklerini söylemelerine rağmen, başta İYİ parti olmak üzere bunu gizlemeye çalışanlar, sizi bilmiyorum ama bendenizi kızdırıyor.

Bu konuda yoğurdum ekşi demekten kaçan İYİ parti’nin savunması ise şu. Siz de önceki seçimlerde Osman Öcalan’ı TRT’ye çıkardınız…

Ve işin enteresan yanı, milletimizin içinde bu zokayı yutanlar da az değil. Osman Öcalan TRT ye çıktı da ne dedi? PKK’nın terör örgütü olduğunu söyledi. Peki şimdi Sayın Kılıçdaroğlu ve terör destekçisi partinin söylemi ne?

“Özerk yönetim”

Bu zokayı yutmamamız lazım…

Çarpıcı bir örnek daha verelim ki meramımızı anlatmış olalım. PKK’ liderlerinden Sabri Ok, terör örgütünün kanalında katıldığı bir programda şunları söyledi;

”PKK, İyi Parti aynı yerde. Biz faşizme karşıyız. Onlar da şu an karşıyız diyorlar. Eğer böyle katıksız faşist olmasaydılar herkes böyle bir tutum sergilemezdi. AK Parti-MHP faşizmi bu düzeydedir.”

Hangisini söyleyelim ki? Biri çıkıyor, Bayraktar şirketlerini kastederek “Bunları elleyeceğiz” diyor, CHP’den destek aldığını itiraf eden bir kanalın yayın müdürü de SİHA ’lara maket diyor.

TCG Anadolu gibi bir savaş gemisi yapmışız ama muhalif TV kanallarında, askeri alanda kullanılan uydulardan 7/24 haber alabildiğimizi ve düşmandan saniye saniye görüntü alabildiğimizi bilmeden, çok komik bir yaklaşımla bu geminin, bir bomba ile  batırılabileceği  söyleniyor.

Şurası görünen bir gerçek ki, seçimle iş başına gelen partiler geçmişte iktidar olduğu süre içinde hep yıpranmışlardır. Ancak son 21 yıldır iktidarda olan Recep Tayyip Erdoğan ve Ak Parti, icraatları ile göz dolduruyor olmalı ki, bırakın yıpranmayı her seçimden güçlenerek çıkmayı başarıyor.

Muhalefet kanadı ise bu 21 yıllık dönem içinde, girdiği bütün seçimleri kaybederek çıkmış durumda. Ülkemiz ve milletimiz adına yapılanları görmeyen ya da görmek istemeyen muhalefet ise, karar kıldığı Erdoğan düşmanlığı üzerinden siyaset yapmayı tercih etmiş, sonunda da hep hüsrana uğramıştır. Her seçim sonunda umutlarını başka bahara saklayanlar, görünen o ki bu seçimlerde de umutlarını erteleyecek gibi görünüyor…

Selam, saygı ve muhabbetlerimle…

Şaban DOĞAN

 

 

ETİKETLER: Manşet
Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.