Gündem

Amerikan Gençliği Neden Filistin Davasını Savunuyor

Washington- Amerikan halkı on yıllardır İsrail’e desteğini sürdürüyor, ancak bu destek son yıllarda azalmaya başladı ve genç Amerikalılar, özellikle üniversite öğrencileri arasında Filistin davasına destek arttı.

“İsrail’in var olma hakkı”, “teröristleri dövmek” ve “anti-Semitizm” sloganları artık Amerikan manzarasına hakim değil, onları Amerikan gençleri arasında “apartheid”, “toprak hırsızlığı” ve “etnik temizlik” sloganlarıyla değiştiriyor.

Haftalar önce yazar Thomas Friedman, İsrail liderliğini iki devletli çözümü reddeden sağcı politikaları benimsemeye devam etmenin sonuçları konusunda uyardı. Friedman, İsrail’in ABD’li üniversite öğrencileri arasında kamuoyunu kaybetmeye başladığını vurgulayarak, çoğu ABD üniversitesindeki öğrenci birliklerinin İsrailli yetkilileri kendi duvarları içinde konuşmaları için ağırlamaya karşı direnişine işaret etti.

“Pew Araştırma Merkezi” tarafından 6-13 Mart tarihleri arasında 10 bin 400 Amerikalı üzerinde yapılan son bir ankete göre, Amerikan vatandaşları İsrail-Filistin çatışmasının her iki tarafını da 3 yıl öncesine göre daha olumlu görüyorlar.

Genel olarak, Amerikalıların İsraillilere karşı Filistinlilere göre önemli ölçüde daha olumlu duyguları var, ancak bu son yıllarda değişti ve genç Amerikalılar arasında (18-29 yaş arası) Filistinlilere karşı tutum önemli ölçüde gelişti. Amerikalılar’ın %61’i Filistinlilere olumlu bakarken, %56’sı İsraillilere olumlu bakıyor. Aynı zamanda, genç Amerikalıların %35’i Filistin liderliğine olumlu bakarken, %34’ü İsrail hükümetine olumlu bakıyor.

Önemli Değişiklikler

1967 Savaşı’ndan sonra ABD’nin Doğu Kudüs Konsolosluğu’nda görev yapan eski Ortadoğu Dışişleri Bakan Yardımcısı Büyükelçi David Mack, El Cezire’ye verdiği röportajda, Arap-İsrail ihtilafının geleceği konusunda ABD arenasında önemli değişiklikler yaşandığını söyledi.

Mack, bu anketin sonucunun Arap Amerikan Enstitüsü’nün (AAI) veya “Zogby” şirketinin anketlerinin ve Maryland Üniversitesi’ndeki Profesör Shibli Telhami’nin anketlerinin gösterdiklerinden farklı olmadığını, ancak  -Arap oldukları gerçeğinden dolayı – birçoğunun yaptığını da sözlerine ekledi.

Anket ayrıca, Amerikan kamuoyunun Ortadoğu ihtilafının her iki tarafı hakkındaki görüşünün siyasi parti ilişkilerine bağlı olarak büyük ölçüde değiştiğini ortaya koydu. Cumhuriyetçiler arasında, ankete katılanların yüzde 78’i, Filistinlilere benzer bir görüşe sahip olanların sadece yüzde 37’sine kıyasla İsrailliler hakkında “çok olumlu ya da biraz olumlu” görüşlere sahip olduklarını söyledi.

Demokratlar ve Demokrat eğilimli bağımsızlar, aksine, İsrailliler ve Filistinliler hakkında eşit derecede olumlu görüşlere sahipler; Demokratların %64’ü, İsrailliler için %60’a kıyasla Filistinliler hakkında “çok ya da biraz olumlu” bir görüşe sahipler.

Büyükelçi Mack, özellikle eski Başkan Donald Trump’ın yönetimi sırasında gösterildiği gibi Kongre’de İsrailli sertlere yönelik geniş desteğin devam etmesinin ABD politikasında en güçlü ve baskın olmaya devam ettiğini söyledi.

Mack, daha az eğitimli Amerikalılar arasındaki desteğin – özellikle de sağcı Cumhuriyetçi siyasi adaylarla ittifak kuran sağcı evanjelik Hıristiyan kiliselerinden gelenlerin – İsrail’e gittiğini söyledi. Yaşlı Amerikalıların İsrail’e karşı daha olumlu bir bakış açısına sahip olmaları şaşırtıcı değildir, çünkü İsrail’in 1967 öncesi komşularından düşmanlıkla karşı karşıya kaldığı eski imajı, özellikle İsrail’in dış politikasının ve askeri gücünün komşularına kıyasla evrimini takip etmeyi bırakanlar arasında, akıllarında sağlam bir şekilde kalmaktadır.

Filistin’in Bölünmesi

Büyükelçi Mack, Filistin tarafını her düzeyde zayıflatan Filistin meclisi içinde devam eden bölünmeyi eleştirerek, “Filistinlilerin siyasi liderliklerini birleştirip yenilemeleri gerektiğini, bu da onların yeni ve hızlandırılmış uluslararası eğilim ve değişimlerle etkileşime girmelerini ve İsrail tarafıyla ciddi müzakerelere hazırlanmalarını sağlayacak” dedi.

Mack ‘e göre Filistinliler ilerici Amerikan Yahudi gruplarıyla ya da iki devletli bir çözüme dayalı yenilenmiş bir barış sürecini destekleyen ılımlı Amerikan Hristiyan kiliselerinin temsilcileriyle ittifak kuramadılar.

BDS hareketine geniş destek verilmemesini, aktivistlerin işgal altındaki topraklardaki İsrailli yerleşimcilere ve bu yerleşimlerin genişlemesini destekleyen İsrail hükümetine benzer şekilde 1967 öncesi İsrail’e yaptırım uygulama arzusundan kaynaklanan bir yanlış anlaşılmaya bağladı.

Recent Posts

  • Makale

ALIN TERİ

Kim bakar emeğe, alın terine Gün gelir kenara atarlar seni Koyarlar vasıfsız şahsı yerine Kıytırık…

5 saat ago
  • Gündem

Gazze Şeridi’nde Yitirilen Hayatlar: Acıyı Anlatmak

Gazze Şeridi'nde Yitirilen Hayatlar: Acıyı Anlatmak Gazze Şeridi, yıllardır çatışmaların, acıların ve umutların yeri olmuştur.…

5 saat ago
  • Makale

EROL GÜNGÖR’ÜN KAYBI TÜRKİYE’NİN KAYBIDIR!

24 Nisan 1983 yılında vakitsiz ölümüne en fazla üzüldüğüm isimlerden birisi Erol Güngör (1938) Hoca…

6 saat ago
  • Gündem

RAKICILAR MI ZAVALLI ZAVALLILAR MI RAKICI?

Alkollü içkilerin ve bunların başında rakının insan sağlığı için tehlike oluşturduğu bilinmektedir. Alkollü içkiler, yaralama…

1 gün ago
  • Gündem

Gazze Şeridi’nde Toplu Nikah Töreni Düzenlendi

Gazze Şeridi'nde Toplu Nikah Töreni Toplu Nikah Töreni Gazze Şeridi'nde İsrail Saldırıları Altında Gerçekleşti Gazze…

1 gün ago