Mirat Haber Ajansı

Küçük bir televizyon üreticisini küresel bir tüketici elektroniği devine dönüştüren Samsung Electronics’in başkanı Lee Kun-Hee’nin geçtiğimiz günlerde hayatını yitirmesinin ardından dünya ticari başarısının ardındaki nedenleri ve Kore’ye olan katkılarını inceleme altına aldı. Samsung’un, 78 yaşındaki Lee’nin oğlu ve fiili şirket şefi Lee Jae-yong da dahil olmak üzere aile üyeleriyle birlikte kalp krizi geçirdikten sonra Mayıs 2014’ten beri kaldırıldığı hastanede öldüğünü bildirmesinin ardından Güney Kore’nin en büyük şirketi Samsung’un idaresini oğlu tam ele alıyor. Lee’nin yaşamı boyunca, Samsung Electronics ikinci kademe bir TV üreticisinden satışlara göre bakıldığında dünyanın en büyük teknoloji firmasına dönüştü. Japon Sony, Sharp Corp ve Panasonic’i elektronik mikroişlemcilerde, Nokia ve Apple’ı da telefon pazarında geride bıraktı. Bunu yaparken, kendisine çok benzeyen Türk holdinglerinin de sahip olduğu her alana eşit odaklanması stratejisini terk edip sadece birkaç alana odaklanıp, esas yoğunluğunu tüketici elektroniğine verdi ve bunda dünya lideri oldu. Bunu başaramayan, kendisiyle aynı büyüklükteki Daewoo gibi firmalar ise yeni binyılı göremedi.

Şirketle özdeşleşen anlatımlarda bir gün Lee müdürlerini toplayıp Amerika’ya götürdü ve elektronik eşyalarının nasıl mağazaların kenarında köşesinde, depolarında çürüdüğünü gösterdi. Döndüklerinde holdingin pazarlama bütçesinin yüzde doksandan fazlası elektroniğe yöneltildi. Ayakta kalan diğer holdingler de bunu uyguladılar. Bu olay olduğunda Güney Kore ve Türkiye birbirlerine çok benzer durumdaydı. Ardından fark açılmaya başladı. Kariyeri boyunca Lee bir cumhurbaşkanına rüşvet vermek de dahil olmak üzere mahkum edildiği suçlardan iki kez affedildi. Samsung, Güney Kore’nin Asya’nın dördüncü en büyük ekonomisi olmasına yardımcı oldu. Faaliyetleri, gemi yapımı, hayat sigortası, inşaat, oteller, eğlence parkı işletmeciliği ve daha fazlasını kapsamaktadır. Yalnızca Samsung Electronics, Güney Kore’nin borsasındaki piyasa sermayesinin %20’sini oluşturuyor. Güney Koreliler hem Samsung’un küresel başarısından gurur duyuyorlar ve hem de şirketin ve Lee ailesinin kanunların üstünde ve toplumun hemen hemen her köşesinde nüfuz sahibi olmasından endişeliler.