Seküler Laik Düzen, Kadınların Problemlerini Çözemez

Kadınlar günü: Seküler laik düzen, kadınların problemlerini çözemez diyor ve haberimiz, ardından da yorumumuza geçiyoruz…

Bugün 8 Mart kadınlar günü. Her yıl 8 Mart’ta Dünya Kadınlar Günü kutlanır. Bu gün, kadınların başarılarını ve mücadelelerini kutlama amacı taşıyor. Sosyal, ekonomik, kültürel ve siyasi alanlardaki ilerlemeleri ayrıca kadınların toplum içindeki rollerini vurguluyor. Bunun yanı sıra, eşitlik, adalet ve kadın hakları konularında farkındalık oluşturmayı hedefliyor.

Tarihi Kökeni:

Dünya Kadınlar Günü’nün tarihi, 19. ve 20. yüzyıl başlarına dayanmaktadır. 8 Mart’ın seçilmesi, 1908’de Amerika’da tekstil işçisi kadınların düşük ücretlere ve kötü çalışma koşullarına karşı başlattığı grevle ilişkilidir. Daha sonra, 1910’da II. Enternasyonal’in toplandığı Kopenhag’da, Almanya Sosyal Demokrat Clara Zetkin’in önerisiyle, her yılın aynı günü “Kadınlar Günü” olarak kutlanması kararı alınmıştır.

HABER YORUM

Bir dakika durun!

Kadın hakları mı dediniz?

Kadın haklarını savunacağım diye ortaya çıkan dernek ve vakıfların, Gazze’de ölen 15 Bin kadın için açıklama yaptığını, ayağa kalktığını, yürüyüşler düzenlediğini göreniniz var mı? Ben görmedim maalesef…

Göremezsiniz çünkü bu derneklerin ekseriyeti Avrupa’dan fonlanıyor. Gazzeli kadınlar hakkında bir açıklama yaptıklarında, ağababalarından fırça yemekle kalmazlar fonları da kesiliverir.

Göremezsiniz çünkü Gazzeli kadınların haklarını dile getirmek demek, savundukları feminist ilkelere taban tabana zıt bir durum teşkil eder.

Onlar, “Kadın hakları” adı altında erkeği ötekileştirmenin peşindedirler…

“Kadın hakları” kılıfı altında, cinsel eşitlik söylemleriyle LGBT denilen hayâsızlığa sahip çıkma çabası içindedirler.

Onlar tüm bu yaptıklarıyla kadını korumak değil, aileyi temelden sarsmak ve bitirmek peşindedirler.

Çünkü seküler laik düzen, her problemimizde olduğu gibi kadınlarımızın problem ve sıkıntılarını çözmede yetersiz kalmaktadır. Ve hatta kadına şiddeti körükleyen argümanlar içermektedir. Nasıl mı?

Kadına şiddetin sebeplerini kısaca açıklamaya çalışalım:

İnsanımızın, Allah’a ve Onun Huzurunda Sorgulanacağına olan İman Zaafı, cezaların yetersizliği, boşanma sisteminin doğal ve insana saygılı olmayışı, alkollü içki kullanımının doğal görülmesi, ailenin onayı olmadan yapılan evlilikler ve haram birliktelikler ve medyanın reyting uğruna aileyi yıkıcı programları, kadına şiddetin başlıca sebeplerini oluşturmaktadır. Bir de buna yanlış ve bilinçsiz din anlayışı eklendiğinde, toplumda kadına şiddeti artmaktadır. Problemleri çözmede İslami bir perspektiften bakmayı gericilik ve yobazlık olarak nitelememiz ise kadın haklarını koruyacağız derken erkeği ötekileştirmemize neden olmaktadır.

Seküler laik düzenin bize dayattığı hiçbir şey, bizim  problemlerimizi çözmez. Buna kadınlarımızın yaşadığı problemler de dahildir.

O zaman yapacağımız tek bir şey vardır. Yüzümüzü, Allah’ın dini İslam’a çevirmek ve şu sese kulak vermek:

Ey insanlar! Kadınların haklarını bilmelisiniz ve gözetmenizi isterim, bu nedenle Yüce Allah’tan korkmanızı dilerim. Siz kadınları Allah’ın emaneti aldınız ve onların namusunu kendinize Allah’ın emri ile helal bildiniz. Sizin kadınlar üzerinde onların da sizin üzerinde hakkı vardır. Sizin kadınlar üzerindeki hakkınız yatağınıza sizden başka kimseyi almamaları, hoşlanmadığınız insanları sizden izinsiz eve almaları eve alırsalar yatağınızı ayırın bu da kâfi gelmezse çok az dövmenize korkutmanıza izin vermiştir.

Kadınların da sizin üzerindeki hakları, örf ve adete göre yiyecek ve de giyecekleri temin etmeniz. Ey Müslümanlar! Size iki bırakıyorum, bu emanetlere inanarak uyarsanız yolunuzdan hiç ayrılmazsınız, o emanetler Allah’ın kitabı Kuranı kerim ve Peygamberi (S. A. S) efendimizin sünnetine uymaktır. (Veda Hutbesinden)

Tüm kadınlarımızın kadınlar gününü kutluyoruz. İslam üzere yaşanan bir hayatta kadınlarımızın mağdur edilemeyeceğini, mağduriyet yaşadıkları taktirde ise şeriatla yönetilen bir devlette onlara devletin sahip çıkacağını belirtmek istiyoruz.

MİRATYOUTUBE

MİRATHABER.COM