Makale

SİZE DEĞİL, İLKELERİMİZE BOYUN EĞECEK BİLİNÇLİ KİŞİLERİ SEÇELİM

Onlarca yazı yazdım ama anlatamadım.

Biz Müslümanları ilgilendiren iki ana ve hayati konu var. Biri, bir buçuk asırdır İslam dışı bir düzende yaşamamız, diğeri İslam’ı bir hayat düzeni olarak görüp ona talip olabilecek bilgili ve bilinçli kadrolardan yoksun olmamız.

Bizim İmam Hatip kökenlilerimiz ve onlar arasından çıkan aydınlarımız ve siyasilerimizin büyük çoğunluğu, meri düzene alternatif görebilecek şekilde İslam’ı bilmezler.

Hiç şüphesiz bu, onların hatası da değil. Baskıcı ve ötekileştirici  düzen buna yol açmadı ve açtırmadı.

İlahiyatçılarımız da bilgi ve bilinç yoksulu-yoksunudur. Ekseriyeti varlık sebeplerinden bile gafildirler.

Sonuçta siyasilerimiz dahil kadrolarımız bizi ezip mağdur eden ve üzen  jakoben laikliği, yasal düzeyde değilse de uygulamada demokratikleştirdiler, ama muktedir olup düzeni, insan doğasıyla örtüşen İslam’a doğru evriltemediler. Yapılan güzellikler de maddi ve yüzeysel kaldı.

Yapılabilir miydi? Hiç değilse daha etkin bir şekilde başlanabilirdi.

Benim hoca olarak anlatmaya çalıştığımı, değerli bir sosyolog akademisyenimiz Mirat Haber’imizde şöylece kaleme aldı:

İslami veya yerel kaynaklı şahsiyetlerin temsilinde gerçekleşen bu tür siyaset; heyecanda yerel, fakat sistem olarak batı temelli kurallar çerçevesinde gerçekleşmektedir. Sosyal, iktisadi ve hukuki sistemi batı düşünce ve ideolojilerine bağlı bir toplumsal sistemin, ne kadar dini, ahlaki ve kültürel değerlere bağlı bir toplum inşa etmesi düşünülebilir?

Hulasa ülkemizin şartları da belli. Yol alabilmek için mevcut bilgili, bilinçli ve atılımcı insanlarımızı arayıp bulmaya ve seçmeye ihtiyacımız var.

Örneğin İstanbul Sözleşmesi’nin içeriği ve amacını bile anlayamayan ve kadını koruduğu gafletiyle 6284 yasayı kırmızı çizgi görenler ve dışa borçlanmayı tek çare edinenlerle bir yere varılamaz.

Bir önceki seçimde hatırlatmalar yapmıştım. Kırgınlık izhar edildi ama İstanbul, Ankara, Adana… kaybedildi… Uyarılarımı hafifleterek yine  tekrarlıyorum.

“Muhterem Cumhurbaşkanım!

Uyarı Görevimizi Unuttuk

Biz Müslümanların fert ve toplum olarak olmazsa olmaz bir görevimiz var. Dinimizin, ortak aklın ve ilmin gerektirdiklerine yönlendirmek ve dinimizin ortak aklın ve ilmin/bilimin sakındırdıklarından men etmek. Biz bu görevimizi yapmaz olduk. Bir diğer anlatımla size de yardımcı olamadık….

Katıldığınız ve kazandığınız bütün seçimlerde size oy verdim. Oy vermekle de kalmadım, yazılarımla ve özel sohbetlerimle destek de verdim. Üstelik bir de seçip önümüze koyduklarınızı da seçtim…

Hüsn-ü zan besliyor isem de-hangi vasıflar dikkate alınarak aday seçimi yapıldığını tam olarak bilmiyorum. Soyut bir güvenle bilmediklerimi seçme ve bu durum benim Rabbim katındaki sorumluluğumu düşürmez.

Sayın Cumhurbaşkanım!  Bu güne kadar seçtirdikleriniz arasında önemli bir toplumsal meseleyi İslamî duyarlılıkla  irdeleyecek, inceleyecek, tespitlerini kaleme alacak ve meclis kürsüsünden dile getirecek daha da önemlisi görüşlerinize katılmadığını beyanla muhalif görüş bildirecek düzeyde inançlı, bilgili, bilinçli ve izzetli kaç kişi var? Siz batı kültürü ile şartlanmış siyasiler, bürokratlar ve teknokratlar ile – gereğince ve beklentilere karşılık verecek şekilde-nasıl başarılı olacaksınız?

Yüzeysel başarılarımız varsa da eğitimde, kültürde ve ekonomide öze ilişkin problemlerimiz devam ediyor. Bunu siz de biliyorsunuz. “

Henüz Listeler İlan Edilmedi.

Mevcut kafa ve kadro yapımızla bir seçim daha alınsa bile yapılacak pek bir şey yoktur.

Emperyalist sömürücülere faizli borçlanarak konut-köprü yapmak ve silah üretmek bir şeydir ama  her şey değildir.

Biz dostuz. Nasrettin Hoca gibi desti kırılmadan hatırlatıyoruz, bir avuç da olsa ilkelerimize boyun eğerek size katkı verecek bilgili ve bilinçli serdengeçtileri seçelim. Kapatabiliyorsak yüreğine iman akmamışlara kapıyı kapatalım.

Müsterih olun. Biz görevimizi yaparız. Sizin de yapmanızı bekleriz.

Mevla Görelim Neyler. Neylerse güzel eyler.

Ali Rıza Demircan

 

 

 

 

View Comments

Recent Posts

  • Makale

ALIN TERİ

Kim bakar emeğe, alın terine Gün gelir kenara atarlar seni Koyarlar vasıfsız şahsı yerine Kıytırık…

2 saat ago
  • Gündem

Gazze Şeridi’nde Yitirilen Hayatlar: Acıyı Anlatmak

Gazze Şeridi'nde Yitirilen Hayatlar: Acıyı Anlatmak Gazze Şeridi, yıllardır çatışmaların, acıların ve umutların yeri olmuştur.…

2 saat ago
  • Makale

EROL GÜNGÖR’ÜN KAYBI TÜRKİYE’NİN KAYBIDIR!

24 Nisan 1983 yılında vakitsiz ölümüne en fazla üzüldüğüm isimlerden birisi Erol Güngör (1938) Hoca…

3 saat ago
  • Gündem

RAKICILAR MI ZAVALLI ZAVALLILAR MI RAKICI?

Alkollü içkilerin ve bunların başında rakının insan sağlığı için tehlike oluşturduğu bilinmektedir. Alkollü içkiler, yaralama…

23 saat ago
  • Gündem

Gazze Şeridi’nde Toplu Nikah Töreni Düzenlendi

Gazze Şeridi'nde Toplu Nikah Töreni Toplu Nikah Töreni Gazze Şeridi'nde İsrail Saldırıları Altında Gerçekleşti Gazze…

24 saat ago