islami haberdini haberortadoğu haberleriislam coğrafyası
DOLAR
32,4223
EURO
34,7489
ALTIN
2.433,88
BIST
10.082,77
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
İstanbul
Az Bulutlu
17°C
İstanbul
17°C
Az Bulutlu
Salı Hafif Yağmurlu
15°C
Çarşamba Az Bulutlu
17°C
Perşembe Az Bulutlu
19°C
Cuma Hafif Yağmurlu
16°C

CUMHURİYET 99. YAŞINDA

CUMHURİYET 99. YAŞINDA
1 Kasım 2022 09:30
A+
A-

Cumhuriyetimizin kuruluşunun 99. Yıldönümünü kutlarken, nedendir bilmem kafamda farklı ve delice sorular oluşuverdi…

Fehmettim işte…

Bu sorulardan bir kısmının cevabı verilse de beni tatmin etmiyor, bir kısmının da cevabı zaten veril(e)miyor…

Mesela 29 Ekim 1923 yılında ilan edilen Cumhuriyet, mecliste bulunan 314 Milletvekilinden, sadece,  neden 158 milletvekilinin oyuyla kabul edildi?

Oturuma katılmayan mebuslar neredeydi ve Cumhuriyetin ilanı gibi böyle bir önemli konuda oturuma neden katılmadılar?

Doğu illerine Cumhuriyetin ilanı, neden üç gün sonra bildirildi?

Sahi bir daha soralım…

Mustafa Kemal Atatürk’ün Samsun’a çıktığı Bandırma vapuruna ne oldu?

En önemlisi de, tarihi bir zaman dilimine şahitlik eden Bandırma vapurunun seyir defteri nerede?

Bizlere daha ilkokul sıralarında öğretildiği gibi, Bandırma vapurunun pusulası bozuk, dümeni kırık mıydı?

Amasya, Erzurum, Sivas Kongrelerinde alınan kararlara göre, Kurtuluş mücadelesinin temelini ve motivasyonunu sağlamak için Hilafet makamının korunması kararlaştırılmışken; 3 Mart 1924 tarihinde Hilafet neden ilga edilmiştir?

Özellikle bu konuda geçmişte yaşanan gelişmeler hakkında, sorulan bu sorular karşısında lümpen tavır ve söyleme de gerek yok. Neyse o… Bu soruların cevabı açık ve net bir şekilde verilmediği müddetçe, bu tip sorular artarak devam edecektir.

Bu konuda en çok kızdığım ya da zaman zaman da üzüldüğüm konu da, Cumhuriyet rejimini göklere çıkartacağız diye Osmanlı’nın ve İslam medeniyetinin eleştiriden öte yerden yere vurulmaya çalışılması… Sanki Osmanlı devletinde meclisi mebusan ve partiler yokmuş gibi… Sanki Türkiye Cumhuriyeti devleti Osmanlı devletinin devamı değilmiş gibi… Sanki Osmanlı büyük bir medeniyet kurup gittiği yerlerde adalet ile hükmetmemiş gibi…

Sahi Osmanlı’da Padişahlar varken, Batıda krallar, kraliçeler ve despot yönetimler yoktu da demokrasi mi vardı?

Kimse kusura bakmasın ama Osmanlı başta olmak üzere geçmişimizi ve dini değerlerimizi kötülemek ve nesillerimize öcü olarak lanse etmek, cehaletin ta kendisidir ve de daniskasıdır.

Osmanlı bir kilo şeker bile üretemiyordu demenin ise tanım ya da tanımlamasını siz değerli okuyucularıma bırakıyorum…

Aslında bu konuda, cevap bekleyen o kadar çok soru var ki…

Unutmayalım ki Cumhuriyet rejimi her ne kadar halkın kendini yönetmesi falan olarak tanımlansa da dünyada, Cumhuriyet adı altında despot yönetimlerin olduğu da yadsınamaz gerçekler arasındadır vesselam…

Selam, saygı ve muhabbetlerimle…

       Şaban DOĞAN

 

Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.