islami haberdini haberortadoğu haberleriislam coğrafyası
DOLAR
32,5861
EURO
34,7910
ALTIN
2.509,72
BIST
9.693,46
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
İstanbul
Yağmurlu
14°C
İstanbul
14°C
Yağmurlu
Cumartesi Parçalı Bulutlu
19°C
Pazar Az Bulutlu
21°C
Pazartesi Az Bulutlu
22°C
Salı Az Bulutlu
22°C

Kripto paralar neden caiz olamaz?

Kripto paralar neden caiz olamaz?
24 Şubat 2021 08:36
A+
A-

Sadık USLU

“Kolaylaştırınız! Zorlaştırmayınız! …” (Hadisi Şerif)

Öncelikle bir kripto paranın nasıl oluştuğunu hatırlayalım. Ana akım kripto para birimi Bitcoin (BTC)’dir. Bu anlamda, kripto paracılar, BTC’ye sözde“Nuhun Gemisi” yakıştırmasını yapmışlardır. Çünkü; diğer oluşturulan tüm sanal paralar, BTC’leri cari kılan blockchain kayıt sistemine bağımlıdır. Dolayısıyla; diğer tüm sanal paralar, alt-coin ifadesiyle isimlendirilir. Dahası, günümüzde çoğu üniversite ve şirketler kendi kripto parasını üretmek üzere harekete geçmişlerir. Burada üniversite ve şirketleri ayrı kategorilerde inceleyebiliriz. Üniversiteler, konuya yatırım gözüyle bakarken, şirketlerin ürünlerini satabilme koşulu olarak, coin altyapısı kabulüyle farklı bir  konsepte uymak zorunda kalacaklarını anlıyoruz.

Bu önbilgiyle birlikte, ana akım kripto paranın (BTC) nasıl oluştuğuna değinelim.

İcatçı Gurup:

Dijital anlamda ilk kripto para fikrini ve kurgusunu ortaya atan bir icatçı gurup/komisyon vardır. Bu komisyon blockchain (noter, onaylama işlemi) kayıt sisteminin yazılımlar üzerinden zorluk katsayısını arttırır ya da azaltırlar. Ekseriyetle, arttırırlar. Kripto paralara ulaşımı, her blokta daha da zorlaştırırlar. Bu komisyon, sistemi icatçısı olarak bilinen “Satoshi” yi temsil eder. Satoshi kişi ya da gurup sistemin aklıdır.

Madenciler / Minning:

İcatçı komisyonun kurgusunu servis eden bir de Minning / (sözde) Madenciler vardır. Madenciler bir üst gurup (icatçılar) tarafından yazılan programlarla arz edilen BTC’leri kazanmak için icatçıların her seferinde daha da karmaşık hale getirdikleri “algoritmalar” ı çözmeye çalışır. Çözüme, en hızlı ulaşan “madenci “1 BTC” kazanır. Bu sistem diğer kripto paralarda da benzer şekilde işler. Farklı şekilde işleseler de, ana akım kripto paraya bağımlı olduklarından, yaptıkları işlemler ana akım işlem mantığına hizmet eder. Alt-coinler, ana akım kripto para sisteminin algoritmasının zorlaşmasına ve dolaylı olarak enerji tüketiminin artmasına neden olur.

İşleyiş:

Vaat edilen hediye 1 BTC’yi kazanabilmek için tüm dünyada, binlerce kripto para madencisi yarışırlar. Her biri ayrı ayrı elektrik tüketirler. Yüklü tutarlarda gelen elektrik faturalarını öderler ya da borçlanırlar. Toplamda; devasa bir maliyet çıkar. Bu toplu maliyet, sadece 1 BTC içindir. Bu maliyet, doğal olarak Kripto para fiyatına yansıtılır. O halde maliyetin temel nedeni aşırı elektrik tüketimi gerçekleştiğinden, israf kaynaklıdır. İsrafa neden olan şey; icatçı gurubun, algoritmaları sürekli zorlaştırmalarıdır. Yazılan algoritmaları en gelişmiş bilgisayarlar dahi çözmekte zorlanırlar. Her yeni işlemde bu algoritmalar sil baştan çözümlendiğinden elektrik tüketimi artışı süreklilik arz eder.

Yukarıda maddeler halinde sıraladığımız organizasyondan, icatçı gurup tarafından yazılan algoritmaların, madencilerin kullandığı bilgisayarlar tarafından en hızlı şekilde çözülerek onaylama mücadelesinin sonucunda, 1 BTC (kripto para) kazanımı olduğunu anlıyoruz. ( 1 BTC = 377.372 TL )

Aynı şekilde kripto para üretme biçiminin nasıl fonlandığı ve bu fonların, sanal para madencilerine hangi ölçülere göre dağıtıldığı konusunda empati kuralım.

Kripto paralara, zannedildiği gibi sadece kazanan madencinin harcadığı enerji, elektrik sarfiyatı gibi maliyetleriyle değer verilmez. Bu masaya bütün madenciler bu kuralı bilerek otururlar. Binlerce madenci; o 1 BTC ödülü almak için makinalarını son sistem donatır ve zorlaştırılan algoritmaları çözebilmesi için çalıştırırlar. Yani; makinaları yarıştırırlar. Her madencinin, kurduğu bilgisayar sistemi (makinaları) yarışır. Tıpkı bir araba yarışı gibi, at yarışı gibi… Zira; bu yarışın sonunda kazanana büyük ödül var.

Bu durum, Veliefendi hipodromunda düzenlenen bir Gazi Koşusu’ndan farklı değildir. 20 tane at koşuyor ve biri büyük ödülü alıyor, gibi düşünebilirsiniz. Evet; koşularda, jokey ya da at sahiplerinin ödedikleri bir katılım payı var mıdır, bilmiyorum. Ancak; madencilerin yarıştırdığı makinalarında, ödedikleri böyle bir pay vardır. Zira; tüm madenciler çok ciddi miktarda elektrik faturaları öderler. Madencilerin ödediği bu faturalar, yarış sürecinde; adeta ortaya koydukları paralardır.

Bloğun sonunda; bütün madencilerin elektrik vs sarfiyatları toplamı üzerinden 1 BTC değeri oluşur. Her geçen gün kripto para fiyatları artış gösteriyorsa; bu maliyetlerin artması nedeniyledir. Sistem, bütün makinaların ısınmasına ve sadece bir makinanın kazanmasına dayalı olarak işletilir. Tüm madenciler, harcadıkları elektriğin toplam fatura bedelini, en hızlı makinanın kazandığı 1 BTC’ye değer olarak atfederler. Enerji şirketleri faturalar vesilesiyle parasını USD üzerinden tahsil ederken; kazanan madenci, faturaya bedel tutarı BTC ile sanallaştırır. Borca dayalı üretilen parayı, kripto paraya dönüştürür.

Bu kazanım bir hak edişe, emeğe dayanmaz. Velev ki; o kişi, bu makinaların başında sabahtan akşama dek işi takip etmiş olsun. Bu kazanım helal de olamaz.

“İnsana ancak çalıştığının karşılığı vardır.”(Necm, 53/39) 

Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.