NASIL BİR SOSYAL MEDYA?

İnsan tabiatı itibariyle medeni bir varlıktır. Tek başına değil bir toplum içinde yaşamaya uygun bir fıtratta yaratılmıştır. Bunun bir neticesi olarak diğer insanlarla başta bilgi olmak üzere birçok şeyi paylaşmak ister.

Zamanımız belki de bu paylaşım isteğinin en yoğun ve geniş ağlarla yaşandığı müstesna bir asırdır. Radyo, televizyon ve internetle ilerleyen süreçte varlığından haberdar dahi olamayacağımız insanlarla iletişim kuruyor, yaşam tarzlarından haberdar oluyor, oldukça sıra dışı düşünce biçimleriyle karşılaşıyoruz. Bugün bu bilgi ve tecrübe alışverişini en çok sosyal medyada gözlemliyoruz. Bunun kendini geliştirmeye oldukça istekli olan biz insanlar için Cenab-ı Hakk’ın büyük bir nimeti olduğu aşikâr. Ancak bize verilen her nimette olduğu gibi bunda da lütfedilen bu imkânları doğru şekilde kullanmayı ve O’nun koyduğu sınırların dışına çıkmamayı esas düstur bilmemiz gerekir. Tabii ki buna bize emanet olarak verilen zihnimizi ve psikolojimizi korumak da dâhildir. Peki, sosyal medyanın kötü etkilerinden nasıl korunabiliriz?

Sosyal medya kısa haber ve içeriklerin devamlı akış halinde bize sunulduğu bir mecradır. Bunun en bariz tehlikesi ise şüphesiz dikkat dağınıklığıdır. Farklı konularda içeriklere kısa süre bakıp bir diğerine geçmek ve bunu uzun süre devam ettirmek zihnin tek bir şeye odaklanma yetisini köreltebilir. Nitekim sosyal medyada uzun vakit geçirenlerin konsantrasyon problemi yaşamasının sebebi de bu olsa gerektir.

Ayrıca sosyal medyada insanın duygularını suiistimal eden birçok içeriğe maruz kalmaktayız. Bu içerikler durumları ajite ederek merhamet duygumuzu sömürmekte, öfke dolu paylaşımlarla bizi olayları akl-ı selim yerine hiddetle değerlendirmeye sürüklemekteler. Sanal bir gerçekliği olan ve elimizden çoğunlukla pek de bir şey gelmeyen birçok paylaşıma karşı kullandığımız bu duyguları gerçek hayatta insanlarla ve durumlarla bizzat bağlantı kurarak ve fikirlerine itimat ettiğimiz insanlarla istişare ederek yaşamamız gerekirken sanal medyada kullanarak bir nevi köreltiyoruz aslında. Bu durumun en vahim sonucu da içinde yaşadığımız gerçek dünyaya duyarsızlaşmak oluyor belki de. Evsiz bir teyzenin videosuna on saniye bakıp kısa bir üzüntü yaşayıp bir sonraki paylaşıma geçiyoruz ama komşumuzun bir ihtiyacı olup olmadığını sormak aklımıza bile gelmiyor. Burada “sosyal” diye nitelendirilen medyanın bizi sosyalleşmek yerine yalnızlaştırdığı da ironik bir gerçek olsa gerek.

Söz konusu tehlikeler film, dizi, müzik gibi görsel ve işitsel medya ürünlerinde de mevcut tabii ki, ancak sosyal medya birçok içeriğin aynı anda boca edildiği bir mecra olması itibariyle durumu daha da vahim hale getirebiliyor. Bu sebeple sosyal medyaya ayırdığımız vakte ve ne tarz içerikler görmeyi tercih ettiğimize dikkat etmek oldukça önemli.

Unutmamalıyız ki bize sunulan nimetler de bir imtihandır ve bunlardan hesaba çekileceğimiz gün her an yaklaşmakta…

Rümeysa Gündüz

Recent Posts

  • Gündem

Osmangazi Üniversitesi Öğrencilerinden Filistin’e Destek Yürüyüşü

Eskişehir Osmangazi Üniversitesi Öğrencilerinden Filistin'e Destek Yürüyüşü Eskişehir Osmangazi Üniversitesi (ESOGÜ) öğrencileri, ABD üniversitelerindeki Filistin…

9 saat ago
  • Gündem

İsrail’in Saldırıları Nedeniyle Gazze’de Eğitim Sistemi Durdu

İsrail'in Saldırıları Nedeniyle Gazze'de Eğitim Sistemi Durdu İsrail'in Gazze'ye yönelik saldırıları sonucunda, Gazze Şeridi'nde eğitim…

9 saat ago
  • Gündem

Denizlerin Bir Sonraki Süper Gücü Türkiye mi?

Denizlerin Bir Sonraki Süper gücü Türkiye mi? TCG Anadolu'nun uzunluğu 231 metre, genişliği 32 metre ve…

10 saat ago
  • Gündem

Hamas’tan İsrail’e “Kırmızı Çizgimiz” Mesajı

Hamas'tan İsrail'e "Kırmızı Çizgimiz" Mesajı Son günlerde İsrail ve Hamas arasındaki gerginlik tırmanırken, Hamas yetkilileri…

11 saat ago
  • Ekonomi

Yeni Otomobil Düzenlemesi: Araç Bayilerde Zamlanmayacak

"Araç bayilerde zamlanmayacak" düzenlemesi, otomobil satış süreçlerindeki fiyat istikrarını sağlamak amacıyla hayata geçiriliyor. Ticaret Bakanlığı'nın…

13 saat ago