Yaşlılar Musibetsavarlardır, Onları Gücendirmeyiniz !

Bugünün yaşlıları, dünün gençleriydi. Bugünün gençleri de yarının yaşlıları olacaklar. Öyleyse ey gençler! Bugünün yaşlılarını hor görmeyin ki yarın siz de hor görülmeyesiniz.

Kendisini yaşlı hisseden kardeşlerime de derim: Kur’an-ı Hakîm’de yüz yerde “Er-Rahmânirrahîmîn=Merhametlilerin en merhametlisi” sıfatlarıyla kendini bizlere tanıtan ve yer yüzünde merhamet isteyen canlıların imdadına Rahmetini gönderen ve her sene baharı sınırsız nimet ve hediyeleriyle doldurup biz muhtaç kullarına yetiştiren merhameti sonsuz Yaratıcımızın merhameti, bu yaşlı vaktimizde bize en büyük bir ümit ve en kuvvetli bir ışıktır. Onun bu lütfu ve merhametine karşılık bizim de en büyük meselemiz, Onu bulmak, rahmetini görmek, îman ile Ona bağlanmak ve farzları kılmakla ona itaat etmek olmalıdır.[1]

Hadis-i Kudsîde buyurulmuş ki: “Eğer beli bükülmüş yaşlılar, takva sahibi gençler, süt emen yavrular, otlayan hayvanlar olmasaydı, belalar sel gibi üstünüze dökülecekti.”[2]

Değerli kardeşlerim, yaşlılarımız, özellikle de yaşlanan ana-babamız hakkında imtihandayız. Onları gücendirirsek, Allah Tealayı gücendirmiş oluruz, onları memnun edersek Allah Teala’yı memnun etmiş oluruz. Bakın onlar hakkında Yüce Rabbimiz ne buyuruyor:

وَقَضَى رَبُّكَ أَلاَّ تَعْبُدُواْ إِلاَّ إِيَّاهُ وَبِالْوَالِدَيْنِ إِحْسَانًا إِمَّا يَبْلُغَنَّ عِندَكَ الْكِبَرَ أَحَدُهُمَا أَوْ كِلاَهُمَا فَلاَ تَقُل لَّهُمَآ أُفٍّ وَلاَ تَنْهَرْهُمَا وَقُل لَّهُمَا قَوْلاً كَرِيمًا

“Rabbin ancak kendisine kulluk etmeni; ana-babaya iyilikte bu­lunmanı emretmiştir. Onlardan biri ya da ikisi senin yanında yaşlanırsa, onlara «öf!» bile deme; onları sakın azarlama, onlara hep güzel, tatlı, iç açıcı söz söyle. Onlara çok merhametli davranıp tevazu’ kanadını indir ve de ki: Rabbim! Küçükken onlar bana merhamet ettikleri, beni besleyip büyüttükleri gibi; Sen de onlara merhamet eyle.”[3]

Evlerdeki yaşlılar, hele bu yaşlılar ana-baba ise, hele bu ana-babalar alim, namazlı-niyazlı Allah dostu kimseler ise onlar bereketin direkleri, rahmetin çekicisi, bela ve musibetlerin de uzaklaştırıcılarıdırlar.

Hadîs-i şerifte denilmiş ki: “Altmış yetmiş yaşlarında ihtiyar bir mü’min, Allah’ın dergâhına el kaldırsa, dua etse, Allah’ın rahmeti onun elini boş çevirmekten haya eder.” Yani Allah bu kulunun duasını reddetmez.

Ey korona virüsü nedeniyle yalnızlığa mahkûm olan kardeşlerim, üzülmeyiniz. Sizi sizden daha çok düşünen Rabbiniz var. Ona iltica zamanıdır. Derhal Ona dönünüz, ellerinizi kaldırınız ve sesleniniz:

Allahım! Adem Peygamberin, Eyüp Peygamberin, Musa Peygamberin, Yunus Peygamberin ve Son Peygamberin Hz. Muhammedin (s.a.v) dualarıyla sana yalvarıyorum. Onların dilekçelerini kabul buyurduğun gibi, benim de dilekçemi kabul eyle! Eyüp Peygamberi amansız hastalığından kurtardığın gibi, Yunus Peygamberi balığın karnındaki karanlıktan, denizin karanlığından ve gecenin karanlığından kurtardığın gibi beni de ve bütün hasta kardeşlerimi de bir askerin olan korona virüsünün elinden, içine düştüğümüz karanlıklardan ve kaostan kurtar. Bu virüsün zararlarından bizi koru ya Rabbi! Peygamberlerine ve sevgili kullarına verdiğin kurtuluşu, ferahlığı, şifayı ve rahatlığı bize de ihsan ve ikram eyle ya Rabb!

Değerli kardeşlerim! Ben, benden dua isteyen hasta kardeşlerimi ve hasta olmayan kardeşlerimi iki veya dört rekât hacet namazı kılmaya ve o namazdan sonra: “Allahım! Bağışlamadığın günahımız kalmasın, def etmediğin kederimiz, endişemiz, korkumuz kalmasın, yerine getirmediğin arzumuz, ihtiyacımız kalmasın.” Şeklinde dualar etmeye, Fatihayı, Ayetülkürsiyi, Fetih suresini, İnşirah suresini, ihlas ve Muavvizeteyn surelerini okumaya davet ediyorum. İmkânı olan kardeşlerimizi, stok yapmak, marketleri boşaltmak değilde, paylaşmaya, muhtaçlara yardım etmeye, sadakalar vermeye davet ediyorum. Bundan sonraki ömrümüzü Allah’ı unutmadan yaşamaya, Onun emirlerini tutmaya, yasaklarından uzak durmaya davet ediyorum. Çünkü bu musibetlerle Allah kullarından tövbe bekliyor, istiğfar bekliyor, nedamet bekliyor, dua bekliyor, namaz bekliyor, niyaz bekliyor. Ben sizin için, bütün hasta, mazlum kardeşlerim için dua edeceğim. Ben de sizden dua bekleyeceğim. Hem kendime, hem aile efradıma, hem bütün dost, akraba ve bütün hasta, mazlum kardeşlerime. Allah dualarımızı kabul eylesin. Haydi duaya, haydi namaza, haydi bütün dertlerden, belalardan kurtuluşa!

Dr. Vehbi KARAKAŞ

Gelişen Olaylara İslami Bakışın Adresi

Recent Posts

  • Gündem

Osmangazi Üniversitesi Öğrencilerinden Filistin’e Destek Yürüyüşü

Eskişehir Osmangazi Üniversitesi Öğrencilerinden Filistin'e Destek Yürüyüşü Eskişehir Osmangazi Üniversitesi (ESOGÜ) öğrencileri, ABD üniversitelerindeki Filistin…

2 saat ago
  • Gündem

İsrail’in Saldırıları Nedeniyle Gazze’de Eğitim Sistemi Durdu

İsrail'in Saldırıları Nedeniyle Gazze'de Eğitim Sistemi Durdu İsrail'in Gazze'ye yönelik saldırıları sonucunda, Gazze Şeridi'nde eğitim…

3 saat ago
  • Gündem

Denizlerin Bir Sonraki Süper Gücü Türkiye mi?

Denizlerin Bir Sonraki Süper gücü Türkiye mi? TCG Anadolu'nun uzunluğu 231 metre, genişliği 32 metre ve…

4 saat ago
  • Gündem

Hamas’tan İsrail’e “Kırmızı Çizgimiz” Mesajı

Hamas'tan İsrail'e "Kırmızı Çizgimiz" Mesajı Son günlerde İsrail ve Hamas arasındaki gerginlik tırmanırken, Hamas yetkilileri…

5 saat ago
  • Ekonomi

Yeni Otomobil Düzenlemesi: Araç Bayilerde Zamlanmayacak

"Araç bayilerde zamlanmayacak" düzenlemesi, otomobil satış süreçlerindeki fiyat istikrarını sağlamak amacıyla hayata geçiriliyor. Ticaret Bakanlığı'nın…

6 saat ago