islami haberdini haberortadoğu haberleriislam coğrafyası
DOLAR
32,5004
EURO
34,6901
ALTIN
2.496,45
BIST
9.693,46
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
İstanbul
Yağmurlu
13°C
İstanbul
13°C
Yağmurlu
Cumartesi Parçalı Bulutlu
19°C
Pazar Az Bulutlu
20°C
Pazartesi Az Bulutlu
21°C
Salı Az Bulutlu
23°C

Yaşlılar Musibetsavarlardır, Onları Gücendirmeyiniz !

Yaşlılar Musibetsavarlardır, Onları Gücendirmeyiniz !

Bugünün yaşlıları, dünün gençleriydi. Bugünün gençleri de yarının yaşlıları olacaklar. Öyleyse ey gençler! Bugünün yaşlılarını hor görmeyin ki yarın siz de hor görülmeyesiniz.

Kendisini yaşlı hisseden kardeşlerime de derim: Kur’an-ı Hakîm’de yüz yerde “Er-Rahmânirrahîmîn=Merhametlilerin en merhametlisi” sıfatlarıyla kendini bizlere tanıtan ve yer yüzünde merhamet isteyen canlıların imdadına Rahmetini gönderen ve her sene baharı sınırsız nimet ve hediyeleriyle doldurup biz muhtaç kullarına yetiştiren merhameti sonsuz Yaratıcımızın merhameti, bu yaşlı vaktimizde bize en büyük bir ümit ve en kuvvetli bir ışıktır. Onun bu lütfu ve merhametine karşılık bizim de en büyük meselemiz, Onu bulmak, rahmetini görmek, îman ile Ona bağlanmak ve farzları kılmakla ona itaat etmek olmalıdır.[1]

Hadis-i Kudsîde buyurulmuş ki: “Eğer beli bükülmüş yaşlılar, takva sahibi gençler, süt emen yavrular, otlayan hayvanlar olmasaydı, belalar sel gibi üstünüze dökülecekti.”[2]

Değerli kardeşlerim, yaşlılarımız, özellikle de yaşlanan ana-babamız hakkında imtihandayız. Onları gücendirirsek, Allah Tealayı gücendirmiş oluruz, onları memnun edersek Allah Teala’yı memnun etmiş oluruz. Bakın onlar hakkında Yüce Rabbimiz ne buyuruyor:

وَقَضَى رَبُّكَ أَلاَّ تَعْبُدُواْ إِلاَّ إِيَّاهُ وَبِالْوَالِدَيْنِ إِحْسَانًا إِمَّا يَبْلُغَنَّ عِندَكَ الْكِبَرَ أَحَدُهُمَا أَوْ كِلاَهُمَا فَلاَ تَقُل لَّهُمَآ أُفٍّ وَلاَ تَنْهَرْهُمَا وَقُل لَّهُمَا قَوْلاً كَرِيمًا

“Rabbin ancak kendisine kulluk etmeni; ana-babaya iyilikte bu­lunmanı emretmiştir. Onlardan biri ya da ikisi senin yanında yaşlanırsa, onlara «öf!» bile deme; onları sakın azarlama, onlara hep güzel, tatlı, iç açıcı söz söyle. Onlara çok merhametli davranıp tevazu’ kanadını indir ve de ki: Rabbim! Küçükken onlar bana merhamet ettikleri, beni besleyip büyüttükleri gibi; Sen de onlara merhamet eyle.”[3]

Evlerdeki yaşlılar, hele bu yaşlılar ana-baba ise, hele bu ana-babalar alim, namazlı-niyazlı Allah dostu kimseler ise onlar bereketin direkleri, rahmetin çekicisi, bela ve musibetlerin de uzaklaştırıcılarıdırlar.

Hadîs-i şerifte denilmiş ki: “Altmış yetmiş yaşlarında ihtiyar bir mü’min, Allah’ın dergâhına el kaldırsa, dua etse, Allah’ın rahmeti onun elini boş çevirmekten haya eder.” Yani Allah bu kulunun duasını reddetmez.

Ey korona virüsü nedeniyle yalnızlığa mahkûm olan kardeşlerim, üzülmeyiniz. Sizi sizden daha çok düşünen Rabbiniz var. Ona iltica zamanıdır. Derhal Ona dönünüz, ellerinizi kaldırınız ve sesleniniz:

Allahım! Adem Peygamberin, Eyüp Peygamberin, Musa Peygamberin, Yunus Peygamberin ve Son Peygamberin Hz. Muhammedin (s.a.v) dualarıyla sana yalvarıyorum. Onların dilekçelerini kabul buyurduğun gibi, benim de dilekçemi kabul eyle! Eyüp Peygamberi amansız hastalığından kurtardığın gibi, Yunus Peygamberi balığın karnındaki karanlıktan, denizin karanlığından ve gecenin karanlığından kurtardığın gibi beni de ve bütün hasta kardeşlerimi de bir askerin olan korona virüsünün elinden, içine düştüğümüz karanlıklardan ve kaostan kurtar. Bu virüsün zararlarından bizi koru ya Rabbi! Peygamberlerine ve sevgili kullarına verdiğin kurtuluşu, ferahlığı, şifayı ve rahatlığı bize de ihsan ve ikram eyle ya Rabb!

Değerli kardeşlerim! Ben, benden dua isteyen hasta kardeşlerimi ve hasta olmayan kardeşlerimi iki veya dört rekât hacet namazı kılmaya ve o namazdan sonra: “Allahım! Bağışlamadığın günahımız kalmasın, def etmediğin kederimiz, endişemiz, korkumuz kalmasın, yerine getirmediğin arzumuz, ihtiyacımız kalmasın.” Şeklinde dualar etmeye, Fatihayı, Ayetülkürsiyi, Fetih suresini, İnşirah suresini, ihlas ve Muavvizeteyn surelerini okumaya davet ediyorum. İmkânı olan kardeşlerimizi, stok yapmak, marketleri boşaltmak değilde, paylaşmaya, muhtaçlara yardım etmeye, sadakalar vermeye davet ediyorum. Bundan sonraki ömrümüzü Allah’ı unutmadan yaşamaya, Onun emirlerini tutmaya, yasaklarından uzak durmaya davet ediyorum. Çünkü bu musibetlerle Allah kullarından tövbe bekliyor, istiğfar bekliyor, nedamet bekliyor, dua bekliyor, namaz bekliyor, niyaz bekliyor. Ben sizin için, bütün hasta, mazlum kardeşlerim için dua edeceğim. Ben de sizden dua bekleyeceğim. Hem kendime, hem aile efradıma, hem bütün dost, akraba ve bütün hasta, mazlum kardeşlerime. Allah dualarımızı kabul eylesin. Haydi duaya, haydi namaza, haydi bütün dertlerden, belalardan kurtuluşa!

Dr. Vehbi KARAKAŞ

Gelişen Olaylara İslami Bakışın Adresi

Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.