Zûlüm Hiç Kimseyi Abad Etmez

Dünyanın şer güçleri İslam âleminin can damarını kopardılar, halifeliğini kaldırttılar, şeri ’atını ilga ve Kur’an yazısını yasak ettirdiler. İslam medeniyetini çökerttiler. Baştanbaşa ahlâki değerlerini tahrip ettiler. Onların yerini de boş bırakmadı doldurmaya yeltendiler.

Getirdiler ilâhî ilkeler yerine demokrasi ve laiklik sistemlerini yerleştirdiler. Bunları bin bir türlü atraksiyonlarla bize medeniyet diye yutturdular. Ne tuhaftır ki, bu demokrasi ve laiklik sistemlerini bizdeki yöneticiler, “kayıp devesini bulmuş mağribi” gibi sahiplendiler. Küresel zalimlerin uydu zalimleri oldular. Müslümanların oturup akıllıca düşünmeleri ve kritiğini yapmaları gerekmektedir. Dava ruhunu şahlandırarak, imanlarını tazeleyerek, korku illetinden arınarak ve Allah Teâlâ’nın vaad ve vaidini ciddiye alarak silkinmeleri gerektiğine özen göstermelidirler. Bugün dünyanın bir numaralı süper gücü ABD binlerce kilometre ötelerden geliyor. Hiçbir hakkı olmadığı halde Irak halkının öz be öz mülkiyetinde ve gariban halkın hakkı olan petrolüne el koyup sömürmeye devam ediyor, dahası için fırsat kolluyor.

Çirkeflikte sınır tanımayan haçlı zihniyet daha tehlikeli çıkışlar yapıyor. Gasp ettiği petrolün bir damlası ile yerli halkın bir damla kanını denk sayarak üstü kapalı tehdit hezeyanları savuruyor. Kalkıp Filistin’i İsrail’e peşkeş çekme hovardalığına soyunuyor. Yıllar önce bize destek olma bahanesi ile İncirlik hava üssüne kondular. Çevre yerleşim yerlerinden on binlerce çocuğu daha bebek yaşında, kimini satın alıp, kimini çalıp götürerek kaçırdılar. Burada özenle dikkat etmeliyiz. Bunlar ve bunların hempaları demokratik devletlerdir!

Devletimize de demokrasiyi ve yanında da zehir etkisi giderilemez dost hediyesi olarak laikliği yedirdiler. Genelde hiristiyan bloku, İslam ülke ve toplumlarına çok iyilik yapma görümünü vererek demokrasiyi servis ettiler. Demokrasi ile beraber birkaç cilveli kavramla, modernlik, özgürlük gibi vaatlerle illizyonist hareketlerle göz boyayıp devreye soktular. Onlar demokrasi ve laikliği İslam âlemine giydirirken, müslümanlar da kabul ederlerken zâlim olarak bunları yaptılar. Allah Teâlâ’nın uyarıları derinden hissedilmektedir;

Kendisine Rabbinin ayetleriyle nasihat edilip de onlardan yüz çeviren ve iki elinin öne sürdüğünü unutan kişiden daha zâlim kimdir? Biz onların kalpleri üstüne, onu anlamalarına engel perdeler, kulaklarına da bir ağırlık koyduk. Sen onları doğru yola çağırsan da bu halde ebediyen hidâyete eremezler. (Kehf:18/57) Elbette isteyerek zâlim olanlarla, onlara uyan müslüman da olsa zâlimdir. Bunun için gelen ayeti de ciddiyetle okumak ve anlamak gerekir; Bir yalanı Allah’a iftira edenden daha zâlim kimdir? Onlar Rablerine arz edilecekler ve şahitler de diyeceklerdir ki: “İşte Rablerine karşı yalanlarda bulunanlar onlardır. Haberiniz olsun ki, Allah’ın lâneti zalimler üzerinedir.” (Hud:11/18) Zalimin kurtuluşu yoktur.

Zulüm, Allah’ın lânetine vesile olduğu gibi, zâlim, müslüman da olsa ilgi ve yardım kesilir ve zâlim ilâhî yardımdan mahrum kalır. Bugün bütün dünyada müslümanların olduğu gibi yüz üste kalır. Bizzat Allah Teâlâ tarafından terk edilir. Allah Teâlâ tarafından terk edilen müslümanların elinden tutacak, yardım edecek kimseleri de kalmaz. Şimdi olmadığı gibi; İlim olmadan insanları doğru yoldan saptırmak için, uydurduğu yalanı Allah’a isnat edenden daha zalim kimdir? Şüphesiz Allah, zâlimler topluluğunu doğru yola iletmez. (Enam:6/144)

 Dolayısı ile demokrasi ve laiklik aldatmacalarını kullanarak dünya şer güçleri yapmadık zülüm ve tahrip etmedik değer bırakmadılar. İşte demokrat ve laikçi zihniyet budur. Asırlarca Avrupa’nın haçlıları ülkemize seferler düzenlediler. Bugün bir milyon insanının kanını döken ve canına kıyan, beş milyon insanını evlerinden ve yurtlarından edip göçmen durumuna düşüren bir zâlimi ayakta tutmaya çalışan Batının demokrasi anlayışı bundan ibarettir. İslam âlemini ölümüne hırpalayan demokrasiyi iade etmek elzemdir.

Allah’a iftira ederek yalan uyduran veya onun ayetlerini yalanlayandan daha zalim kimdir? Şüphesiz, zalimler iflah olmazlar. (Enam:6/21) Evet bu, insanların birbirlerinin dinî, ahlâkî, idarî, içtimaî vatanî ve iktisadî değerlerine saldıran bütün zâlimlere bir ültimatomdur. Tefrikaya bel bağlayıp tevhidi kabul etmeyen kim varsa zalimdir.

Zulüm hiç kimseyi âbad etmedi, etmeyecek de! Esselamu aleykum.  

İlhan ORAL

Gelişen Olaylara İslami Bakışın Adresi

Recent Posts

  • Gündem

1 MAYIS İŞÇİ VE EMEKÇİLER BAYRAMI

1 Mayıs İşçi ve Emekçiler Bayramı, günümüzde tasvip etmediğimiz şekilde siyasal bir kimliğe bürünerek eylemlere…

4 saat ago
  • Gündem

Devlet Bahçeli’den İmamoğlu’na Sert Hamas Cevabı

Devlet Bahçeli'nin Sert Tepkisi: "Hamas'a Terör Örgütü Demek, Siyonizm'in Değirmenine Su Taşımaktır!" Devlet Bahçeli'nin CNN…

5 saat ago
  • Gündem

İslam’ın Emretmiş Olduğu Cihad Şekilleri

İslam’ın emretmiş olduğu Cihad  şekillerini dört ana noktada toplamak mümkündür... 1-Cihadı Ekber: Hiç şüphesiz insan,…

6 saat ago
  • Gündem

Simit Fiyatlarına Bakanlık Denetimi: Onay Zorunluluğu Geldi

Ticaret Bakanlığı, simit fiyat tarifelerine ilişkin önemli bir değişiklik yaptı. Ekmek fiyatlarındaki düzenlemeler benzeri, simit…

7 saat ago
  • Makale

CUMHURBAŞKANIMIZ, BAKANLARIMIZ VE ALİ ERBAŞ İÇİN YABANCI LÜKS ARABA AYIPTIR VE GÜNAHTIR

Tevazu Bilinci Olmayanların İtibarı da Olmaz AHMET HAKAN -ALİ ERBAŞ Bizim müftü çocuğu olup İmam…

8 saat ago
  • Gündem

İSRAF, ALLAH’A İSYAN VE İNSANLARA ZULÜMDÜR I

“İsraf etmeyin” emrinin akabinde Allah'ın israf edicileri sevmediğine vurgu yapılması israfın önemli haramlardan biri olmasına…

8 saat ago