Kur’ân okurken, bir şey dikkatinizi çekti mi? Birçok sûrenin ilk âyetlerinde Kur’ân, ilk önce bir girizgâh olarak sanki kendi özelliklerini tanıtmaktadır. Bir inceledim, tam 29 sûrenin başlarında C. Hak, çoğu zaman Kendisiyle birlikte Resulü Hz. Muhammed’i (sav) de zikrederek veya başka önemli bir noktaya işaret ederek, söze Kur’ân’ın özelliklerini kısaca saymakla başlamaktadır. Merak ettim ve Kur’ân’ın mahiyetini bu sûrelerin başlarında geçen âyetlerden çıkartmaya karar verdim. Tabiî ki bizim ilmî ve manevî kapasitemiz, Kur’ân’ın hakikî boyutunu bütünüyle anlamak için yeterli değildir. Ancak Kur’ân’a bağlılığımız ölçüsünde mealen elde ettiğim sonuçları, sizlerle paylaşma ihtiyacı duydum:
Kur’ân, kendisinde asla şüphe bulunmayan, içinde çelişkileri olmayan, Hz. Peygamber (sav) üzerinden bütün kullarına hidayet rehberi ve muttakiler için yol gösterici olsun diye her şeyi bilen Allah tarafından indirilmiş ilahî bir kitaptır. Kur’ân, son Peygamber (sav) tarafından uydurulmuş olmadığı gibi Allah tarafından son Peygamberden (sav) önce kendilerine bir korkutucu gelmemiş olan topluluğun doğru yolu bulması ve korkutulması için, son Peygambere (sav) indirilmiş bir kitaptır. Dolayısıyla Allah, ümmiler içinde kendilerinden olan ve onlara âyetlerini okuyan, onları arındırıp temizleyen ve onlara kitabı öğreten Peygamberimize (sav) Kur’ân’ı tebliğ etme görevini vermiştir (Bakara: 1-2, Câsiye: 2; Ahkâf: 2; Fussilet: 2, Secde: 1-3;Cum’a: 2).
Kendinden başka ilah olmayan Allah, Kur’ân’ı Peygamberimize (sav) Hak üzere kendinden öncekileri doğrulayıcı olarak göndermiştir. Tevrat ile İncil’i de Allah indirmiştir. Kur’ân’dan önce bu kitaplar insanlar için bir hidayet idi. Allah, en nihayetinde doğruyu yanlıştan ayıran Furkan’ı yani Kur’ân’ı indirdi (Âl-i İmrân: 1-4).
Kur’ân, hikmet dolu, gerçeği apaçık ortaya koyan âyetler ihtiva eden kutsal ve mucizevî bir kitap olması hasebiyle muhsin olanlara (iyilik ve istikamet ehline) bir hidayet ve bir rahmettir (Yunus: 1; Hicr: 1, Şu’arâ: 1-2; Neml: 1; Kasas: 1-2, Lokman: 1-3).
Kur’ân’ın indirilişi, mutlak olarak üstün, hüküm ve hikmet sahibi Allah tarafındandır. Allah tarafından âyetleri önce sağlam kılınmış, sonra da detaylandırılıp birer birer açıklanmış bir kitaptır. Pek yüce ve hikmet dolu olan Kur’ân, Allah’ın katında ana kitap olarak Levhi Mahfuz’da kayıtlıdır ve Allah, onu Kadir gecesinde indirmeye başlamıştır (Zümer: 1; Hûd: 1; Zuhruf: 4, Kadir: 1).
Allah, aklımızı kullanıp manası anlayalım diye Kur’ân’ı ilk önce Peygamberimize (sav) anlayacağı kendi lisan ile yani Arap diliyle göndermiştir. Kur’ân, bu yönüyle bilen bir topluluk için, âyetleri açıklanmış Arapça okunan bir kitaptır. Bu kitaba bağlı olan Peygamberimiz (sab) başta olmak üzere Müslümanlar, Kur’ân’a bağlı kalarak, dini yalnız O’na halis kılarak ibadet etmekle mükelleftir (Yusuf: 1-2; Zuhruf: 3; Fussilet: 3; Zümer: 2).
Kur’ân, müjdeleyici ve uyarıcı yönleriyle Hakka dayanan bir kitap olduğu halde insanların çoğu ona inanmaz, ondan yüz çevirir ve onu dinlemez (Ra’d: 1; Fussilet: 4).
Kur’an, insanları Rablerinin izniyle karanlıklardan aydınlığa ve Allah’ın yoluna çıkaran bir kitaptır. Kur’ân’ı ve içeriğini bize öğreten Allah’tır (İbrahim: 1; Rahman: 2).
Kur’ân, Peygamberimiz (sav) üzülüp sıkıntı çeksin diye indirilmemiştir. Allah, Kur’ân’ı, bütün insanlığa bir uyarı olsun diye, hakkı batıldan ayırt edici ve fark ettirici bir ölçü olsun (Furkan olarak) diye Peygamberimize (sav) göndermiştir. Kendisiyle insanları uyarması, inananlara öğüt vermesi için, Peygamberimize (sav) indirilmiş bir kitaptır (Ta-ha: 1-2; Furkan: 19; A’râf: 1-2).
Allah, her şeyi açıklayan yazılı kitabına sık sık yemin etmektedir. Mesela Allah, ilim ve hikmet ile dolu olan Kur’ân’a Hz. Muhammed’in (sav) gönderilmiş peygamberlerden olduğuna dair yemin ettiği gibi yine şeref sahibi Kitabına yemin ederek, Kur’ân’ı inkâr edenlerin bir gurur ve ayrılık içinde olduklarını açıklamaktadır (Kâf: 1; Tur: 2; Duhân: 2; Zuhruf: 2; Yasin: 1-3, Sâd: 1).
Elhâsıl
Bu açıklayıcı bilgilerden sonra her Müslüman, mümin olmanın imtiyazı ile manevî sorumluluğunu Kur’ân’a daha çok bağlanarak, onu hayat rehberi olarak görerek ve onunla ihlâsla amel ederek yerine getirmelidir. Ne mutlu bizlere ki, Kur’ân’a sırt çeviren, ona çağdışı veya çöl kanunu diyen nankör, gâfil ve zalimlerden değiliz. O halde bu bağlamda hep dua edelim ki, Kur’ân’a sadakatle bağlılığımız devamlı, kalıcı ve sürdürebilir olsun.
Allah’ım!
Bizleri Kur’ân aşığı eyle. Kitabını bizlere anlamaya, sevmeye ve yaşamaya nasip eyle. Âşık olalım sadece Sana ve Kelâmına. Ayırma bizleri Kitabından. Senden başka yâr kalmasın içimizde. Koyma hiç benliğimizi bizde. Senden gayrısını al bizden. Sevdiklerini bize de sevdir. Sevdir bizleri Kendini ve Habibini. Amin Amin velhamdülillahi Rabbil Âlemin.
Ali Seyyar hocam,
Sizinle tanışmıyoruz ama, kutsal kitabımızın müslümanlar olarak peygamber efendimiz vasıtasıyla bize anlatmak istediklerini, kısa ve öz olarak gayet güzel özetlemişsiniz. Pek çok kardeşimiz istifade eder inşaallah. Yüreğinize, kaleminize sağlık. Sizi tebrik ediyoruz. Başka bir vesileyle görüşmek üzere. Selamlar.
Geçen haftaki yazımızda, yaklaşan mübarek Ramazan ayının biz müminlere, Kur’ân-ı Kerim’i Rasûlüllah’ın (s.a) öğrettiği, ashabının da uyguladığı tarzda okuyup-anlayarak yaşamak ve parçalanan kalplerimizi vahiy potasında onarıp kaynaştırmak için muhteşem bir fırsat olduğunu hatırlatmıştık. Bu bağlamda Kur’ân-ı Kerim’in, -Seyyid Abdüllatif’in ifadesiyle-, ‘her biri ayrı telden çalan farklı grupların iddialarını doğrulayıcı bir...
Gazetelerimiz ve Televizyon Kanallarımız İslâm Dini ile barışık olmayan hatta ona karşıt olan medya, akıl ve bilim dışılığın öncülüğünü yapmakta ve böylece modern hurafeciliği beslemektedir. Mesela falcılık köşesi olmayan, modern falcılar olan astrologlara sayfa açmayan medyamız yok gibidir. 2016 yılında Milliyet Gazetesi’nde bir ay boyunca Ramazan sayfası hazırladım. Zina ve...
Nasıra'daki İsrail Sulh Ceza Mahkemesi dün İsrail İslami Hareketi başkan yardımcısı ve Arap İzleme Komitesi üyesi Şeyh Kemal el-Hatib'i suçladı ve tutukluluğunu yarın Pazar gününe kadar uzattı.
Tokat Sulusaray Depreminde Camiler ve Kerpiç Yapılar Hasar Gördü.. Tokat’ın Sulusaray ilçesi, 5,6 büyüklüğündeki depremin yıkıcı etkisiyle sarsıldı. Özellikle Buğdaylı Mahallesi’nde bulunan camilerde ve kerpiç yapılarında ciddi hasarlar meydana geldi. Buğdaylı Camisi’nin minaresi, minberi ve mihrabında zararlar oluşurken, kerpiç yapılar ve bir betonarme binada çatlaklar ve çökmeler görüldü. Mahalle sakinleri,...
Zekeriyya’nın orucunu tut bugün… Konuşma… Boğazını yemek yemeye karşı tuttuğun gibi dilini de konuşmaya karşı tutabilmelisin… Bedeni hastalıkların anası nasıl ki mide ise söz hastalıklarının anası da dildir bilesin… Onun için dilini tutabilene cennet va’dinde bulunur nebi… Eskiden düşünce yönlendirirdi dili şimdi ise dil yönlendirir düşünceyi… İnsanlar düşünmeden konuştukları için...
Mirat Haber Ajansı Libya Siyasi Diyalog Forumu üyeleri ara dönem için yönetici liderlerin seçilmesiyle ilgili reform mekanizması önerilerini onaylamak için gereken düzenlemeyi yapamadı. Telekonferans oylama oturumu, teklifleri onaylamak için gereken oyların zorunlu %75’i azaltmayı gerektiriyor. Forumun 75 üyesinden 36’sı gerekli oranın %61’e düşürülmesi yönünde oy kullandı ve 14’ü %66’ya düşürülmesi...
Ali Seyyar hocam,
Sizinle tanışmıyoruz ama, kutsal kitabımızın müslümanlar olarak peygamber efendimiz vasıtasıyla bize anlatmak istediklerini, kısa ve öz olarak gayet güzel özetlemişsiniz. Pek çok kardeşimiz istifade eder inşaallah. Yüreğinize, kaleminize sağlık. Sizi tebrik ediyoruz. Başka bir vesileyle görüşmek üzere. Selamlar.