Haberin Özeti
İTÜ öğretim üyesi Celal Şengör, öğrencisini taciz etmesini savundu. Sanatçı Hakan Ural’ın aktardığına göre, öğrencisinin eteğini kaldırıp popusuna tokat atmasının cinsel taciz olmadığını söyleyen Şengör, “Asla bunda bir anormallik görmüyorum. Bana gösterilen tepkilerin birçoğunu da abartılı buluyorum” dedi.
Bir üniversite hocası yetişkin bir üniversite öğrencisi/asistanı talebesine kızdığı zaman onu sözlü olarak uyarabilir. Hocanın uğradığı ağır bir hakaret veya fili bir saldırı ise kendisini dilini ve ellerini kullanarak savunabilir veya idari bir işlem yapılması için üniversite yönetimine resmi başvuruda bulunabilir. Ama öğrencinin eteğini kaldırıp ortaya çıkan poposuna vuramaz. Bu tek kelime ile hayâsızlıktır/utanmazlıktır ve de cinsel tacizdir.
Ateistin Utanması Olmaz
Celal Şengör gibi ateist veya deist bir adamın hayâsı olmaz. Olamaz. Allah’ın insanın fıtratına kodladığı hayâ/utanma ancak bir süre devam edebilir. Örneğin kırkını aştığı halde inkârcılığı devam kadın veya erkek ateistin/deistin utanması olmaz. O, utanılması gereken davranışını doğal bir refleks olarak görür.
Celal Şengör gibi dışkısını tadan, dışkı yedirilmesini işkence olarak görmeyen ve en yakın arkadaşının bilgiçliğini pezevenklikle niteleyen adamda edep aramak ahmaklıktır.
Fatih Altaylı Gibilere Ne Demeli?
Celal Şengör’ü anladık da onun gibi bir edep yoksununu, dost bir bilim adamı övgüsüyle sürekli olarak ekrana çıkaran Fatih Altaylı gibi adamlara ne demeli? He güzel demişler: Söyle bana arkadaşını sana kim olduğunu söyleyeyim.
Okuyucularımızı bildiği üzere biz kişileri ve olayları İslam’ı anlatmak için vesile ediniriz. Bu vesile ile “utanma”dan da kısaca söz söz edelim:
Bismillahirrahmanirrahim
Utanma insanı yücelten bir erdemdir. Yüce Rabbimiz utanma duygusunu bize yaratılıştan kodlamıştır. Akıl gibi utanma duygusu da İslâmî inançla olgunlaşır ve gelişir. Bunun içindir ki Aziz Peygamberimiz utanmayı imanla irtibatlandırmıştır. Bir sahâbi diğerine utanma ile ilgili söz söylerken, söylenene şahit olan peygamberimiz şöyle buyurmuştur:
“Utanma imandandır/ Allah’a ve ölüm ötesi hayatına imanla gelişir.“
Yüce Rabbimize ve ölüm ötesi hayatın varlığına inancımız pekiştiği oranda utanma duygularımız da gelişir. Aziz Peygamberimiz Efendimizde yaratılış mükemmeliyeti olduğu gibi iman da zirvedeydi. Bu sebeple Aziz Peygamberimizi bize vasfeden sahabiler şöyle derler:
“Aziz Peygamberimiz genç bir kızdan daha hayâlıydı, daha bir utangaçtı.“
Utanma duygusu Aziz Peygamberimizin bir diğer beyanına göre:
“Bulunduğu her şeyi/ her yeri güzelleştirir.“
Biz müminler, Allah’a, bizimle görevli olan ve bizi takip eden meleklere ve de insanlara karşı utanma duygusuyla yükümlüyüz.
Ali Rıza Demircan