islami haberdini haberortadoğu haberleriislam coğrafyası
DOLAR
32,3605
EURO
34,9640
ALTIN
2.325,39
BIST
9.079,97
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
İstanbul
Parçalı Bulutlu
22°C
İstanbul
22°C
Parçalı Bulutlu
Cumartesi Parçalı Bulutlu
21°C
Pazar Az Bulutlu
22°C
Pazartesi Az Bulutlu
24°C
Salı Az Bulutlu
18°C

İddialarımızdan Vurulduk Harama Karşı Bağışıklık Sistemimiz Çöktü

İddialarımızdan Vurulduk Harama Karşı Bağışıklık Sistemimiz Çöktü
15 Eylül 2018 10:18
A+
A-

llah, adamı iddiasından vururmuş. Doğruymuş. Bizi de vurdu. Haramlara karşı bağışıklık sistemimiz yerle bir oldu.

Uğruna mücadele ettiğimiz Allah, adamı iddiasından vururmuş. Doğruymuş. Bizi de vurdu. Haramlara karşı bağışıklık sistemimiz yerle bir oldu. Uğruna mücadele ettiğimiz tüm sınırlarımızı ve kırmızıçizgilerimizi itinayla ihlal ettiğimiz, bentlerimizi kendi ellerimizle yıktığımız zamanlardan geçiyoruz.

Doksan yıldır eleştirdiğimiz ne varsa başına “İslami” ibaresini koyarak, bir zaruret icat ederek, bir fetva üreterek meşrulaştırıyoruz. Doksan yıldır yakındığımız ne varsa kalıcı bir ahlaka dönüştürüyoruz. Ulvi hedeflerimizi, ideallerimizi, kazanımlarımızı, kaybetmeme tutkumuzu, haram sınırlarını aşma konusunda elverişli birer malzemeye dönüştürüyoruz.

Yediğine içtiğine dikkat etmeyen Müslümanlar haline geldik. Eskiden misafirlikte yediği pilavın içine katılan yağın bile çeşidini soran, şüpheden kaçınmak için dışarıda yemek bile yemeyen, aldığı etin helal kesim olup olmadığını soran, alkol satan yerlerden alış veriş yapmayan, yemek yemeyen Müslümanlar olarak şimdilerde bu hassasiyetlerimizi birer teferruat olarak görüp tüm bu sınırlarımızı rahatlıkla ihlal edebiliyoruz.

Midelerimize giren haramların, ibadetlerimizin tadını, rızkımızın bereketini, evimizin huzurunu, vücudumuzun sağlığını, yüzümüzün nurunu, sözümüzün tesirini kaybettirdiğinin farkına varamıyoruz. Artık evimizde eşimize ve çocuklarımıza bile sözümüz tesir etmiyor. Dünyaya nizam vermeyi düşünürken kumandaya bile hükmedemeyen, ahlaksız bir dizi ve program konusunda bile eşini, kızını, oğlunu uyaramayan, uyarsa da kâr ettiremeyen Müslümanlara dönüştük.

Eskiden faizli bankaların önünden geçmeyen, faizli bankaların banklarına bile oturmaktan imtina eden Müslümanlar olarak şimdilerde banka kuyruklarının, veznelerinin vazgeçilmez simalarına dönüştük. Dükkânlarımızı bankalara vererek kiramızı garanti almak rüyalarımızı süsler oldu. Maaşlarımızı faizli bankalarda bekletmekten, yatırımlarımızı faizli bankalara koymaktan, kredi çekmekten, ticaretimizi faizle çevirmekten, sıkışınca post cihazlarından kart çekip peşin para almaktan çekinmiyoruz.

Eskiden kadınların uygun olmayan şartlarda çalıştırılmasını hanımlara zulüm olarak görürken şimdi bırakın bayanı, bir erkeğin bile çalışmakta zorlanacağı en ağır şartlarda kadınlarımızı çalıştıran, bayan sekreter istihdam etmeyi çağın bir gereği olarak gören, pozitif ayrımcılığı bir ibadet gibi sahiplenen Müslümanlarla karşılaşıyoruz.

Eskiden hanımların mahremsiz hacca, umreye bile gidip gidemeyeceğini tartışırken, şimdi kızlarımızı dünyanın öbür ucuna okumaya, tatile, gezmeye gönderen, günlerce arayıp sormadan, aylarca görmeden rahatça uyuyabilen Müslümanlara dönüştük.

Hiç tahmin edemeyeceğimiz kardeşlerimizin, faize, harama, kul hakkına, yetim hakkına bulaştığına şahit oluyoruz. Yıllarca omuz omuza mücadele ettiğimiz kardeşlerimizin bürokrasinin çarkları, siyasetin kulisleri, ticaretin acımasızlığı, hayatın akışı içinde eriyip gittiğini görüyoruz.

Dava ve cihadkonseptiyle parti, vakıf toplantılarımızı, programlarımızı, çalıştaylarımızı, insani yardım faaliyetlerimizi, kermeslerimizi bayan erkek karışık yapmaktan, haremlik selamlık sınırlarını ihlal etmekten geri durmuyoruz. Seçim çalışması adı altında bayan erkek demeden önümüze kim gelirse elini sıkmayı bir görev addediyoruz. Nargile kafelerde kızlı erkekli kitap kritiklerini ilmi birer faaliyet olarak sunuyoruz.

Tesettür anlayışımız yerle bir oldu. Sınırlarını Kur’an ve sünnetin çizdiği değil, moda defilelerinin, markalarının, sosyal medya fenomenlerinin belirlediği bir tesettür anlayışına geçiş yaptık. Bırakın hanım tesettürünü erkeklerin bile kılık kıyafetini adeta zıvanadan çıkardık.

Çok geç olmadan derlenip, toparlanmalıyız. Aksi takdirde değerlerimizi, iddialarımızı, ideallerimizi ihmal ederek, inkâr ederek kazandığımız zaferler, unvanlar, makamlar, biriktirdiğimiz servetler, mallar, elde ettiğimiz itibar, bir ahir zaman musibeti olarak bizi yerle bir edecek.

Gelişen Olaylara İslami Bakışın Adresi

Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.