İslam Üniversiteleri

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın 28 Kasım’daki Din Şûrası kapanışında İstanbul İslam Üniversitesi kurulması çağrısı çok önemli bir çağrıdır. 

Mirat Haber’de daha önce İlahiyat Fakültesi döneminin geçmişte kaldığı ancak günümüzde artık İslam üniversitelerinin kurulması gerektiği, bir yazıda nedenleriyle ele alınmıştır. https://www.mirathaber.com/islam-universiteleri-zorunluluktur-14-3867h/

İslam üniversitesi kavramı yanlış anlaşılmamalıdır. Bunlar bugünkü ilahiyat fakültesinin büyük boy kopyası olmamalıdır. İslam üniversitesi ayrı bir İslam ilimlerini inceleyeceğim diye kendini bodrum kata hapsederse, bilimin ilimin bilginin tek ve Allah’a ait olduğunu unutursa baştan sona erer.

Bugün dünyadaki bütün üniversiteler din üniversitesidir. Türkiye’de de sözde fikri hür vicdanı hür rolü oynayan üniversiteler ve içindeki akademisyenler ideolojiktir, yanlış varsayımlara önyargılara dayalı düşünürler, batıl dinin taassup üniversiteleridir.

İdeoloji üniversitelerinde iktisat teorileri toplumu sömürmek ve küresel faizci banka sistemine hizmet içindir. Felsefe kuramları materyalizmi, Allah’a isyanı hakim kılmayı hedefler. Evrimci biyoloji dogmaları, herşeyin kazayla oluştuğu bilimdışılığının kalesidir. Klinik psikoloji insanlara prozac ve xanax hapları basarak delirtmeyi uygular. Tarih, bir Avrupa methiyesidir. Siyaset bilimi çatışmaya dayalıdır. Toplumsal çalışmalar homoseksüelliği normalleştirir. 

İdeolojik batıl din üniversiteleri, yani piyasadaki Batıcı yüksek okullar, Türkiye’nin gelişmesinin önünde bir engeldir.

İslam üniversitesi kavramı ise Kuran prensiplerine dayalıdır. İslam üniversitesinde iktisat faize ve Allah’ın yetersiz kaynak verdiği safsatasını esas almaz. Biyoloji yaşamda bir tasarım ve sistem olmadığı, Allah’ın insanı hatalı yarattığı varsayımına dayalı değildir. Psikoloji kalpleri yalnızca Allah’ın zikrinin tatmin edeceğine dayalıdır. Sosyoloji bir toplumun yok oluşunu elitlerin zulmünden kaynaklandığını bilir. Astrofizik evrenin yoktan yaratıldığını anlar. Dilbilim, sembolik iletişimin Hz. Adem’in yaratılması ve isimlerin öğretilmesiyle baştan bu yana olduğuna dayalıdır. İlim birdir, Kuran’ın ışığında ve SünnetUllahın delillerinde ilerler.

İslam üniversitesi klasik İlahiyat Fakültesi gelenekleriyle, profesyonel din bilgini zihniyetiyle olmaz. Bu zihniyet, dev bir ilahiyat fakültesi imal eder. Proje çöker.

Nasıl Milli Eğitim fiyaskoyla sonuçlandı, işimizi toplantıda ıslık çalan modern çağdaş inovasyoncu bakanımıza övgüler düzmeye indirgedik, İslam üniversitesi projesi de kıymetli ilahiyat fakültesi hocalarımızın dar yaklaşımlarıyla bir alay ve eğlence kaynağına dönüşmemelidir.

İstanbul İslam üniversitesi projesi, Allah’ın izniyle 17 yıllık eğitim ve kültür patinajımızı bir anda unutturacak başarıyı elde edebilir. Fakat bunun için, tıpkı Milli Eğitimde olduğu gibi, gerek akademik idarelerde gerekse parti kadrolarında iktidarımızın elinde henüz sahaya inmiş, bütüncül bakış açısıyla projeyi götürebilecek hazır bir idareciyi ufukta göremiyoruz. 

A. Galip GÜMÜŞDERE

Gelişen Olaylara İslami Bakışın Adresi