islami haberdini haberortadoğu haberleriislam coğrafyası
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
İstanbul
Hafif Yağmurlu
21°C
İstanbul
21°C
Hafif Yağmurlu
Çarşamba Az Bulutlu
17°C
Perşembe Hafif Yağmurlu
17°C
Cuma Az Bulutlu
18°C
Cumartesi Az Bulutlu
19°C

Rüyada yılanla uyarılmam

Rüyada yılanla uyarılmam
28 Nisan 2021 13:44
A+
A-

Ali Rıza DEMİRCAN

Allah şanını artırsın sevgili peygamberimiz “Allah’ın adıyla ölür ve dirilirim,” duasıyla uykuya yatar, uyandıklarında da “Öldürdükten sonra bizi dirilten Allah’a hamdolsun,” şeklinde dua ederlerdi.

Rabbimiz, uykuda nefsimizi/ruhumuzu bedenimizden geçici olarak ayırdığı için uyku ve uyanış ölüm dirim gibidir. ( Zümer, 39/42) Gördüğümüz rüyalar da bir yönüyle âhirete açılan pencerelere benzer. Onlar, dünya hayatı dışında bir hayat olduğunun da belgesidir.

-Allah şanını artırsın- Peygamberimizin bir açıklamasına göre uyku halinde olan kişi yaşadıklarından ve gördüklerinden sorumlu değildir. (Buhar’i, Hudud 22) Bunun içindir ki uykuda iken rüyalanarak boşalan kişinin orucu bozulmaz. Kişi, kendisinin veya bir başkasının gördüğü rüyaya dayanarak kendisini bağlayacak dini görev oluşturamaz ve insanlar hakkında yargıda bulunup suç da isnad edemez.

Huzur Veren Rüyalar Müjdedir

İnsana iç huzuru veren rüyalar insana verilen ilahi müjdedir. (Yunus, 10/64) Peygamberimizin beyanına göre bu tür rüyalar Rahmanî olarak nitelenir. Görülmelerinden ötürü Allah’a hamd edilir. Başkalarına da anlatılabilir. (Buharî, Tabir 3)

Rüya konusu geniş. Yusuf sûresinde değinildiği üzere rüyaların tabiri de önemli bir özelliktir. Ancak Peygamberler dışındaki insanların tabirleri bağlayıcı değildir. Ne var ki kişi gördüğü rüyadan etkilenerek kendisini temelde caiz olan işlere yönlendirebilir.

Maksadım derin bilgi sahibi olmadığım rüya konusunu aydınlatmaya çalışmak değil. Son günlerde gördüğüm beni çok çok etkileyen bir rüyamı paylaşmak, böylece yardımlaşma konusunda bir mesaj vermektir.

Zekâtı Verilmeyen Mal Yılana Dönüşecek

Bu Pazar günü daha önceleri bir televizyon kanalında sunduğum zekâtla ilgili çalışmamı gözden geçirirken kendi yazımdan/konuşmamdan şöyle bir bölüm dikkatimi çekti:

“ Kardeşlerim! Hayvanlarla ilgili çalışmamı yaparken bir konu dikkatimi çekmişti de kendi kendime sormuştum; bu, görüntüleri bile dehşet veren zehirli yılanlar niçin yaratıldı? Meğer onların zekâtımızı vermememiz sebebiyle uğrayabileceğimiz azabın büyüklüğünü kavratıcı mühim bir faydası da varmış. Bunu Allah’ın Resûlü’nün aşağıda nakledeceğimiz hadisinden öğrenebiliyoruz. Salât üzerine olsun Peygamberimiz şöyle buyurur:

Allah’ın kendisine verdiği malların zekâtını vermeyen kişinin, zekâtını vermediği malları Kıyamet Günü’nde korkunç bir yılana dönüştürülür. O yılan kişiyi çenesinden yakalar ve ona ‘işte ben senin zekâtını vermediğin malınım, ben senin hazinenim’ der.” (Buharî Zekât 3)

Bütün Nimetler Mevlâmızın Lütfudur

Bütün nimetler Allah’tandır. O, kulluk denemesi gereği dilediği kullara çokça vermektedir. Rabbim bana dokuz çocuk verdiği için yeterindenfazla mal da verdi. Veren Odur. Yaratıcısı ve sahibi olduğu ve bize yararlanma hakkını verdiği mallardan zekât verme emrini veren de Odur.

Biz kuluz. Rabbim rızasına muvafık kılsın kırk yıldır zekât veririm. Zekâtımızın bir kısmını da Ramazan’da gıda maddeleri dağıtımı ile aracılar vasıtasıyla yaparım. Gelenekselleşen bu yardım faslı, beklentileri de beraberinde getirdi. Ramazan’da yardım bekleyenler var. Bu sene Ramazan’dan önce bir parti yardımda bulunduk. Her sene Şeytan bir şekilde vesvese verir. Bu sene aracılara güvensizlik aşıladı. Yardım bekleyenleri düşünemediğim için bir başka yolla yardım etmeyi düşündüm.

Gördüğüm Ürpertici Rüya

Bir gece rüyamda eski mahallelerimizden birindeyiz. Meydana açılan yolun ağzında, yolu tamamen kaplayan kocaman bir yılan belirdi, dilini çıkarmış saldıracak insan arıyormuşçasına hareket halindeydi. Ödüm koptu, diğer insanlar gibi ben de kaçacak delik aradım. Derken bir eve sığındık. Evde ziyafet veriliyor, nefis görüntülü bir yemek yanımdakilere ikram ediliyor ama aç olup beklememe rağmen bana verilmiyor. Bu halde iken uyandım.

Şimdi siz okuyucularım bu rüyayı nasıl yorumlarsınız bilemem. İslâm bilginleri rüya bağlayıcı değildir derler. Gerçi ben de bağlayıcı değildir diyorum ama rüyamdan öylesine etkilendim ki hâlâ ürpertici heyecanını duyuyorum.

Gençlik yıllarımdan beri helâl olup olmadığı açık olmayan şüpheli konularda bir eğilim göstersem veya bir işe bulaşsam benzeri rüyalarla ikaz edilirim. Peygamberimizin verdiği yılan örneği ile uyarılmamı, ayrı bir nimet olarak görüyorum.

Bu vesile ile ifade edeyim. Hiç kimseyi ama hiç kimseyi gözümde ne büyütür ne de küçültürüm. Çünkü bilirim ki her şey, ama her şey Allah’ın dilemesiyledir.

Peygamberimiz her farz namazların ardından şöyle dua edermiş: “Allahım! Senin verdiğini engelleyecek, engellediğini verecek, hükme bağladığını da bozacak yoktur.” Gerçek hürriyete yol veren ne azim bir yakarış.

Biz kuluz, özgür irademize dayalı olarak vazifemiz İslâmî çizgide yaşamaya çalışmak ve sömürücü ve ruhen köleleştirici seküler-laik sistemlere karşı İslâm’ı çare olarak duyurmaktır.

Namaz ve Zekât Olmazsa Olmazdır

Şimdi lanetlenmiş Şeytan bazılarımızı dürtükler, “bu anlatımlarda riya vardır,” dedirtir. Dedirtir de ergin olunduğunda namaz kılmak ve şartları oluştuğunda zekât vermek İslâm’a imanın gereği olan farz görevlerdir. Namazı ve zekâtı olmayan İslâm toplumunun güvenilir bir üyesi olamaz. Müslümanların, onları temsil edebilir kardeşleri ve onlar adına hukuken tasarrufta bulunabilir velileri de olamaz. (Bak. Tevbe 9/11,71; Maide 5/55)) Namaz ve zekât olmazsa olmazdır. Riya farzlar dışında kalanlardadır. Çünkü farz namazlarda ve zekâtta riya/gösteriş yüreklerine iman akmamış münafıkların alametidir. (Nisa 4/142; Maun 107/6-7; Bakara 2/264) Allah bizi her türlü nifaktan korusun.

Sözü Rabbimize bırakalım:

“Allah’ın, kereminden kendilerine verdiklerinden hayırlar yapmakta cimrilik gösterenler, sanmasınlar ki o, kendileri için hayırlıdır; tersine bu onlar için pek fenadır. Cimrilik ettikleri şey de kıyamet gününde boyunlarına dolanacaktır. Göklerin ve yerin mirası Allah’ındır. Allah bütün yaptıklarınızdan haberdardır.” (Al-i İmran 3/180)

Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.