Zina etmekten korkmaz, üç adım cünüp gezmekten korktuğu kadar!
Faiz yemekten korkmaz, domuz eti yemekten korktuğu kadar!
Rüşvet vermekten korkmaz, işini halledememekten korktuğu kadar…
İşçilerinin hakkını tam vermez ama rüşvetini tam verir…
Namazı kaçırmaktan korkmaz, bir maçı-diziyi kaçırmaktan korktuğu kadar!
Zekât-sadaka vermekten kaçınır ama ölüsüne ıskat vermeyi ihmâl etmez…
Ölünün arkasından konuşmaktan korktuğu kadar, dirilerin arkasından gıybet ederek konuşmaktan korkmaz!
Rasulullahı tanımaz, hocasını-şeyhini-siyasi liderini tanıdığı kadar…
Kuran’ı okumaz! Okusa da anlamaya çalışmaz. Doğal olarak anlamadığı içinde yaşayamaz…Kuran’ı mezarlarda ki cesetlere okuduğu kadar, kendine okumaz…
Yaptığı hiç bir işin Kuran’a uygun olup olmadığına bakmaz! Ramazan’da hocasına “Orucu ne bozar? Abdesti ne bozar?” diye sorarak dini öğrendiğini zanneder…
Sorsan da en iyi dini kendisinin yaşadığını söylemeyi de ihmal etmez! Kendisinin de cennette peygamberlerle birlikte olacağını söylemekten de çekinmez…
Bu şekil yüzlerce, hatta binlerce madde sayabiliriz…Dininizi Allah’ın istediği şekilde yaşamıyorsunuz! Kendi işinize nasıl geliyorsa, öyle bir din yaşıyorsunuz!
Kendinize bir iyilik edin! Kuran’ı elinize alın ve orada yazanlarla, kendi yaşadığınız dini kıyaslayın! Yaşadığınız dinin en az % 80’inin Kuran’a uymadığını göreceksiniz…Kuran’a uymayan din, Allah’ın dini olabilir mi?
Yarın çok geç olmadan dininizi Kuran süzgecinden geçirin…Yoksa gittiğiniz yolun sonu cehennem olabilir…
Gelişen Olaylara İslami Bakışın Adresi