islami haberdini haberortadoğu haberleriislam coğrafyası
DOLAR
32,5490
EURO
34,7341
ALTIN
2.492,91
BIST
9.524,59
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
İstanbul
Az Bulutlu
16°C
İstanbul
16°C
Az Bulutlu
Cuma Hafif Yağmurlu
15°C
Cumartesi Parçalı Bulutlu
20°C
Pazar Az Bulutlu
21°C
Pazartesi Az Bulutlu
20°C

Yurt Dışında Yaşayan Gurbetçilerimiz Millî Kültürlerini Nasıl Koruyabilir?

Yurt Dışında Yaşayan Gurbetçilerimiz Millî Kültürlerini Nasıl Koruyabilir?

Türk Asıllı Alman Siyasetçi Almanya’da Türk Okullarının Açılmasına Karşı

Türkiye, Almanya’da resmi Türk okullarının açılması için harekete geçti. Almanya ile Türkiye arasında görüşmelerin başlamasının ardından konuya ilk itiraz, Türk kökenli Alman siyasetçi Sevim Dağdelen‘den geldi. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan‘a yönelik ifadeler kullanan Dağdelen, “Alman hükümetinin Erdoğan ile kendi özel okullarını Almanya’da açabilmesi için müzakerelerde bulunması bir felakettir” şeklinde konuştu. Sevim Dağdelen, Türk okullarının Almanya’da açılmaması için elinden gelen her şeyi yapacağını söyledi.

Yurt Dışında Yaşayan Gurbetçilerimiz Millî Kültürlerini Nasıl Koruyabilir?

Sevim Dağdelen, Türk daha doğrusu Kürt kökenli bir ailenin çocuğu olarak 1975 yılında Duisburg kentinde dünyaya gelir. Anne ve babası Erzincan’dan 1973 yılında Almanya’ya göç eder. Sevim Dağdelen, liseyi bitirdikten sonra Köln Üniversitesinde hukuk eğitimi alır. 2005 yılında 30 yaşındayken Alman Parlamentosuna “Die Linke” isimli bir sol partiden milletvekili seçilir. Halen milletvekilliği devam etmektedir. Kendisine parti içinde önemli görevler verilir. Almancayı mükemmel konuşur. Türkçe veya Kürtçeyi Almanca kadar iyi bilip bilmediğini öğrenemedim. Gençlik yıllarından beri sol görüşlü sendika ve derneklerde de aktiftir.

Kendi ifadesiyle okul dönemlerinde Solingen, Rostoch ve Möln’de yaşanan ırkçı, faşist saldırı ve katliamlardan ve bilhassa Solingen’de 5 Türk vatandaşı yanarken, dışarıda insanların seyirci kalması onu derinden etkiler. Hem okula gidiyor, hem de Düsseldorf Havaalanı’nda temizlikçi olarak çalışır. Bu yıllarda sendikaya üye olur. Türkiye hükümetlerinin gurbetçileri hep döviz makinesi olarak gördüğüne inanır, onun için Almanya’da yaşayan Türkiyelilerin kendi sorunlarına sahip çıkmaları gerektiğini düşünerek hukuk okur.

Buraya kadar her şey makul görülebilir. Nitekim ben de 26 yıl boyunca Almanya’da gurbet hayatı yaşamış bir Türk vatandaşıyım. Ancak aramızda bazı önemli farklılıklar var. Bir kere bendeniz hiçbir zaman Alman vatandaşlığına geçme düşüncesine girmedim. Çoğu vatandaşımız, Türkiye’nin teşviklerinin etkisiyle de Almanya’da daha çok haklar elde edebilmek adına Alman vatandaşlığına geçmede hiçbir tereddüt yaşamadı. Halbuki, böyle bir girişimin Türkiye ile resmen yani hukukî olarak bağların kesilmesi anlamına geliyor. Kaldı ki belirli bir yıl Almanya’da yaşayan yabancılara zaten oturma hakkı verilir. Bununla birlikte merkezî siyasete aktif katılımın dışında hemen her türlü hakka sahip olabiliyorsun zaten.

Türk/Kürt Kökenli Göçmenler Neden Sol Partilerde Siyaset Yapma İhtiyacı Duyar?

Peki Alman vatandaşına geçen Türklerin/Kürtlerin daha doğru bir ifade ile Türk/Kürt veya Türkiyeli kökenli göçmenlerin, daha çok hangi partilerde kariyer yapma ve milletvekilliğine kadar yükselme imkânı var? Tabiî ki de yabancıların haklarını savunan ve onların entegrasyonundan yana olan partiler. Bunlar da daha çok sol partilerdir (Sosyal Demokrat Partisi, Sol Parti, Yeşiller Partisi).

Enteresandır Almanya’daki Alman vatandaşlığına geçmiş 800 bin civarındaki Türkiyelilerin % 70’i sağ/muhafazakâr olduğu halde ağırlıklı olarak bu sol partileri seçiyor. Haliyle göçmen kökenli olan Alman Vatandaşları da adaylıklarını bu partilerden koyuyor. Kaldı ki Almanya’daki sol partiler de gerçekten Türkiye ile hem maddî, hem de manevî bağını tamamen kesmiş yani zihnen ve hayat tarzı olarak iyice Alamanlaş(tırıl)mış Türk/Kürt kökenlilere siyasî fırsat tanımaktadır. Buna bağlı olarak Türk/Kürt kökenli siyasetçiler, daha çok bu üç partiden milletvekili adayı adayı olmaktadır. Türk/Kürt kökenli insanımız, gerek Alman devletine/anayasasına ve toplum hayatına bağlılığı, gerek siyasî/idarî liyakat becerileri, gerekse parti disiplinine ve programına sadakat gibi testleri başarılı ve samimî olarak geçerse, kendisine milletvekili aday olma şansı tanınır. Şu anda Federal Meclis’teki Türk kökenli vekillerin sayısı 14 civarında olması gerekir. Bunlardan 10’u kadın. İsmi Türk ve/fakat zihnen Alman hatta bazıları Almandan daha Almandır.

Tabiî bu süreçte kendi öz kimliğini bilerek veya bilmeyerek kaybeden ve belki de benimseyerek Almanya’nın sorunlarını kendi sorunlarıymış gibi içselleştiren Türk/Kürt kökenli inanlarımız ne kadar bizim, ne kadar Alman toplumunun insanı olduğu tartışılabilir. Ama sosyal ve hukukî gerçeklerin doğal sonucu olarak Almanya’da siyaset yapan Türk/Kürt kökenli insanlarımızın bize yani Türkiye’ye ve milli kültürümüze yakın olmaktan ziyade daha çok Alman toplumuna ve Almanya’nın çıkarlarına daha bağlıdır. Bir hatırlayalım: 2016 yılında Yeşiller Partisi öncülüğünde hazırlanan ve CDU-SPD’den oluşan koalisyon hükümeti tarafından desteklenen, 1915 olaylarını soykırım olarak tanımlayan karar tasarısına hangi partiden olursa olsun Türk kökenli bütün milletvekilleri onay vermiştir.

Bu duruma bazılarımız kızabilir. Ama böyle bir sonuca varmamızda T.C. Devletimizin ve gelen giden bütün hükümetlerimizin de bir payı vardır. Gurbette yaşayan vatandaşlarımıza yönelik olarak “yaşadığınız ülkenin vatandaşı olun, orada siyasî yönden etkili olun” diyen bizim devletimizdi. Halbuki onlar artık çoktan Türklükten/Kürtlükten uzaklaşmış ve hatta dinlerini bile yaşayamayacak konuma gelmiştir. Almanya, Türk/Kürt ve Müslüman kökenli insanlarımızı kültürel yönden asimile edip devşirerek, onları bize karşı bir pozisyon almalarını sağlayan bir ülke konumundadır.

Yurt Dışında Yaşayan Türkler/Kürtler Anavatanla Bağlarını Nasıl Koruyabilir?

Alman siyasetine gönüllü olarak giren Türk/Kürt kökenli insanlarımız, Almanya’nın refah soslu soft (yumuşak) kültür emperyalizminin gizli bir politikası olan asimilasyonun kaçınılmaz etkisi altında kalarak, bizlerden biri olmaktan çıkmış ve daha ziyadesiyle onlardan birisi oluvermiş. Alman devletine bu imkânı kim verdi acaba?

Ey T:C. Devleti, uyan ve gurbetçilerimizin yabancı bir ülkenin vatandaşı olmaları yönündeki teşvik edici politikalarını bir gözden geçir. Gözden geçir ve anayasaya uygun olarak yabancı ülkelerde yaşayan Türk vatandaşlarına yönelik bir millî politika uygula. Bakınız anayasanın 62. maddesi “Devlet, yabancı ülkelerde çalışan Türk vatandaşlarının aile birliğinin, çocuklarının eğitiminin, kültürel ihtiyaçlarının ve sosyal güvenliklerinin sağlanması, anavatanla bağlarının korunması ve yurda dönüşlerinde yardımcı olunması için gereken tedbirleri alır.” demektedir.

Alman milletvekili Sevim Dağdelen’in bir siyasetçi olarak aynı zamanda AK Partinin genel başkanı olan T.C. Cumhurbaşkanını şu veya bu şekilde eleştirebilir. Ama T.C. Devletinin geç de olsa Almanya’da Türk okullarının açılması talebine karşı çıkması ve bunu bir felaket olarak göstermesi, faşizanca bir tutum olmanın ötesinde orada halen Türk vatandaşı olarak yaşayan/yaşamak isteyen gurbetçi çocuk ve gençlerimizin anayasal hakkıdır. Yurt dışında yaşayan ve çalışan gurbetçilerimizin Türkiye ile bağlarını koruyabilmeleri için, o ülkelerde millî kültürümüzü yansıtacak daha güçlü atılımlar göstermeliyiz. Ancak bu şekilde gurbetçilerimiz asimilasyon tehlikesine karşı millî kimliklerini koruyabilir.

Prof. Dr. Ali SEYYAR

Gelişen Olaylara İslami Bakışın Adresi

Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.