Astrolojik kökenli şirk içeren yalanlar

https://www.ntv.com.tr/galeri/yasam/burcunuzu-2018de-neler-bekliyor-2018-yili-burc-yorumlari,4f-tG5r8d0aHNo30joHBJw

Yukarıdaki link usulen konuldu. Çünkü hurafeci medyamızda astrolojik şirk türü yalanlar bir tane değil binlerce. Her gün birkaç tanesine tanık oluyoruz.

Hiç şüphemiz olmasın çok büyük ahmaklar eğitimli insanlardan çıkabilir. Çünkü onlar her şeyi bildiklerini sanırlar. Bilemeyince de gider yalancı cinci medyumların ve astrologların gerçek dışı beyanlarından bilgi edinmeye çalışırlar. Aldıkları yalanlar dizisini de hakikatmiş gibi yayarlar/yayınlarlar.

Bu konuda bir araştırma yaptığımda dikkatimi çektiği için kayıt altına aldığım Hürriyet Kelebek’teki şu haberi okuyalım.

“Darbeyi Bilen Astrologlar:

Anlı şanlı stratejistler bilemedi, koca koca think tank’ler öngöremedi. Sabahtan akşama kadar ekranları işgal ettiklerine bakmayın. 15 Temmuz’da başımıza neyin gelmekte olduğunu ne siyaset bilimciler ne de derinlerde gezinen araştırmacılar söyleyebildi. İstihbarat teşkilatları, MİT uyudu… Ama onlar uyurken birileri gökyüzündeki yıldızlara bakıyordu.”

Gördünüz mü şirk vari astronomik yalan nasıl pazarlanıyor?

Astroloji, ilgililerinin tanımına göre “Burçların, daha açık bir anlatımla yıldızların, -doğum tarihlerinden hareketle- insanlar üzerinde etkili olabileceklerini ileri süren ve varsayıma dayalı bu etkileri yorumlayan” bir semboller dilidir.

İnsanı edilginleştiren Astroloji’ye inanmak, İslâm ile çatışmak, cehalet ve de hamakat sergilemek değil de nedir?

İki yıl önce Milliyet’te Ramazan’da 30 gün yazı yazdım. Yayınlanmayan tek yazım “Astroloji Allah’a Ortak Koşmayı İçeren Bir Günahtır” başlıklı yazım oldu. Çünkü gazetenin en çok ilgi gösterilen bölümü Astroloji köşesiymiş.

Medya Astrolojiye, doğrulayarak genişçe yer verir, koca koca eğitimli insanlar da ona takılır ve inanırsa, yazarlar çizerler, askerler Feto benzeri şarlatanlara, bazı ünvanlı müritler de şeyhlerine niye inanmasın? Çünkü hepsi de aynı türden yani batıl kaynaklardan besleniyorlar. Oysa Rabbimizin Kitabı Kurân’ın öğrettiği şekilde “Geçmişe ve geleceğe ilişkin Gaybı/Bilinmezi yalnız Allah bilir” inancına sahip olsak, cahilce işler yapmak ve sömürülmekten kurtulmuş olmaz mıydık?

Bir ilginç nokta da şu; tarikat kaynaklı hurafeler ortalığa döküldüğünde akılcı/bilimci kesilen utanmaz medyamız astrolojik hurafelerle beyinlerimizi karanlık pisliklerle  yıkamaya kalkışıyor.

Gelişen Olaylara İslami Bakışın Adresi