islami haberdini haberortadoğu haberleriislam coğrafyası
DOLAR
32,3656
EURO
35,1270
ALTIN
2.324,44
BIST
9.079,97
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
İstanbul
Açık
21°C
İstanbul
21°C
Açık
Cuma Parçalı Bulutlu
23°C
Cumartesi Az Bulutlu
21°C
Pazar Parçalı Bulutlu
21°C
Pazartesi Az Bulutlu
23°C

Bir de Psikoloğuma Sorayım: Çocuğum Korkularından Nasıl Kurtulabilir? (2)

Bir de Psikoloğuma Sorayım: Çocuğum Korkularından Nasıl Kurtulabilir? (2)

Psikolog: Hoş geldiniz. Umarım çocuğunuzun şuur altındaki korkularını giderecek hikâye kitaplarından güzel parçalar okuyorsunuzdur?

Anne: Evet, çocuğum bunları çok merakla dinliyor ve kendisinin de böyle kahramanlar gibi cesur olmak istediğini söyledi.

Psikolog: Harika. Zihinlerdeki bütün olumsuz algıları giderebilirsek pratikte işimiz kolaylaşacaktır. Burada da sözlerinize dikkat ediniz. Hep ağzınızdan hayra vesile olacak kelimeler ve sözler çıksın. Unutmayınız! Çocuğunuza yönelik tavsiye nitelikteki her güzel ve anlamlı söz, dua hükmündedir, sizi ve çocuğunuzu manevî bir kalkan gibi korur. Onun için şu sözleri sarf etmeyiniz: “Aman Dikkat! Başına bir şey gelmesin! Bunu yapma, bu çok tehlikelidir! Kendine sakın zarar verme! Bunun yerine olası risklere karşı çocuğunuzu korumak adına daha olumlu ifadeler tercih ediniz. Mesela yaşına göre şöyle diyebilirsiniz: “Gelen arabalara dikkat et, Allah’ın izniyle o zaman sokağın karşı tarafına sağ salim varırsın.” Daha büyük olanlara “Önce tedbir, sonra tevekkül” diyebilirsiniz. İlk defa deneyeceği bir şeyde şöyle diyebilirsiniz: “İlk önce bir ben deneyim ve sana nasıl yapıldığını göstereyim, istersen ondan sonra kendin de deneyebilirsin.” “Kaydırak epey yüksekmiş, ama sıkı tutarsan o zaman sen de kayabilirsin.” Zihnimizde her şeyin iyi bir şekilde gideceğine ve başarı ile tamamlanacağına dair düşüncenizi çocuğunuza da olumlu resim ve sözlerle yansıtınız. Gerçek bir tehlike olmadığı sürece çocuğunuz kendi başına bazı tecrübeler edinsin, düşsün ve kendisi kalksın. Bu durum, hiçbir şey yapmamaktan daha iyidir. Yani aşırı koruyucu olmayınız. Tedbirinizi elbette almalısınız. Ama sizden daha çok çocuğunuzu koruyan bir Yaratan vardır.

Anne: O halde çocuğumuza yönelik bakışımız da mı hep olumlu olmalıdır?

Psikolog: Evet. Çocuğunuza sakın zayıf yönleri üzerinden bir yaklaşım göstermeyiniz. Hep güçlü yönlerini ön plânda tutunuz ve bir deneme teşebbüsünde veya en küçük bir başarıda onunla ne kadar iftihar ettiğinizi en kalbî duygularınızla ifade ediniz.

Anne: Çocuğumun bu durumunu başkalarıyla konuşmalıyım mı?

Psikolog: Bilgilendirme anlamında akrabalarınızla veya komşularınızla çocuğunun bu özel durumu hakkında konuşabilirsiniz. Ancak çocuğunuzun olduğu bir ortamda onun korkularından hiç bahsetmeyiniz. Oynuyorlarmış bir görünseler de sizin dediklerinizi çok iyi algılama becerilerine sahiptir çocuklar. Özellikle tedirgin ve korkak çocuklar, sizin hayat şartları ve değişik olaylar karşısında ne dediğinize ve sizin ne yaptığınıza çok dikkat eder. Sizin tutum ve davranışlarınızdan yola çıkarak, korkularının ne derece doğru veya yanlış olduğunu ölçerler. Mesela karanlık olduğunda telaşla bütün pencereleri ve kapıları kapatmanız bile çocuğunuz için bir anlam taşır. Yani tedbir, tevekkül ve cesaret dengesinin sağlanması konusunda sizler çocuğunuza örnek olmalısınız. Siz hayata bakışınızda ne kadar mütevekkil ve olayların karşısında ne kadar sakin veya cesur olursanız çocuğunuz da o nispette kendini emniyette ve güvende hissedecektir.

Anne: Anladım. Bizim tavırlarımız çok önemli. Peki, çocuğuma duygusal yönden nasıl yaklaşayım?

Psikolog: Belki tam olarak açıklayamamış olabilirim. Ama korkak çocukların sevgiye, şefkate, ilgiye, anlayışa ve desteğe daha çok ihtiyaç duyar. Ancak bu şekilde güven ortamı tesis edilebilir ve çocuğunuzun özgüveni ortaya çıkar. Baskı, psikolojik tehdit veya sabırsızlık gibi olumsuz tutum ve davranışlar, çocuğunuzun daha da korkak olmasına sebebiyet verir. Çocuğunuzdaki korkuyu mutlaka ve acil olarak yok edilmesi gereken bir sorun olarak görmekten vazgeçiniz. Bunun yerine çocuğunuza şu anda sizden ne istediğini sorunuz. Onu kucağınıza alınız veya birlikte yürüyünüz. Bütün bu samimî yaklaşımlar, kendisinin güven içinde olduğunun hissini verir ve bu ruh hâli ile zamanla korkularını unutur.

Anne: Doğru söylüyorsunuz. Bunları inşallah tatbik edeceğim. Başka daha neler tavsiye edebilirsiniz.

Psikolog: Çocuğunuzu başka çocuklarla mukayese etmeyiniz. Her bir insan, birçok yönüyle tektir ve özeldir. Her bir çocuğun da kendisine göre güçlü ve zayıfları yönleri vardır. Belki başka çocuklar daha cesur olabilir ama bununla birlikte belki onlar daha yaramazdır. Kıyaslama demek, zayıf yönlerini ortaya çıkartmak demektir. Bu da hassas çocukların öz saygınlıklarının zarar görmesine yol açar. Mesela siz çocuğunuza belki de motive olsun diye şöyle dediğinizi var sayalım: “Bak, şu komşu çocuk var ya, kendi başına parka gidiyor ve arkadaşlarıyla oynayabiliyor.” Ancak çocuğunuz bu sözden gayri ihtiyari olarak şunu anlayacak: “Sen o komşu çocuk gibi neden yalnız başına parka gidemiyorsun?” Onun için ne kadar iyi niyetle söylenmiş olursa olsun en iyisi hiç kıyaslama yapmamaktır. Ama en güzel kıyaslama, bizzat kendi çocuğunuzun gelişimi ile yapılandır. Geçmişine göre neler başardığını hatırlatınız ve şu anda kendi başına neler neler yapabildiğini överek anlatınız. Böylece onun özgüvenini güçlendirmiş olursunuz.

Anne: Evet, haklısınız. Bu da çok önemli. Bu konuda da bazı hatalarımızın olduğunu şimdi farkına varıyorum.

Psikolog: Bu bağlamda sunu da size ifade edeyim. Korkak çocukların ihtiyaç duydukları şey, küçük gibi görünse de en nihayetinde başarıdır. Başarılan en küçük görev dahî onların öz güvenini artırır ve kendilerine “Ben bir şeyler yapabiliyorum” duygusunu verir. Onun için çocuğunuzun başarı elde edebilmesi için, korktuğu alanlarla ilgili olarak onu teste tâbi tutmayınız. İlk önce korkmadığı alanlarda başarı elde etmesine imkân tanıyınız. Böylece edindiği olumlu tecrübeler, ona bir şeylere hâkim olduğuna dair inancı pekiştirecektir. Ve bu inanç ile zamanla başka alanlarda da başarı elde edebilmenin zemini olacak ve korku duygularından tedricî olarak kurtulabilecektir.

Anne: İlginç yöntemler bunlar. Bu bilgileriniz için çok teşekkür ederim, efendim.

Psikolog: Estağfurullah. Size başarılar dilerim. Allah’a emanet olunuz.

Prof. Dr. Ali SEYYAR

Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.