Orta Doğu

Körfez anlaşması Katar’ın Türkiye ve İran ilişkilerini etkilemeyecek

Mirat Haber Ajansı

Katar Dışişleri Bakanı Şeyh Muhammed bin-Abdurrahman el-Sani, Suudi Arabistan, Birleşik Arap Emirlikleri (BAE), Bahreyn ve Mısır ile anlaşmazlıkları sona erdirmek için imzaladıkları anlaşmadan sonra Katar’ın İran ve Türkiye ile ilişkilerini değiştirmeyeceğini doğruladı.

Financial Times’a verdiği röportajda bakan, Doha’nın Suudi Arabistan ve diğer üç ülke ile terörle mücadele ve “sınır ötesi güvenlik” konusunda iş birliği yapmayı kabul ettiğini açıkladı. İkili ilişkilerin öncelikle egemen karar ve ulusal çıkarlar göz önüne alınarak yönetildiğini yineledi. Suudi Arabistan, Emirlikler, Bahreyn ve Mısır’ın 2017’de Katar ile bağlarını kopardıklarında açıkladıkları nedenler arasında Doha’nın İran ve Türkiye ile ilişkileri bahane göstermişlerdi. Buna ek olarak, Katar’ı İslami hareketlere verdiği destekle suçlarken, o sırada Katar tarafından finanse edilen El Cezire kanalının kapatılmasını da talep etmişlerdi.

Katarlı bakan, uzlaşma anlaşmasını imzaladıktan sonra El Cezire ile ilgili hiçbir değişiklik yapılmayacağını doğruladı. Şeyh El-Sani, anlaşmanın imzalanmasını takip eden hafta içinde ilişkileri normale döndürmek için adımlar atılacağını umduğunu söyledi. Tam bir uzlaşmaya varmak için zamana ihtiyaç duyulabileceğini ifade ederken, bütün ülkelerin anlaşmadan yararlandığını vurguladı. Yetkili, Körfez çatışmasına dahil olan diğer ülkelerin Suudilerle aynı siyasi iradeye sahip olacaklarına dair umudunu dile getirerek, aynı siyasi irade gerçekleştirildiğinde Katar’ın siyasi olarak iş birliğine hazır olduğunu göreceklerini sözlerine ekledi. Ülkeler arasında iki taraf için de farklılıkların ve çözüm bekleyen konuların olması bekleniyor. Katar Yatırım Otoritesi’nin de başkanı olan bakan, krizin sona ermesi durumunda devlet varlık fonunun Suudi Arabistan ve diğer Körfez ülkelerine yatırım yapabileceğini belirtti. Bakan ayrıca, Doha’nın Dünya Ticaret Örgütü (DTÖ) ve Uluslararası Adalet Divanı (UAD) önündeki davalar da dahil olmak üzere Suudi Arabistan ve müttefiklerine karşı yasal işlemleri askıya almayı kabul ettiğini söyledi.