islami haberdini haberortadoğu haberleriislam coğrafyası
DOLAR
32,5004
EURO
34,6901
ALTIN
2.496,45
BIST
9.693,46
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
İstanbul
Parçalı Bulutlu
19°C
İstanbul
19°C
Parçalı Bulutlu
Pazar Az Bulutlu
20°C
Pazartesi Az Bulutlu
22°C
Salı Az Bulutlu
24°C
Çarşamba Parçalı Bulutlu
22°C

Portekiz’de Müslümanların Tarihi – 3

Portekiz’de Müslümanların Tarihi – 3
17 Mart 2022 08:57
A+
A-

Portekiz’in en büyük şairlerinden biri olarak kabul edilen Camoes, 10 Haziran’da Portekiz Günü adı verilen ulusal bir bayramda anılıyor. Tatil eskiden “Portekiz Yarışı Günü” olarak biliniyordu ve 1933 ile 1968 yılları arasında diktatör olan muhafazakar milliyetçi Antonio de Oliveira Salazar tarafından milliyetçi bir kutlama olarak tanıtılmıştı. Bu, 1974’te kurduğu otoriter rejim “Estado Novo”nun sonuna kadar devam etti.

Milliyetçi anlatılarının merkezinde Katoliklik bulunan aşırı muhafazakar diktatörlük, Müslümanları işgalciler ve “Hıristiyan ulusun düşmanları” olarak tasvir etti.

Barros, “Camoes, çalışmalarının milliyetçilik tarafından benimsenmesinden sorumlu değildir, o hala en büyük Portekizli şairlerden biri.” diyor. Fakat tarihçi, Lusiad’ların dönemin Avrupa kimliğini Müslümanlara karşı ideolojik inşasının ve Hıristiyan-Müslüman ilişkilerini çelişkili terimlerle tasvir eden haçlı zihniyetinin bir ürünü olduğunu ekliyor.

Barros’a göre şiir yazıldığında, Osmanlı İmparatorluğu Avrupa’nın Hıristiyan yöneticilerinin hegemonyası için bir tehdit oluşturuyordu.

  1. ve 16. yüzyıllar boyunca, Portekiz kralları askeri üsler kurdukları ve savaşa giriştikleri Kuzey Afrika’nın içine doğru yayılmaya devam ettiler. Bu, Portekiz’in Kuzey Afrika’daki yayılmacı emellerine son veren Fas kasabası Kasrülkebir’de (Portekizce Alcacer Quibir olarak bilinir) 1578’deki korkunç bir yenilgiye kadar devam etti.

Avrupa kimliği İslam’a karşı şekillenirken Morolar Portekiz’in “öteki”si haline geldi. “Morolar” terimi geleneksel olarak Kuzey Afrika’daki Arapça konuşan Müslümanlara işaret ettiği halde bu etiket, Müslüman çeşitliliğini tamamen bir ötekiler topluluğuna indirgeyecek şekilde sıklıkla diğer Müslümanları da kapsayacak şekilde kullanıldı.

Ancak Katolik kimliği üzerinde inşa edilen milliyetçi anlatılar, günümüzde Portekiz ve İspanya’da bulunan Müslümanlar, Yahudiler ve Hristiyanların asırlarca bir arada yaşamalarını gizlemektedir. Barros baskın tarih versiyonuna ve uzun zamandır süregelen mitlerin aksine Müslümanların yabancı olmadığını açıklıyor.

Tarihçi, özellikle aşırı sağın Avrupa’daki yükselişinin ışığında, “Bunu milliyetçi propagandaya uygun hale getirmek tehlikeli.” diye ekliyor. Portekiz’in Estado Novo’su, 1974 Karanfil Devrimi ile devrildi, ancak eski anlatıların bazıları hala sürüyor.

2019’da yeni kurulan aşırı sağ bir parti, Salazar’ın iktidarının sona ermesinden bu yana ilk kez Portekiz parlamentosunda sandalye kazandı. Parti, “İslam öğretisinin” devlet okullarından çıkarılmasını önerdi ve “İslami köktencilik”le mücadele ile Avrupa’nın sınırlarını Akdeniz’in güneyinden gelecek bir “işgalden” korumanın gereğine vurgu yaptı.

Kaynak: https://www.aljazeera.com/features/2020/6/10/the-portuguese-rediscovering-their-countrys-muslim-past

Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.