islami haberdini haberortadoğu haberleriislam coğrafyası
DOLAR
32,5139
EURO
34,9434
ALTIN
2.435,50
BIST
9.792,26
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
İstanbul
Az Bulutlu
20°C
İstanbul
20°C
Az Bulutlu
Cuma Az Bulutlu
19°C
Cumartesi Az Bulutlu
16°C
Pazar Az Bulutlu
16°C
Pazartesi Az Bulutlu
18°C

Ramazanda +1 Erdem

Ramazanda +1 Erdem
27 Mart 2023 16:45
A+
A-

Yavaşlamak ve durmak yaşam boyu hayatımızda en az yeri olan fiillerdir diyebiliriz. Biz, yaratılış itibariyle birey olarak ve atalarımızdan gelen genler itibariyle de toplum olarak durmaya yatkın bir varlık türü değiliz. Buna rağmen neden duralım, değil mi?

Sabah; gün ışığıyla başlayan rızık kovalamacası, akşam; ne yiyeceğinin düşüncesi ve güzel bir kafede tatlı için mekân arayışları, halı saha maçları, konserler, yetişilmesi gereken toplantılar, kaçırılmaması gereken otobüs saatleri, son teslim tarihi yaklaşan ödevler ve işler, bir platforma düşen dizinin yeni bölümleri derken sürekli bir koşturma ve telaşe içinde geçen yaşamımız… Okurken bile yoruluyor insan, yaşarken nasıl yorulmasın! Sanki biz yaşamıyoruz da bunlar başkalarının hayatı gibi. Oysa bunlar hızlı yaşamımızdan kesitlerdir.

Yaşamımıza şöyle bir bakınca sadece yiyecek-içecek ve zaman tüketmiyoruz. Aynı zamanda bir ömür de tüketiyoruz. Geriye dönüp baktığımızda diğer günün aynısı, karmaşık ve bihaber olduğumuz anlar yaşamışız gibi geliyor. Aynısı derken aynı anı yaşamak değil kastım. Diğerlerinden farksız, koşturma ve bazı doyumlardan eksik anlar silsilesi… O kadar benzer ve hızlı ki her şey; dün paylaştığımız bir anın tazeliği kalmamış bizde, asırlar öncesinde yaşanmış gibi bir his içinde her şey. Yeni tanıdığımız bir insanı, yeni sahip olduğumuz bir güzelliğin heyecanını bir anda öyle tüketip yitirmişiz ki eskimiş hemen; sıradanlaşmış mahcupça.

Ama bir şeyler yapabiliriz. Bu hızla akan nehrin önüne bir set olup akıp giden güzellikleri yaşam havzamızda biriktirip biraz olsun tutabiliriz. Heyecanımız daha fazla diri kalabilir, yaşadığımız anları daha çok saklayabiliriz bizimle.

İçinde bulunduğumuz, bize rahmet olarak sunulan ruha şifa Ramazan ayını bunun için değerlendirebiliriz. Vücudumuzun besinlerle değil şifa arayan hücrelerle ilgilendiği gibi bizde yaşadığı anlardan keyif ve tat arayan ruhumuza yönelebilir, her şeye rağmen kendimize – imkânımız dahilinde- günlük bir iki saat dinginlik ikram edebiliriz. Yürüdüğümüz yolu, seyrettiğimiz gökyüzünü, yüzümüzü yıkarken tenimize çarpan suyu, içtiğimiz bir yudumu,
alnımızı koyduğumuz secdeyi yavaş ve sakince daha hissederek yaşayabiliriz. Yolda yürürken yüzümüze çarpan rüzgarı hissetmeyi, gökyüzünün alacalı, aylı veya bulutlu halini inceleyerek seyretmeyi, suyun yüzümüze değdiğindeki her dokumuzun hissini, secdede ellerimizin yer ile temasını düşünerek derin bir his ve tefekküre yaşayabiliriz. Yavaşlayabiliriz her şeye rağmen.

Her şeyi bu kadar hızlıca tüketmeye karşı sabırlı olabiliriz. Bu mübarek ve ikramın üzerimize yağdığı anda sabır erdemini hayatımıza nakşedebiliriz. Kendimizi, dehlizde gibi sıkıştırdığımız bu boğuk yaşamdan daha dingin ve aydınlık bir yere çekebiliriz. Bırakalım bu ayın rahmet huzmeleri ruhumuza sızsın. Bizde bunun için sabretmek erdemini kazanarak rahmeti bir fırsata çevirelim. 11 ayın ve belki hiç yavaşlamadığımız, kendimizin ve dünyanın hızına karşı zihinsel bir huzur yaşamadığımız günlerimizin ardından bu günlerimizi sabrın kuşatmasıyla geçirelim. Her değerli şeyi hızla yok edip geçiştirmeye karşı sabredelim. Fırsat verelim kendimize, ihtiyacımız olduğunu fark edeceğiz. Çok değerlisin, sevgiyle kal.

Anahtar Kelimeler

Ramazan, Sabır, Erdem, Yavaşla

ETİKETLER: Manşet
Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.