Makale

SÖZ KISA, HİKÂYE UZUN ANNE

Anne, Ana, mam, dad, daye, yade, mom…

Hepsi farklı dillerde aynı varlığı tanımlayan ve mucizelerin kahramanları olan varlıkları tanımlayan büyülü sözcüklerdir. Hangi dilde ve nasıl seslenilirse seslenilsin onları tanımlayan her kelime aynı anlamları ifade eder.  Sıcaklığın, samimiyetin, fedakarlığın, çabanın, çalışkanlığın, becerinin, gücün, dayanma azminin anıtıdırlar onlar. Hayatın sürekliliğinin olmazsa olmazıdırlar.

Hz. Âdem ile başlayan insanlık serüveninin başrol oyuncusudur. Cennetten yeryüzüne insanlık ile barbarlığın, hak ile batılın, iyi ile kötünün, doğru ile yanlışın, aşk ile ihanetin savaşını sahnelemek için gönderilen ikilinin cennetteyken tirad okuyanıdır. Erkeğini peşinden sürükleme geleneğinin ilk temsilcisidir Havva annemiz. Ve eşinin sözünü dinleyerek cenneti yeryüzünde sürdürme çabasının adıdır Âdem babamız. Levhi Mahfuz’da yazılanların hayata geçirilmesine vesile olanlardır onlar. Onlardan sonra hikâye; aynı senaryo ile ama farklı mekanlarda, farklı zamanlarda yaşanmıştır. Yaşanmaya da devam ediyor/ edecektir. Zira bu, genlerimizde var. Bu genler bedenlerimize yerleştirilmiş ve kodlamaları ilahi olan çiplerdir. Zaman zaman cüzi iradesi ile genlere muhalif oyunlar sahneleme çabasına girenler olsa da oyunun sonu değişmiyor.

Sonra Hacer annemiz karşımıza çıkıyor, adanmış bir evladın annesi olarak. Tarihin gördüğü belki de en muazzam teslimiyetin ete kemiğe bürünmüş hali. Yeryüzünün anneleri bugün Gazze’de ondan izler taşıyor sanki. Evlatları ile sınandıklarında takındıkları tavır bu. Ödülü ise çağlar boyunca adının anılması ve örnek alınması, örnek gösterilmesi.

Bir de Musa Peygamberin annesi var. Çocuğunu ona vahyedildiği şekliyle emzirip bir bilinmeze doğru yollayan. Firavunun sarayında büyüyen çocuğuna zarar verilmesin diye gerçeği açıklamadan süt annelik yapan. Sessizliği ile çocuğunu koruyan anne. Ancak fedakarlığının karşılığını peygambere anne olarak alan anne.

Ve bir çocuğu babasız dünyaya getiren Meryem’e bütün tarih selam dursun. Her türlü hakarete maruz kaldığı halde direnen, masumiyetini ve tertemiz oluşunu haykıran Meryem. Kundaktaki çocuğu konuşunca herkesi susturan Meryem. Rabbinin emrine tam bir teslimiyet içinde uyan ve ödüllendirilen Meryem. Saflığın, masumiyetin, temizliğin, hayanın, imanın sembolü Meryem.

Ve Amine… Hatemül enbiyanın annesi… O’nu dünyaya getirdikten bir süre sonra onunla uzun süre yaşamayacağını anlamış gibi süt anneye gözyaşları içinde emanet eden anne… Evladına doyamadan veda eden anne… Tüm müminlerin annesi…                          Peki Fatıma unutulur mu? Şehitlerin efendileri olan Hasan ile Hüseyin’in anneleri.

Tarihin bütün kırılma noktalarında karşımıza çıkan ve tarihin seyrine bilerek ya da bilmeyerek dokunuşlarda bulunan anneleri saygıyla yad ediyoruz. Selam olsun hepsine. Şimdi belki de yeni bir kırılma noktasındayız yine. Ve yine anneler başrolde. Evlatlarına aşıladıkları iman gücü ile sessiz kalan dünya Müslümanlarının izzetini koruyan Filistinli, Gazzeli anneler başrolde. Evlatlarını şehit haberi geldiğinde diğer evlatlarını onların şehadeti ile motive eden anneler başrolde. Onlara da selam olsun.

Dünyada önümüzdeki pazar anneler günü olarak kutlanacak. Kapitalist sistemin tüketimi körüklemek için tezgahladığı bir gün. Her gün saygı gösterilmesi, onlara öff bile denmemesi gerekirken annelerin hatırlanmasını bir güne indirgemek ne büyük gaflet. Yeryüzünde evlatlarına gözlerinin önünde işkence edilen anneler varken, evlatları vahşice öldürülen anneler varken tüketim çarkının dişlisi olmak zilletinden kurtulalım. Annelerimize yılın her günü aynı hürmeti gösterelim. Ve bu yıl onlara almayı düşündüğümüz hediyenin bedelini gelin; açlıkla mücadele eden, zulüm altındaki annelere yollayalım. Bunu da annelerimize sarılırken, ellerini öperken onlara da söyleyelim.

Yukarıda andığımız annelerin dünyaya getirdikleri evlatlarının birer kahraman olmasını düşlediklerini söylemek belki zor olur. Ama her evlat annesinin kahramanıdır. Peki siz kıymetli evlatlar, onların kahramanı olmaya kararlı mısınız?                                                                     

Evet söz kısa, hikâye uzun. Anne ile ilgili söylenecek çok şey var. Lakin şimdilerde acılar her yanımızı kuşatmış. Bu vesileyle vefat eden başta anneme sonra tüm annelere rahmet diliyorum. Yaşaya elleri öpülesi anneler sağlık ve afiyetler temenni ediyorum. Filistinli/ Gazzeli annelere de Rabbim zafer coşkusunu yaşatsın.

EYYUP YÜKSEL     

MİRATHABER.COM -YOUTUBE-        

YAZARIN DİĞER YAZILARINA ULAŞMAK İÇİN BURAYA TIKLAYINIZ 

Recent Posts

  • Gündem

BÖYLESİ BİR FUTBOLUN ÜLKEMİZE NE FAYDASI VAR?

Üç çeyrek asırlık gazete Hürriyet’te pek az olan istisnalar dışında dişe dokunur ve topluma yararlı…

7 saat ago
  • Gündem

İMANI OLMAYANIN UTANMASI OLMAZ

Önce haberi, sonra da mutlaka yorumumuzu okuyalım: Türkiye Sigorta Basketbol Süper Ligi play-off çeyrek final…

8 saat ago
  • Gündem

VAHDETTİN VATAN SEVER BİR KAHRAMANDI (II)

Osmanlı devletinin son Padişahı Vahdettin dönemini, siyasi ve ideolojik zeminde değil de, tarihi gerçekler noktasında…

9 saat ago
  • EĞİTİM

BASIN AÇIKLAMASI

BASIN AÇIKLAMASI 17 MAYIS 2024 Çekmeköy Şehit Ömer Halisdemir Kız Anadolu İmam-Hatip Lisesi Okul Aile…

10 saat ago
  • Gündem

İran Cumhurbaşkanı İbrahim Reisi Kimdir?

İran Cumhurbaşkanı İbrahim Reisi Kimdir? Hukukçu ve Din Adamı Olarak İbrahim Reisi'nin Hayatı Hukukçu ve…

12 saat ago
  • VİDEOLAR

BİR AYET BİR HADİS “Biz geceyi ve gündüzü”

MİRATYOUTUBE MİRATHABER.COM

12 saat ago