Zor ama çok zor bir dönemde; bir tarihsel döngü ile gelip hayatımızın baş köşesine yerleşen ve adanmışlık, fedakârlık, paylaşma, dert ortağı olmak ile özelde Müslüman dünya için ama aslında bütün insanlık için büyük bir önemi haiz ve yılda bir gerçekleştirilen...
Susuşlar büyük çığlıklar barındırır. Sessiz sessiz ağlayanların içindeki fırtınalardan haberi olmaz kimselerin. Herkes, kendi dünyasının hengamesi bol bir sınav alanı olduğunu düşünür. Başka dünyalara bigâne olmak erdem kabul edilir hale geldi. ‘Gemisini kurtaran kaptan’ olmak kahramanlıkla eşdeğer oldu. Oysa böyle...
Fotoğraflar, geçmişin en sağlam tanıklarıdır. Gazetelerde, haber sitelerinde, sosyal medya platformlarında fotoğraflar, videolar düşüyor önümüze. Arama motorları geçmişte çekilen fotoğrafları zaman zaman ‘anılar’ adı altında bize yeniden hatırlatıyorlar. Bizler bazen telefonlarımızdaki fotoğrafları kontrol ediyor, çekerken keyif aldığımız karelerin bir kısmını...
ÖZÜNDE CENNET SAKLI Sesimi, bu dünyaya savurduğum ilk çığlığı, gönülden duyan sensin. Sesini ilk duyduğum da sen. Varlığımı günler, haftalar, aylarca içinde büyüten sensin. Benim sende olduğumu öğrendiğin andan itibaren bambaşka bir ruh haliyle beni koruyan, kollayan, gözeten sensin. Geceleri...
Alarm sesiyle uyandı. Alarmı ayarladığı saati bildiği halde yine de saate baktı. Anlaşılan ilk alarmı duymamış, ikinci alarm ile ancak uyanabilmişti. Temizlik için gelineceğini hatırladı. Hızla yataktan kalktı. Üzerini değiştirdi. Kahvaltı için hazırlık yaptı. İki yumurtayı haşlansınlar diye ocağa bıraktı....
‘Kalıcı dostluklar diye çıktık yola. Hayat rüzgarının hepimizi başka iklimlere savuracağı devrandır şimdi. Hepimizin bambaşka dağların zirvesine uçacağı devrandır şimdi. Fakat biz biliyoruz ki nerede olursak olalım karşı dağlardan birinin zirvesinde bir gönül dostumuz, bir ruh kardeşimiz var ve ne...
‘’Yazmak sorumluluk almaktır. Bildiği doğruları ya da doğru bildiği ne varsa olduğu gibi başkalarına aktarma sorumluluğudur bu. Senin de doğrularını başkalarına yüreğini de katarak aktaracağına olan inancım tamdır. Zira sen, seni tanıdığım günden beri her işini yürekten yapıyorsun. Ders çalışırken,...
Kanıksama. Bu kelime ile zaman zaman hepimiz karşılaşırız. Kelimenin anlamı sözlükte tam olarak şöyle geçer: Çok tekrarlama sebebiyle yadırgamaz olmak; alışmak. Bu kelime, daha çok olumsuz durumlar ve olaylar için kullanılır. Kişinin hiç istemediği halde sık sık tekrarlanan şeylere alışmak...
Telefonda ayarlanan alarm, zamanı gelince çaldı. Düşük desibelden yükseğe doğru ara ara çalan alarmı gözleri kapalı kapatmaya çalıştı. Alarmı kapatıp uyuma huyunu bildiğinden cihazı yataktan uzağa bırakmıştı. Mecburen kalktı. Saati kontrol etti. Birkaç adım atmak onu kendine getirmişti. Mutfağa geçti,...
Yaklaşık bir ay önce konuğu oldun hayatımızdaki hengamenin en orta yerine. Ayların Yusuf’u diye tanımlarım seni. Bir güzellik abidesidir varlığın ve gelişin. Kendinden önce güzel kardeşlerini yollarsın her sene. Gelişinin habercisi ikili, sessiz sedasız bizi terk ederlerken sen, bütün ihtişamlı...
Gecedir. Kaldırımlar ve onların emzirdiği çocuklar hariç herkes uykuda. Bir de bir adam. Yatağına sığmayan, zihnindeki soru(n)ların yıkımına direnen, bu nedenle de uykuyu alt etmiş bir adam. Sakalının telleri, elindeki tespihin titreyişine eşlik ediyor dudaklarıyla birlikte. Mırıldanmaları duyulur ümidiyle durmaksızın...
Bankacılık sisteminin bu kadar gelişmediği, insanların neredeyse sadece sözle iş yaptığı dönemlerde yaşanan bir hikayedir bu. Baba, Doğu’nun bir ilinde bir iş yerinin muhasebe biriminde çalışıyor. Burası, küçük kasabalara ve köylere toptan ürün satan bir iş yeridir. Babanın görevi,...
Toplumları ayakta tutan unsurlardan biri belki de en önemlisi değerlerdir. Değerler eğitimi, ailede özellikle de eş seçimi ile başlar. Hayatın içinde olmayan yani yaşamayan, yaşatılmayan bir değeri istediğiniz kadar anlatın karşılık bulmayacaktır. Örneğin saygılı olma değerini, cümlelerin içine hapsedip trafikte...
Vakit seherdir. Uykunun en tatlı zamanları… Uykunun en derin kuyularda kol gezdiği ve rüyaların o kuyulardan çıkmak istemediği anlardır. Uyanmak çok zor gelir pek çok kimseye. Dağ, taş uyanmak üzeredir, her taraftan yükleniyor kuş sesleri, ağaçların fısıltıları. Ancak kilolarca ağırlık...
Kış toparlanıyor, gidecek. Kendisine verilen mühletin son zamanlarını yaşadığının farkında. Ancak son bir hamle yaparak gitmek istiyor adeta. Ülkenin her yerinde mevsim ve iklim gereği yağması gerekenler yağıyor bugünlerde. Belki de çıkılan yağmur dualarının kabulünün işaretlerini görüyoruz. Barajlardaki su seviyelerinin...
Hava çok kararsız. Güneş yüzünü bir gizleyip bir gösteriyor. Bulutların dansı ise görülmeye değer bir gösteriyi andırıyor. Bu dansa arada bir sığırcık kuşlarının da eşlik ettiği görülüyor. İnsanların hep bir şeyleri yetiştirme telaşı var. Kendi içinde gizli bir düzene sahip...
Adını doksanlı yıllarda duymaya başladım. Öncesinde çocuktum zaten. Ve çocukken oynadığımız haritadan yer bulma oyununda onun adına rastlamıyordum. Oralarda başka bir adı varmış, sonradan öğrendim. ‘Sarayevo’ deniyormuş ona. ...
Düşşehirler yazılarımın bu haftaki konuğu Kurtuba, her yönüyle tarihi bir kenttir. İslam medeniyetinden önce de büyük ve albenisi yüksek bir şehirdir. Fenikeliler tarafından kurulduğu yazılmaktadır kaynaklarda. Onu öne çıkaran asıl unsur ise bilim, sanat ve edebiyata çokça katkıları olan pek...
Sustu adam susunca kadın. Sustu adam susunca çocuklar, yaşlılar. Sustu adam susunca dağlar taşlar. İçinde yaşadığı yalnızlığı şimdi de suskunluğa dönüştürdü. Oysa konuşmanın iyi bir ilaç olduğu söylenirdi ona. Bu suskunluk da nereden çıktı? Durdu. Bir kez daha düşündü. Doğru...
Elektronik iletişim ve etkileşimin bu denli yoğunlaştığı dönemde matbaa kokusu, kapağı ve sayfalarıyla bir kitabın okuru ile buluşması oldukça güçtür. Hele okuyucunun bilmediği bir yayınevinin adı altında vücut bulmuş ise o kitabın bir kitabevinin raflarında dahi yer bulması zorlaşıyor. Yazarının...
DÜŞŞEHİR 3 KUDÜS Kudüs, üzerinde belki de en çok yazı ve şiir yazılan şehir… Düşlerin kenti, düşenlerin kenti, düştükçe güçlenerek yeniden ayaklananların kenti. Tarihin besleyip büyüttüğü şehir. Semavi dinlerin ortak kenti. Her soluğu ilahiyat, her cümlesi ilahi, her zerresi maneviyat...
DÜŞŞEHİR 2 / MEDİNE Bekleyen şehir, sevgiliyi bekleyen… Seni bir coşku ile beklerken düşlerim hep. Veda tepelerinden devesinin üzerinde yanında sadık arkadaşı ile gelen kutlu yolcuyu beklerken düşlerim seni. Bir film karesi şimdi. Heyecan dorukta. Günlerdir beklenen sevgiliden haber alınamıyor....
Sana gelmek mümkün olmadı henüz. O nedenle seni görmeden tanımlamak, anlatmak nasıl olur bilmiyorum. Seni ve senin gibi görmeden sevdiğim şehirleri düşşehir diye nitelememin sebebi de bu bilmezliktir. O şehirleri de anlatmaya gayret edeceğim sonra. Seni ve diğerlerini ileride ziyaret...
Samimiyet, bohçasını toplayıp hayatımızı çoktandır terk etmiş. Her davranış mekanik bir işleyişin sonucu olarak karşımızda duruyor. Yapılması gerekiyordu, yaptım şeklinde bir tavır tedavülde şimdi. Hasbilik, içtenlik; kütüphanelerin tozlu raflarında tozdan cinnet geçiren kitapların sayfalarında silindi silinecek ansiklopedik maddelere dönüşmüş. Zaman...
Sana nasıl sesleneyim? Kalbine giden yolun işaret taşları hangi kelimelerdir? Bakışlarındaki kızgınlığı, ferahlık ve serinliğe dönüştürecek cümlelerin dizilişi nasıl olabilir? Hangi dize, gözlerinin rengini tanımlayabilir? Yıllar önce kalbimden dilime, oradan da şiir defterimin sayfalarına düşen ‘’Deniz gözlerine vurgun aşk abidesidir...
Rivayet edilir ki Osmanlının son dönemlerinde hazine sıkıntıya girince başkent İstanbul’un sokaklarının aydınlatılmasında kullanılan gaz lambalarına konacak gaz yağını tedarik etmekte zorlanılmış. İşin içinde başkent olunca dışarıya karşı bir itibar kaybı yaşanmaması için halktan destek istenir. Her mahallede belirli...
Sorumluluk almanın bir kriteri var mıdır? İnsan, hangi durumlarda sorumluluk alır? Durumdan vazife çıkarmak, iyi bir haslet midir? Ne yaparsak yapalım sonuç yine değişmeyecek, demek bir tembellik işareti değil midir? Dünyayı biz mi kurtaracağız, ifadesi sorumluluktan kaçmanın bir yolu mudur?...
Dünya haritasını gözünüzün önüne getirin. Kaç ülkenin yerini çok çabuk bulabilirsiniz? Çocukluğumun oyunlarından biriydi atlastan yer bulmak. Ülkeler, başkentler, dağlar, nehirler, boğazlar, körfezler ve atlasta ulaşabileceğimiz diğer bilgileri en hızlı bulan günün kazananı oluyordu. Şimdi çocukların oyunları başka. Onlar bırakın...
Delikanlının yanından ayrılırken kafasında bir yol haritası çizdi. Kime ve nerelere uğrayacağını belirledi. Güzergâhını zihninde bir kez daha çizdi. Parkın dışına çıkınca şehrin bütün karmaşasının içinde buldu kendini. Korna sesleri, araba motorlarının kulak tırmalayan homurtuları, yakın yerde kurulmuş semt pazarından...
Web sitemizde size en iyi deneyimi sunabilmemiz için çerezleri kullanıyoruz. Bu siteyi kullanmaya devam ederseniz, bunu kabul ettiğinizi varsayarız.Tamam