Önce konuşmayı becerebilmemiz lazım. Her türlü konuyu ve sorunu konuşuyor, yazabiliyor ve okuyabiliyor olabilmemiz lazım. Üreme ve cinsel sağlık çağımızın en önemli sorunlarını içerisinde barındırırken konuşma ve yazma, eğitimler verme, eğitimler alma, sorma, öğrenme, tartışma alanları oluşturamıyoruz.
“Hazza Yolculuk” isimli cinsel sağlık bilgilendirme ansiklopedim ofisime başvuran vajinismuslu 25 yaşındaki kızım tarafından içinden kendi kendine söylenerek ‘Ayyy. Ne terbiyesiz kitap yazmışlar.Ayyy.. bakılacak gibi değil ‘ şeklinde tanımlanmış. Sonra benimle tedavi olunca ‘Ya hocam ilk geldiğimde ben bekleme salonunda sizin için içimden bu düşünceleri geçirirken şimdi cinselliğin insanın doğası olduğunu ve neden ben vajinismus olduğumu öğrendim. Keşke 25 yaşıma gelinceye dek bana öğretilebilmiş olsa idi 9 ay eşimle acı çekmezdik. Karıkoca tüm kavgalarımızın, eşimin bana duyduğu güvensizliğin sebebi henüz onunla cinsel ilişki kuramamış olmamdır. Sayenizde hem cinselliğe bakışım değişti hem de hayatımın anlamı. Size çok teşekkür ederim’ demişti.
Bir profesör benim ansiklopedimi bir gazetecimize hediye etmek istemiş. Çok emek verilmiş, Türkiye’de bir ilk olan maliyetli bir ansiklopedi din kardeşi tarafından hediye edilmek istenmiş. Bu gazetecimiz ailede cinselliğin önemi üzerine yazılar kaleme alan erkek bir gazeteci. Kendisine hediye edilen “Hazza Yolculuk” ansiklopedimi reddetmiş.
Neden mi?
Sizleri bilmem ama bu mazeret bana çok komik geldi. Evinde yetişkin çocuğu hatta torunları olan insanlar cinsel birliktelik yaşamıyorlar mı? Bu insanların bir yatak odası yok mu? Bu odanın kilitlenebilir bir kapısı yok muydu? Kadınların gecelikleri, iç çamaşırları ulu orta saçılmıyor ise bu ansiklopedi de yatak odasında saklanamaz mıydı? kapıyı çalmadan girilemeyeceğini bilen evlatlar da mı yetiştiremiyoruz.
Ayrıca 20 yaş üzeri evlenme rüştünü kazanmış ve nişanlanmış olan her çiftin öğrenmesi gereken ve maket üzerinde, grafilerle hazırlanmış çok ayrıntılı bir cinsel sağlık tıp kitabından bahsediyoruz.
Aile Danışmanı olarak boşanma kararı alan İslam altyapısı ile kurulmuş yuvaların cinsel problemlerine tanıklık ediyorum. Karıkoca arasında cinsel uyum hiç kurulamamış ve artık insani ilişkiler bile rayından çıkmış…Eğitim modellerimiz yanlış. Hatta doğru cinsel eğitim alan çift yok. Tabi ki bozulan beslenme ile beraber bozulan testesteron, östrojen oranları, insan üzerindeki dış tesirler de yok sayılamaz.
Kadın kadın doğum uzmanı ve üreme ve cinsel sağlığa emek veren hekiminiz olarak sanırım bu cendereden çıkmanın en kolay ve saygınlığımızı koruyarak başarabilme yetenek ve ivmesini kazanabildiğimi zannediyorum.
İslam kimlikli bireylerin cinsel sapkınlıklara düşmeden, porno algısının tesirine kapılmadan cinsel doyuma ulaşmaları, aile içerisinde cinselliği güzel ve mutlu yaşamaları için sosyal hesaplar, yazılarımız, videolarımız ve zaman içerisindeki daha aktif eğitim programlarımız ile kaliteyi, bilimsel çalışmaları ve saygıyı düşürmeden daha geniş kitlelere hatta yabancı memleketlere de ulaştırabilmeyi elbette çok istiyoruz.
ALIŞTIRMAK..EVET.CİNSELLİK İÇEREN FAYDALI VE ÖĞRETİCİ HER KELİMEYE MİLLETİMİZİ ALIŞTIRARAK YENİ NESLİ YANLIŞ BİLGİ VE ALGILARDAN KORUMANIN ÖNÜNÜ AÇMAYA MECBURUZ.
Seks, seksoloji, cinsellik, cinsel sağlık, cinsel kimlik , cinsel sapkınlık, cinsel organlar, cinsel işlevler, cinsel eğitim, cinsel sorunlar, cinsel terapist, cinsel sağlık uzmanı hekimler, cinsel danışmanlık hizmetleri, porno, porno bağımlılığı tedavisi, cinsellik ve dinlerin tesiri, cinsel tabular, cinsel yanlışlar, cinsel ilişki, cinsel haz….sayısız kavram var.
Günümüzde insanlığa örneklenen, onay gören, eğitim ve propagandası yapılan, reklam ve porno ile beyinlere işlenen cinsel modelleri harmanlayıp, sentezlemek ve İslam Dini hükümleri ışığında cinsel yaşamı tanzim etmek, eğitim modelleri geliştirmek gerekiyor.
Ayrıca cinsel sorunlar yüzünden boşanma aşamasına gelen çiftlerimize danışmanlıklar vermemiz ; rehberlik edip yol göstermemiz üreme ve cinsel sağlık sorunlarını da hızla çözümlememiz lazım.
Boşanmaların temelinde cinsel sorunlar ağırlıklı olarak yer alıyor. Çünkü insanın haz ihtiyacı karşılanmadan iletişim nasıl güzel olabilir ki?
Op. Dr. Ünzile Girişgin