Genel anlamıyla bütün peygamberlerin ortak tebliği olan İslam Din’inin iman esaslarından biri de Kıyamet’e ve Kıyamet’le birlikte başlayacak, sorgulama ile devam edecek, Cennet ve Cehennem ile ebediyen sürecek âhiret hayatına inanmaktır.
Bize göre yeryüzü depremleri, unutulan Kıyameti hatırlatmak için gelen fiili İlahi uyarılardır.
İnsanlar bu uyarıyı alabilseler depremlerin insanlık için ne büyük hayır olduğu anlaşılır.
Kıyameti ve sonrasını inkâr Hz. Adem’den bu yana görülen ve hala en büyük ve yaygın olarak devam eden kâfirlik türüdür; moda tabirle deizmdir.
Yeryüzünde kişisel, toplumsal ve devletler ölçeğinde işlenen bütün insanlık dışı olayların; zulümler, sömürüler, hıyanetler savaşlar işgallerin… temelinde Kıyametle başlayacak ahiret hayatına imansızlık vardır.
Aşağıda sunacağımız vesilesiyle asıl değinmek istediğimiz konu Allah’ın Kitabı olan Kur’ân’da Kıyametin korkunç/büyük bir haber olarak nitelenip yerin harekete geçmesi ve korkunç bir sesle başlayacağı gerçeğidir.
Depremin Kıyametin bir habercisi olduğunu tespitimizi gelin Müslüman olmayan bir futbolcunun anlatımından dinleyelim:
“YER HAREKET EDİYORDU, GÖKYÜZÜ PARLIYORDU”
Hatay sporun yıldız futbolcusu Saba Lobjanidze, Gürcistan basınına deprem sırasında yaşadığı korku dolu anları anlattı. Fanatik’in derlediği açıklamalar şu şekilde:
“Korkunç Deprem başladığında evdeydim. Tüm şehir uyuyordu. Saat sabahın dördüydü ve sarsıntı yaklaşık 2 dakika sürdü. Yaşananları kelimelerle nasıl aktaracağımı bilemiyorum. Evden zar zor çıktım. Bina tamamen çökmedi ama tavan ve içindeki her şey çöktü. Sekizinci katta uyuyordum ve hemen dışarı fırladım. Korkunçtu, yer hareket ediyordu ve bir şey parlıyordu. Gece gökyüzü gerçekten parlıyordu ve yerden öyle korkunç bir ses geliyordu ki ruhumuzu sarstı.”
Biz burada İlgili ayetleri hatırlatalım:
“ Kıyametin sarsıntısı gerçekten korkunçtur…” (Hac 1)
“Yeryüzü hareket ettirildiği zaman…” (Zilzal 1)
“ O, insanı bürüyecek korkunç ses geldiği zaman..” (Abese)
Hayata Müslümanca bakıp baktırmaya çalıştığımız için Allah’a hamd ederiz.