islami haberdini haberortadoğu haberleriislam coğrafyası
DOLAR
34,2359
EURO
37,5398
ALTIN
2.873,72
BIST
8.974,05
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
İstanbul
Az Bulutlu
25°C
İstanbul
25°C
Az Bulutlu
Perşembe Az Bulutlu
27°C
Cuma Yağmurlu
22°C
Cumartesi Az Bulutlu
21°C
Pazar Parçalı Bulutlu
22°C

DİNİ BAZI GÜNCEL MESELELER

DİNİ BAZI GÜNCEL MESELELER
9 Eylül 2024 10:04
A+
A-

Çok kere günlük hayatla ilgili bazı dini meseleler sorulmaktadır. Maalesef toplumda bu meseleler sağlıklı bir şekilde bilinmemektedir. Bu meselelerden bazılarını kısaca anlatmak istiyorum:

ISKATI SALAT

Halk arasında “ISKATI SALAT” meselesi en önemli farzlardan biri olarak kabul edilmektedir. Hatta bazı yerlerde ölen kişinin ıskatı salatı verilmeden cenazesinin kaldırılmamasının gerektiği savunulmaktadır. Adam gidip borç alıyor veya kredi çekiyor ve ölen babasının ıskatı salatını verdikten sonra cenazesi kaldırılıyor. Kur’an-ı Kerim’de “ISKATI SALAT” diye bir şey yoktur. Hadislerde ondan bahsedilmemiştir. Hz. Muhammed (sav.) “ISKATI SALAT”  diye bir şey vermemiştir. Yani bu, ne farzdır nede sünnettir. Hele devir diye bir şey var, dinle, akılla, mantıkla bağdaşmamaktadır.

Fakat “ISKATI SALAT” meselesi halk arasında bir gelenek halinde yerleştiği için, biri ölen babasının ıskatı salatını vermediği zaman, aile içerisinde bile tenkit edilmektedir. Her insan ölen yakınları için maddi imkânına göre bir miktar parayı ölen kişinin günahlarının kefareti niyetiyle fakirlere verebilir. Bunu kendi eliyle bizzat fakir kişilere vermelidir. Ölenin tutamadığı oruçların kefareti, bozmuş olduğu yeminlerin kefareti ve benzeri kefaretler olabilir. Bu kefaretlerin affedilmesi umuduyla sadaka verilebilir.

SENELİK HATİM

Halk arasında duyduğumuz diğer bir mesele, senelik hatim konusudur. Bazı kişiler, “Bir yıl boyunca her gün bir Yasin Suresini okusanız, senelik hatim okumuş oluyorsunuz” diyorlar. Buna “Yasin Hatmi” denmektedir. Bazıları da her gün Yasin yerine Kur’an’dan bir cüz okumayı öneriyorlar. Genel anlamda Kur’an-ı Kerim’i okumak güzel bir şeydir. Ama bu senelik hatim veya senelik devir gibi iddialar Kur’an-ı Kerimde yoktur, Hz. Muhammed (sav.) tarafından okunmamıştır ve tavsiye edilmemiştir. Fakat okumayın demiyorum. Allah rızası için ne okursanız, Allah kabul etsin.

Hz. Muhammed (sav.) demiş ki: “Kim Kur’an okusa, karşılığını Allah’tan istesin. Öyle kavimler gelecek ki, Kur’an’ı okuyacaklar, onunla insanlardan yardım dileyecekler.”[1]

Sahabeden Ubade b. Samit demiş ki: Suffe ehlinden bazılarına Kur’an’ı ve yazı yamayı öğrettim. Bir adam buna karşılık bana bir kavs/yay verdi. Ben de bu bir mal değil, onunla ok atarım dedim. Sonra durumu Hz. Muhammed’e (sav.) anlattım. Bana dedi ki: “Eğer cehennem ateşinden bir yayın senin boynuna geçirilmesini arzu ediyorsan, onu kabul et.”[2]

Yine sahabeden Ubey b. Ka’b buna benzer bir olay yaşamış ve durumu Hz. Muhammed’e sormuş. O da ona şu cevabı vermiştir: “Eğer onu alırsan, cehennem ateşinden bir yay almış olursun.”[3]

SONUÇ

İmam Şafiî’nin dediği gibi Allah Kur’an’ı ölülere değil, dirilere göndermiştir. Kur’an’ın manasını öğrenmek ve ona uygun bir hayat sürdürmek gerekir. Kur’an’ın gönderilmesinin ana gayesi budur. Kur’an’ın ölüler için okunması tartışıldığı gibi, para karşılığında okunması da tartışılmıştır. Ben, okunmasın demiyorum. Allah için okuyalım. Kanaatime göre Kur’an para için okunmamalı para için anlatılmamalıdır. Allah için okunmalı ve Allah için anlatılmalıdır.

Selam, saygı ve hürmetler.

NURETTİN TURGAY 

MİRATHABER.COM -YOUTUBE-

YAZARIN DİĞER YAZILARINA UKAŞMAK İÇİN BURAYA TIKLAYINIZ 

[1] Tirmizi, Fedâilu’l-Kur’an, 20, hadis no: 2917.

[2] İbn Mâce, Ticaret, 8, hadis no: 2157.

[3] İbn Mâce, Ticaret, 8, hadis no: 2158.

Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.