islami haberdini haberortadoğu haberleriislam coğrafyası
DOLAR
32,4579
EURO
34,6551
ALTIN
2.392,06
BIST
10.045,74
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
İstanbul
Az Bulutlu
16°C
İstanbul
16°C
Az Bulutlu
Perşembe Az Bulutlu
18°C
Cuma Yağmurlu
17°C
Cumartesi Az Bulutlu
20°C
Pazar Az Bulutlu
20°C

HAYATIMIZ İÇİN SORALIM, TOPLUMUMUZ İÇİN DE SORGULAYALIM

HAYATIMIZ İÇİN SORALIM, TOPLUMUMUZ İÇİN DE SORGULAYALIM

 

Bazı kardeşlerimiz bir kısım soruları basit görüyorlar. Bizim cevap vermemizi de yadırgıyorlar.

Oysaki önemsiz soru yoktur. Belki genelin bütününü ilgilendirmeyecek sorular vardır.

Mesela pasta üzerine canlı varlıkların figürlerinin yapılıp yapılamayacağı konusu. İhtiyaç duyulmayacağından bu soru genel için anlamlı görülmeyebilir. Ama soruyu yönelten pasta ustası için sorusu son derece önemlidir.

SORULAR BİLGİ VE BİLİNCİ ARTIRIR

Bu gibi sorular kısmen de olsa bilinci yansıtır.

Bu bilinç gelişirse örneğin bireysel emekliliğin caiz olup olmadığı sorulur. Daha bir bilinç gelişimi olursa faizli kredilerle iş büyütmenin caiz olup olmadığı da sorulabilir.

Özetlersek, yaptığı işle ilgili bilinmesi gerekenleri İslâm açısından sormayan ve sorgulamayan kişi Ümmetimizi/Milletimizi  ilgilendiren hiç bir meseleyi içselleştiremez.

KUR’ÂNDA “SANA SORUYORLAR” İFADESİ

Kur’ân-ı Kerim’de “Sana soruyorlar”  ifadesiyle başlayan ve soru sormaya yönelten birçok ifade vardır. Mesela bunlardan bazıları şöyledir:

“ Sana Ruh’tan soruyorlar…” (İsra 17/85)

“ Savaştan ve insana tecavüzden özellikle sakınılması gereken Haram aylardan yani barış aylarından soruyorlar…” . (Bakara 2/217)

“ Sana neleri İnfak edecekleri/harcayacaklarını soruyorlar…” (Bakara 2/215)

SANA ALKOLLÜ İÇKİLERİ VE KUMARI SORUYORLAR

Yine “Sana soruyorlar” ifadesiyle başlayan ve alkollü içkiler – kumar türleri ile ilgili olan ayetin  güncelimize ışık tutacak tefsiri anlamını sunalım:

Ey Muhammed! Sana  alkollü içkilerin ve benzeri sarhoşluk verici, uyuşturucu maddelerin, ve loto, piyango, bahis, kumar gibi şans oyunları oynamanın,  ve bu yolla  para kazanmanın hükmünü soruyorlar.

De ki: “Gerek sarhoşluk verici maddeler ve gerekse kumar olsun, her ikisinde de büyük bir günah ve aynı zamanda insanlar için bazı küçük faydalar vardır. İçki ve kumarda insanları eğlendirme, ticarî hayatı canlandırma gibi birtakım küçük faydalar bulunabilir. Fakat bunların günahları ve yol açtığı zararları, sağladığı faydalarından çok daha büyüktür.  
Yine sana Allah yolunda neyi infak edeceklerini, fakir ve muhtaçlara hangi mallarından ne kadar vermeleri gerektiğini soruyorlar. Onlara de ki: “Malınızın tamamını değil, ihtiyacınızdan arta kalanı harcayın, yeni yatırımlar yapın. Aç gözlülük edip servet üstüne servet yığmayın. Ama iyilik edeceğiz diye kendinizi ve ailenizi muhtaç duruma düşürecek şekilde de saçıp savurmayın..
İşte Allah, güzelce düşünüp ibret alabilesiniz diye size ayetlerini böyle açık ve ayrıntılı bir şekilde bildiriyor.” (Bakara 2/2ı9)

SAHABİLER MAHREMİ SORULAR BİLE SORUYORLARDI

İlk İslam toplumunu oluşturan Sahâbiler hemen hemen her meseleyi Peygamberimize soruyorlardı. Bunların arsasında üreme organından olması koşuluyla istenildiği şekilde ilişkiye girilip girilemeyeceği gibi mahremi konular da vardı. Ana amaç hayatı kolaylaştırmaktı.
Amaç kolaylaştırma olduğu için sahâbiler, Kur’ânî Vahyin indirilişi döneminde cevabını aldıklarında yükümlülüklerini artırabilecek ve uygulamada zorluk çekecekleri ve üzülecekleri şekilde ayrıntılı sorular sormaktan yasaklanmışlardı. Okuyalım:

“Ey imana ermiş olanlar! (Kesin hukukî kurallar şeklinde) açıklandığı taktirde sizi sıkıntıya sokabilecek olan konular hakkında soru sormayın; zira, Kuran vahyedilirken onlar hakkında soru sorarsanız, size (hukukî kurallar şeklinde) açıklanabilirlerdi. Allah, hakkında hüküm konulmayan konularda sizi özgür bırakmıştır: Zira Allah, çok bağışlayıcıdır, halîmdir.
Sizden önceki insanlar da böyle sorular sormuş ve sonuçta konulan hükümleri  tanımayarak kâfir olmuşlardı.”
(Maide 101-102)

Bu ayet, günümüzde sorularımızın  helâlleri haramlaştırmak ve zorluklara yol açmak için olmaması gereğini ihtar etmektedir. Çünkü şanı yüce Allah hiçbir şeyi unutmamış, bize olan merhametinden özgürlük alanlarımızı daraltmayıp genişletmiştir.

KOLAYLAŞTIRICI OLMALIYIZ

Hulasa bilmediğimiz konularda sorular sormalıyız. Ama günümüzde İslam bilginleri ve soru yöneltilen hocalar da özgür kılındığımız alanlarda hayatı zorlaştırıcı içtihatlar yapmaktan ve cevaplar vermekten sakınmalıdır. Bunun anlamı kesinlikle açık ve kesin olan dini hükümlerden ödün vermek değildir.

Peygamberimiz Rabbimizin Kurânî hüküm indirmediği alanlarda daima hayatı kolaylaştırıcı tercihler yapmıştır. Ve yapılmasını öğütlemiş ve örneklendirmiştir.

TOPLUMU KORUYUCU SORULAR

Burada bir önemli noktaya daha değinelim. Dinimizin, ortak aklın ve bilimin ret ettikleri anlamında gelen Münker’den sakınmak ve sakındırmakla da yükümlüyüz. Başta sivil örgütler, parlamento ve medya olmak üzere bulunduğumuz her yerde kamu yararları ve genel ahlâkı korumak için şüpheli gördüğümüz işlerde sorgulamak için de sorular yöneltmeliyiz. Ne var ki burada nefsi çıkarlar değil, Allah’ın rızası olarak da algılamayabileceğimiz kamu menfaatleri amaçlanmalıdır.

ALİ RIZA DEMİRCAN

YAZARIN DİĞER YAZILARINI OKUMAK İÇİN BURAYA TIKLAYINIZ

MİRATHABER.COM – YOUTUBE

Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.