islami haberdini haberortadoğu haberleriislam coğrafyası
DOLAR
32,3666
EURO
34,9608
ALTIN
2.325,60
BIST
9.125,95
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
İstanbul
Az Bulutlu
23°C
İstanbul
23°C
Az Bulutlu
Cumartesi Az Bulutlu
22°C
Pazar Az Bulutlu
22°C
Pazartesi Az Bulutlu
24°C
Salı Az Bulutlu
18°C

İRAN LİDERİ ALİ HAMANEY’DEN MOSKOVA WASHİNGTON VE TAHRAN ARASINDA KİLİT ROL

İRAN LİDERİ ALİ HAMANEY’DEN MOSKOVA WASHİNGTON VE TAHRAN ARASINDA KİLİT ROL
5 Mayıs 2022 13:09
A+
A-

İRAN

Rusya’nın Ukrayna’yı işgali 2015 İran nükleer anlaşmasını yeniden canlandırmak için yapılan görüşmelerde bir son dakika golü etkisi oluşturdu.

İran lideri Ali Hamaney’in İranlı diplomatların ABD ile doğrudan müzakere yapmasını yasaklamasının ardından, son yıllarda Moskova Washington ve Tahran arasında kilit bir aracılık rolü üstlendi. Rusya, nükleer konusundaki müzakerelerin neticelenmesi sürecinde önderlik etti.

Fakat, Rusya’ya karşı ani ve şiddetli küresel baskı sürecinin ortasında, Moskova müzakerecei rolünü yeniden değerlendirdi ve kendi çıkarlarını güvence altına almak için İran nükleer anlaşmasını zımnen tehlikeye atmakla tehdit etti.

Dünyanın en çok yaptırım uygulanan ulusu olan İran’ı bu yeni yaptırımlarla geride bırakan Rusya, dünyanın Rus petrolüne karşı uygulanan ambargonun ekonomik acısını hissetmesini istiyor. İran petrolüne yönelik ambargoyu sona erdiren bir nükleer anlaşma, Rusya’nın izolasyonunun küresel mali sonuçlarını hafifletecektir.

Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ayrıca İran nükleer anlaşmasını yeniden canlandırmanın ABD Başkanı Joe Biden’a kendisinden daha fazla şey ifade ettiğini anlıyor. Putin, İran’ın nükleer alanda gelişmesi dolaysıyla tehdit altında hissetmiyor ayrıca Tahran’ın izolasyonu Rusya’nın çıkarlarına hizmet ediyor: İran, ikinci sınıf Rus teknolojisine bağımlı, ABD’nin düşmanı, geniş enerji kaynaklarından yararlanamıyor ve Orta Asya’da Rusya ile olan tarihi rekabetinde kendi kaynaklarını ihmal ediyor. Nitekim, Rusya’nın önde gelen İran bilginlerinden biri olan Receb Safarov, yakın tarihli bir röportajda, “Batı yönelimli bir İran, Rusya için nükleer silahlı bir İran’dan daha kötü olur ve Rusya’nın çöküşüne yol açabilir” dedi.

Bu Rus entrikaları, birçok İranlı vatandaşın kuzeydeki yağmacı Rus komşularına karşı hissettiği tarihi güvensizliği yeniden canlandırdı. 1800’lerde emperyal Rusya, İran’ın Kafkasya’daki geniş topraklarını zorla ele geçirdi. 1946’da Sovyet kuvvetleri, İran’ın Azerbaycan’daki kuzeybatıdaki eyaletini işgal etti ve ilhak etmeye çalıştı, ancak o zamanki ABD başkanı Harry Truman’ın çabaları sayesinde bu kuvvetler defedildi. Esasında bugün Rusya ve İran’ın stratejik ortak olması, ABD ve İran’ın ise sert düşmanlar olmaları tarihin bir cilvesidir.

Rusya ve İran’ın karşılıklı güvensizliğinin, büyük oranda ABD-İran işbirliğini teşvik edebileceği yönündeki spekülasyonlara rağmen, Rusya’nın Ukrayna’yı işgali herhangi bir yeni büyük jeopolitik düzenlemeyi tetiklemedi, aksine mevcut küresel ittifakları güçlendirmeye hizmet etti. Moskova veya Tahran’da bir hükümet değişikliğinin olmaması, iki ülkenin karşılıklı izolasyonu ve Batı’ya yönelik mağduriyetleri, nihayetinde onları birbirine daha az değil, aksine daha fazla bağımlı hale getirecektir.

İSRAİL

İsrail Başbakanı Naftali Bennett’in Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ile 5 Mart’ta Moskova’da yaptığı üç saatlik sürpriz görüşmeye kadar, İsrail’in Rusya’nın Ukrayna’ya yönelik saldırganlığını kınamadaki ve Putin’i adıyla anma konusundaki isteksizliği, Suriye’de Putin’i yabancılaştırmaktan kaçınma arzusunun yanı sıra Rusya’daki 150.000 Yahudi’nin güvenliği ve esenliği konusundaki endişelerine dayanıyordu. Neredeyse krizin başlangıcından bu yana, İsrail kendisini riskten korumaya çalışmıştı. İsrail, Ukrayna’nın ardı ardına gelen silah taleplerini savuşturdu, daha sonra BM Genel Kurulu oylamasına katıldıysa da işgali kınayan bir BM Güvenlik Konseyi kararına katılmayı reddetti ve Rusya’yı kınayan açıklamalar yapmaktan kaçındı. Nitekim, başlangıçta Rusya’yı eleştiren Dışişleri Bakanı Yair Lapid, Kiev’e düzenlenen ve Babyn Yar’daki Holokost Anıtı’na da zarar veren saldırının ardından ülkeyi adıyla kınamayı reddetti. Bennett ise işgal başladığından beri Rusya’yı kınamadı. İsrail, geçen hafta artan ABD baskısına yanıt olarak, Rusya’yı daha güçlü bir şekilde kınadı ve İsrail’e girip çıkan Rus oligarklarının sürekli geçişlerini durdurmayı kabul etti.

Şimdi açıkça görülüyor ki, İsrail’in dengeli yaklaşımının sebeplerinden birisi, Bennett’in İsrail’in krizde arabulucu bir rol oynama olasılığını canlı tutma arzusudur. Nitekim hem Zelensky hem de Putin onunla defalarca görüştü. Ancak Putin bir anlaşmayla ilgilenseydi, İsrailli yetkililerin anlaşmayı gerçekleştirmesine izin vermesi pek olası değil, bunun yerine ABD ve NATO’dan tavizler almayı tercih edecektir. Üstelik Bennett, Putin’in yalan ve uydurma oyununda bir piyon haline gelme konusunda dikkatli olmalı. Bununla birlikte, İsrail’in Putin-Batı ayrımını daha da genişletme konusundaki ilgisi devam edecek gibi görünüyor. Suriye kilit bir ilgi alanı olmaya devam ediyor ve Rusya, bugüne kadar İsrail’e İran ve Hizbullah’ın oradaki varlıklarına karşı geniş bir eylem marjı sağlamada merkezi bir aktör oldu.

Bununla birlikte, İsrail’in Ukrayna krizine cevaben yürüttüğü bu denge politikası, zamanla daha da savunulamaz hale gelebilir. BAE ve Suudi Arabistan da dahil olmak üzere Orta Doğu’daki birkaç ABD ortağı da Putin’i tamamen izole etme ve yabancılaştırma konusunda riskten kaçınmaya çalışıyor ve endişelerini sürdürüyor. Ancak bu ülkeler demokratik ülkeler değil, İsrail devletini ve Yahudi halkını Avrupa’nın kanlı geçmişine bağlayan zulüm dolu tarihlere de sahip değiller. Yakın bir ABD müttefiki olarak İsrail, özellikle Ukrayna’daki savaşın bir şekilde ABD liderliğindeki bir NATO ittifakı ile Rusya arasında bir çatışmaya dönüşmesi durumunda, seçim yapmak zorunda kalabilir.

 

 

ETİKETLER: Manşet
Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.