Amerikan gazetesi Washington Post’a göre, İran’ın ekonomik sorunları ülke genelinde yaklaşık 4 aydır aralıksız devam eden protestoları alevlendirdi ve bu protestolar yaygın bir rejim karşıtı harekete dönüştü.
Gazete, temel gıda maddelerinin kıtlığı ve devam eden yüksek yaşam maliyeti sonucu birçok İranlı için ekonomik durumun daha da kötüleştiğini bildirdi.
Halkın hoşnutsuzluğu, maliyetlerin artmaya başladığı ve para biriminin dolar karşısında değer kaybederek Aralık ayında rekor bir düşüş yaşadığı geçen bahardan bu yana keskin bir şekilde arttı. Hükümet rakamlarına göre enflasyon oranı geçen ay %48’i aşarak 1995’ten bu yana en yüksek seviyesine ulaştı.
İranlıların çoğu kendilerini çok az kaynakla geçinmek zorunda hissediyor. Birçok aile için et ve yumurta gibi temel gıdalar bir lüks haline geldi.
Analistler, İran’ın uzun süredir kötü ekonomik politikalardan muzdarip olduğunu söylüyor. Ancak eski ABD Başkanı Donald Trump’ın Mayıs 2018’de İran nükleer anlaşmasından çekilmesi ve ülkeye yeniden sert yaptırımlar getirmesinin ardından durum dramatik bir şekilde kötüleşti.
Gazeteye göre İran, ülkenin ana ihraç ürünü olan petrolüne alıcı bulmakta zorlanıyor. 2019’un sonlarında, akaryakıt fiyatlarına yapılan zam, hükümetin karşılaştığı yaygın protestoları ateşledi.
Pek İranlı, yeni ABD yönetiminin nükleer anlaşmayı yeniden canlandıracağını ve yaptırımları hafifleteceğini umuyordu, ancak mevcut protestolar ve ülkenin sert tepkisi, müzakereleri daha da karmaşık hale getirdi.
Aralık ayı sonlarında hükümet, görünüşe göre para birimindeki serbest düşüşü önlemek amacıyla merkez bankasının yeni başkanını atadı, ancak gözlemciler bunun kısa vadede önemli bir etkisinin olma ihtimalinin düşük olduğunu söylüyor.
Çeviri: Tuğba Hamarat
Kaynak: www.asharq.com