Mirat Haber’den: Üniversitelerde fuhuş tartışması

Sakarya Üniversitesi Osmanlı tarihi hocası Prof. Dr. Ebubekir Sofuoğlu’nu sözünü sakınmayan mert bir Müslüman biliriz. Yer yer toplumda kanayan yaralara dikkat çekiyor, başta bunların sürmesini isteyen kesim olmak üzere ciddi tepkilere yol açıyor. Dün yaptığı üniversitelerin fuhuş ortamına dönüştüğü uyarısı, Sosyal Medya’da geniş tepkiler ve hakaretlerle karşılandı, hocanın özür dilemesinden, memuriyetten çıkarılmasına kadar değişen çağrılarda bulunuldu.

Üniversiteler, toplum için sadece profesyonel uzmanlaşmanın öğrenildiği yerler değil aynı zamanda araştırma ve bilimsel gelişimin de yaşanması gereken ortamlar. Doğası gereği cinsel istekleri en üstte ancak evli olmadığından bunları helal olarak karşılayamayan milyonlarca genç kadın ve erkeğin hiç bir aile ve toplum baskısı olmadan iç içe yaşadıkları yerler. Çoğu genç kadın ve erkek ailesinden uzakta şehirlerde ev kiralayarak yaşıyor. Bir çok taşra kentinde sıkça rastlanan “öğrenciye, sanatçıya kiralık daire” ibaresiyle verilen ilanlarda bu dairelerde serbest ilişki yaşanmasına ev sahibinin ve komşuların karışmayacağı mesajı verilmekte. Karışan görüşen olmadığından, gençlerin büyük bölümü evlenmeden karşı cinsle yakınlaşmaktan kendini sakınsa da diğer bölümü, adına kız ya da erkek arkadaş denen sevgililer ediniyor. 

Bu evlatlarımız çarşı pazarda el ele dolaşmaktan başlayıp gayriresmi karı-koca hayatı yaşamaya kadar değişen farklı yakınlıklarda olabiliyor. Üniversite kampüsleri ve sosyal bölgeleri adeta bunun normal olduğu bir ortam ve çağ. 

Yasalarda erken evlilik suç olduğundan, ahlaken ve toplumsal teamüllerde üniversite bitirmeden evliliğe olumsuz bakıldığından cinsel isteklerin en üst düzey olduğu bir dönemde öğrenci ancak şuurlu, imanlı ve güçlü iradeye sahip olduğunda kendini bunlardan uzak tutabiliyor. Gerçekten de iffetini koruyan, kötü şeyden uzak duran yüzbinlerce iradeli kadın ve erkek üniversite öğrencisi vardır. Bunların çoğunlukta olduğunu da düşünmek istiyoruz.

Ancak diğer yüzbinlerce gencimiz için de üniversite ortamları, adına ‘sevgili’ veya ‘partner’ konan karşı cinsle ilişkilerin başlangıç noktasıdır. 

Dindar bir Müslüman olan Ebubekir Sofuoğlu Hoca buna dikkat çekmiş ve toplumun buna kapsamlı bir çözüm aramasını istemiş. 

Fuhuş Arapça kötü eylemler anlamında geniş kapsamlı bir sözcük. Kültürümüzdeyse daha çok gayrimeşru cinsel ilişkiler için kullanılmakta. Fuhuş zînâdır. Profesyonel olma durumunda cezai kapsama bazı durumlarda girebilmesine rağmen yasalarda suç olmaktan çıkarıldı.  En az dört insanın gözü önünde yapılmadıkça Kuran-ı Kerim’de beşeri hukuki cezası yoktur ancak haramdır, Allah katında büyük suçtur. Tevbe etmeyip bunu sürekli yapan insan başkalaşır, dönüşür, kalbi katılaşır. Ahirette de hesap verir.

Toplumsal sorunlar, böylece bırakılabilir, bazı kesimlerin istediği gibi güzel olarak nitelenebilir ya da bu durumun ortadan kalkması için sağlıklı bir çözüm aranması yönünde bu konuda yüksek sesle tartışılabilir. Ama halının altına süpürmek, yokmuş gibi davranmak, üniversitelerin milyonlarca gencin evlilik dışı cinsel yaşama başlama ortamı olduğunu, bunun da Türkiye toplumunun materyalistleşmesine, aile değerlerinin bozulmasına yol açtığını, milli bütünlüğümüze tehdit arz ettiğini görmezden gelip, kimseye fahişe dememiş, kimseyi suçlamamış, sadece gözlemini paylaşmış bir Sofuoğlu’na ağır hakaretler savurmak doğru tepki olmasa gerek.

Bir hatalı nokta da İslami hassasiyette olduğunu iddia eden kardeşlerimizin bu tür saldırılarda soğukkanlılıklarını yitirmesi, doğru bir konuya dikkat çekmeye çalışan kardeşlerinin kötü niyetli çevrelerce kurban edilmesine sessiz kalması, hatta linç alaylarına iştirak ederek kendilerini konumlandırmasıdır. Namusluların da namussuzlar kadar cesur olduğu, özgür fikir belirtilmesinin İslam karşıtlarının tekelinden çıktığı bir toplumun özlemi içindeyiz.