islami haberdini haberortadoğu haberleriislam coğrafyası
DOLAR
32,3753
EURO
35,0555
ALTIN
2.326,55
BIST
9.096,30
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
İstanbul
Az Bulutlu
23°C
İstanbul
23°C
Az Bulutlu
Cumartesi Az Bulutlu
22°C
Pazar Parçalı Bulutlu
22°C
Pazartesi Az Bulutlu
24°C
Salı Az Bulutlu
18°C

Özgürlük Yanılgısı

Özgürlük Yanılgısı
29 Ağustos 2022 10:30
A+
A-

Bazı insanlar kendilerini çok özgür zannederler. Oysa ki özgürlük sadece istediğini yeme, içme, gezme gibi eylemleri yapabilmek değildir!
Özgürlüğü parçacık yaklaşımla irdelediğimizde belki bu kanaate varmış oluruz ancak bütüne baktığımızda hiçte böyle bir şey olmadığını, gerçek anlamda özgür olmanın “ben özgürüm” demekten daha öte bir şey olduğunu büyük resme bakınca ne kadar yanılmış olduğumuzu anlamış olacağız…

Örneğin, aşağıda çizeceğim dairelerle özgürlüğün sınırlarını görsel olarak hafızamızda canlandırmayı sağlayacağım.

Bir daire çizelim… Ortasına kendimizi simgeleyen çizgi koyalım. İlk görünümde biz, var olduğumuz ortamın sınırlarını görmediğimiz için her şeyi yapabilme kanısına varıyoruz. Daire içinde tüm imkanları kullanıp tükettikten sonra içimizde ki sıkkınlık ve bıkkınlığın acısını hissederiz ve bir arayışa başlarız. Arayış sonucu yeni sınırlar tespit ederiz…Bir an tereddüt ederiz o tarafa geçmeye…bazen de düşünmeden geçeriz o sınırı.

Sonra bir bakmışız ki asıl özgürlük meğerse o taraftaymış…Yine aynı 1.daire içinde yaptığımız tüketimleri burada da yapmaya başlarız… İşte bu deriz, içimizde bir rahatlık oluşur, ferahlarız…Uzun süre devam ederiz bu yaşantıya.

Bir bakmışız ki yine bir sınır çıkmış karşımıza…

İçimizde ki ferahlık kaybolmuş, tüm düşlerimizi tüketmiş, kendimizi tatmin edecek hiç bir olanak kalmamış…Bu sefer de iki yol arasında kalırız…
Ya bitmiş ve tükenmiş hiç bir zevki kalmayan bu daireden çıkmalı ya da kendimizi çocuk gibi oyalayarak daire içinde dolanmaya başlarız
Sonun da dayanamayıp bu sınırı da geçer diğer daire de yeni zevklerin olduğunun farkına varırız. Elimize geçen her imkanı durmadan tüketmeye devam ederiz…Yine uzun süre böyle devam ederiz…yine bakmışız bu ortamın da sınırları varmış, her şey tüketilmiş, tüm zevkler tadılmış, gaflet ve çaresizlikle sonuçlanan dairenin sınırlarına gelinmiştir.

Bu dairenin sınırlarını da düşünmeden geçer karşı tarafta kendimizi tatmin edecek imkanların olduğuna inanırız… Karşılaştığımız her imkanı aynı orantı da tüketmeye devam ederiz… İçimizde ki his bize işte budur, tam da aradığım hayat, böylesi yok, ben burada özgürüm ve bu özgürlük asla sınırlanamaz….!!!

Aslında bu içten gelen aldatmacı bir kuruntudan başka bir şey değil…
Bitmez tükenmez bilmeyen hırs, arzu bize istediğimiz gibi özgür olacağımız kanaatine varmamıza sebep olur. Bu aldatmaca , insan kendi önemini ve benliğini fark edene kadar devam eder…

ETİKETLER: Manşet
Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.