islami haberdini haberortadoğu haberleriislam coğrafyası
DOLAR
32,5860
EURO
34,7910
ALTIN
2.412,82
BIST
9.645,02
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
İstanbul
Az Bulutlu
24°C
İstanbul
24°C
Az Bulutlu
Çarşamba Az Bulutlu
22°C
Perşembe Az Bulutlu
20°C
Cuma Açık
20°C
Cumartesi Az Bulutlu
19°C

SAĞLIK BAKANLIĞINA VE BİLİM KURULUNA HAKKIMI HELAL ETMEYECEĞİM

SAĞLIK BAKANLIĞINA VE BİLİM KURULUNA HAKKIMI HELAL ETMEYECEĞİM

SAĞLIK BAKANLIĞINA VE BİLİM KURULUNA HAKKIMI HELAL ETMEYECEĞİM

Allah, Kendisini, yasalarını dışlayan insanoğluna bir avuç emperyalist eliyle kurulan tezgahı onaylayınca Pandemi perdesini açtı. Sahneye konan oyunu planlanan sürede oynattı. Dünya da biz de figüran olduk.

Ne oldu da Covid -19, dünyanın ve bizim gündemimizden düştü? Maksat hasıl olunca Ukrayna Savaşı ile ikinci perde açıldı.

Dört defa aşı olmuş olanlar bile Covid-19a yakalanınca bunun emperyalist kökenli bir hikâye olduğunu anladı. Ama bizim yan etkilerini araştırmadan aşı ithaline odaklanan Sağlık Bakanlığımız beyanlarıyla dehşet saçmaya devam ettiler.

Gerçekleri gören 20 kadar tıp kahramanı doktor, yapılan aşıların fayda sağlamak şöyle dursun süreç içerisinde görülecek zararlarına dikkat çektiler. Prof. Dr. Canan Karatay açıklıkla Covid 19’un gribin bilinen bir türü olduğunu dile getirdi.

Hakikati açıklayan gerçek bilim adamlarımız  tu kaka edilip susturuldu, aşağılandı. Ama Sağlık Bakanlığı iki yıl boyunca günlük bildirileriyle hayatımızı zehretmeye devam etti.

Aşı şirketlerince fonlanan medya da yapılanlara çanak tuttu.

Kendi adıma bu konularda pek çok yazı yazdım. Ama dinleyen kim. Kur’ân ifadesiyle bizim batıya tapar kurumlarımıza ve ilgili üniversitelerimize ”Gökten gerçekleri açıklayan bir kitap indirseniz ve elleriyle dokunup gözleriyle okusalar yaşadıklarımız apaçık bir sihirdir” derler. (En’am 7-8)

Ama BİL GATES gibi gavurları dinlerler. O ve benzerleri de planlanan sömürü dönemi bitince konuşurlar. Bizimkiler bari hatalarını itiraf etseler…Böylesi bir erdem nerede? Olan milletimize oldu.

Ne demişti Bill Gates:

  • Kovid-19 sandığımız kadar öldürücü değilmiş. Arada fark olsa da grip gibiymiş. Sonradan anladık. Korkutucu bir dönemdi.

“Hafızayı beşer nisyan ile malüldür” derler. Tıp Kahramanlarımızı konu alan 08.08.2021 tarihli yazımızı belki utananlar olur deyü hatırlatma amacıyla sunuyoruz:

 AŞI KARŞITI DOKTORLAR TIBBIN DA BİZİM DE KAHRAMANLARIMIZDIR

Önce bizi dehşete düşüren haberi okuyalım ve sonra da yorumumuzu yapalım.

Türk Tabipler Birliği (TTB), aşı karşıtı açıklamalar yapan 20’den fazla doktorla ilgili disiplin süreci başlattı. Prof. Dr. Berna Arda, tıp doktorlarının bilim karşıtlığının etik değerlere aykırı bir tutum olduğunu söylüyor:

Aşı karşıtı olmak hekimler açısından gerçekten son derece sakıncalı bir durum. Neden? Çünkü hekimler toplumu yönlendirebilecek, etkileyebilecek kişilerdir. Bu bağlamda da bir miktar da kendi aldıkları eğitime tırnak içinde ihanet içinde olduklarını bile düşünmek mümkün.”

 Yorumumuz

Bilgili Müslüman için Kur’ânî vahiy, ortak akıl, bilimsel veriler olmak üzere üç bilgi kaynağı vardır. Bu sebeple biz Müslümanların bilime değil, bilimsel şarlatanlığa karşı olduğumuz bilinmelidir. Tıp eğitimi almış olan insanların bilime karşı olmaları, özellikle yaşadığımız baskıcı ortamda hiç mümkün değildir.

Yaşadığımız Şartlarda Aşı Savunucusu Olanların Bilime Saygılı Olduklarının Kanıtı Nedir?

KORONA 19’u insanlığın başına bela eden emperyalist zalim kişi, aile ve kurumlar mı?

Emperyalist zalimlerin sahibi olduğu dünyayı sömüren ilaç şirketleri mi?

Adı geçen zalimlerin beslediği, eşcinselliği bile meşrulaştıran DSÖ gibi uşak örgütler mi?

Evet, bilime saygılı olduklarının kanıtları nedir?

Aşıların fakir ülkelerde insanlık yararına üretilip kullanmasına karşı çıkan zengin ülkelerin medyası mı ? Yoksa aşı ücretlerini durmadan artırdıkları için Avrupa’da insanların sokaklara döküldüğü, gözlerini doymak bilmez hırs bürümüş şirketler ve onların paralı bilim ve medya silahşörleri mi?

Hürriyet gazetesinin atabildiği “Tarihteki en ölümcül ilaç vurgunu” başlığı bile sizi uyandırmıyor mu? Korona 19 ile mücadele görüntüsü içinde IMF’ye verdirilecek 650 milyar dolar kredinin ne anlama geldiğini hiç düşündünüz mü?

Evet Korona 19’un etkili aşısının bulunduğunun kanıtı ne? 

Aşının, salgın dönemini oluşturan 20 ay içinde ve başlarında bulunması, üretimin bilimsel usulü çiğnenerek yüz milyonlarca üretilmesi, yan etkilerinin olup olmadığı takip edilmeksizin insanlığa pazarlanması, bilim adına karşı çıkanlarını yasal ve bilimsel! baskılarla susturulması ve takibata uğratılması mevcut aşıların ilim, hukuk ve insan sağlığı adına sorgulanmasını gerektirmiyor mu?

Bu sorgulamayı yapan 20 doktorumuz kahramanlarımız değil de nedir?

Aşı Firmalarının Sebep Olduğu Ölümler-Sakatlıklar Bilinmiyor mu?

Aşı üreten firmaların ürettikleri ilaç ve aşılarla sebep oldukları ölümler ve sakatlıklar sebebiyle Amerika ve Avrupa’da milyonlarca dolar tazminata mahkum edildikleri bilinmiyor mu?

Mevcut aşıları savunup satın alan ilgililere soralım:

Aşılarını satın aldığınız ilaç şirketlerinden sebep olabilecekleri zararlar için uluslar arası yargıya gitme hakkını aldınız mı, alabiliyor musunuz? 

Madem ki milletimiz, hürriyetlerinin tahdid edileceği tehdidi altında, üstelik bilim karşıtlığı ile de suçlanarak ve ayıplanarak aşılanmaya yönlendiriliyor, vatandaşımızdan aşının uğratabileceği zararlar için hukuka baş vurulmayacağı konusunda niçin imza alınıyor? Milletimizi ahmak mı zannediyorsunuz? Hiç mi utanmanız yok? 

 Yoksa medya organları gibi TBB’ni ve benzerlerini de mi fonluyorlar?

Sizler yani mevcut aşıları kayıtsız şartsız savunanlar, bunların koruyucu ve zararsız olduğunu nereden biliyorsunuz?

Sakın ha bize laboratuvar kontrollerimiz var demeyin. Madem bu kontrolleri yapacak durumdasınız, Cumhurbaşkanımızın diliyle önce 2021 Nisan’ında , sonra da 2021 Eylül’ünde kullanıma başlanacağı müjdelen yerli aşımızı niye üretemiyorsunuz?

Rusya, İran ve Küba bile aşısını üretirken siz ithalatçılıkla övünenler beceriksizliğinizden ötürü utanmıyor musunuz?

Disiplin Süreci Öyle mi?

Tehditlerinizi de içeren baskıcı şartlar altında görevlerini yapan üstelik üzerinde durulması gereken çareler de üreten doktorlarımızı biz tıp bilimi kahramanlarımız olarak bağrımıza basıyoruz.

Gaflet-İhanet, kahramanlarımızı suçlayan TBB’ye isnat edilebilirse de biz kutuplaşmayı artıracak şekilde ileri gitmek istemiyoruz.

Küresel güçlerin ve yerli işbirlikçilerinin etkisinde kalan Hükümetin tedbirler almasını iktidar olmanın gereği olarak görüp itiraz etmiyoruz amaaa, önlemler mahrumiyetlere sebep olur ve yasal boyutlar kazanırsa sandıkta çok mevta çıkacağını da hatırlatmak istiyoruz.

Biz gavurluk gördüğümüz için kehanette bulunmayız ama öngörülerimiz mahza keramettir.

Değinmeden yine geçemeyeceğim; yaklaşık 20 aydır aşı ile yatıp kalkıyoruz. Milletimiz için Korona 19’un bin katı bela olan materyalist eğitimden ve kan emici faiz düzeninden söz edenimiz yok. Bilime saygılıyız ya!

Ali Rıza Demircan

MİRATHABER.COM – YOUTUBE

Yorumlar
  1. Mehmet dedi ki:

    Allah siden razı olsun Alı Rıza hocam. Yazdıklarızın tek harfinde eksik yok.
    Ama hala yetkililer görmüyor. Ve DSÖ, BİLL, vd nden daha ilerideler. Hep ofsayttalar..

  2. Abdullah Suphi AYDIN dedi ki:

    DSÖ De kararlar alınır iken Referandum yapılarak mı alınıyor. Elbette hayır. Siyonistlerin talimatı ile kararlar alınıyor.
    O Zaman
    Bizde : BİLİMSEL DOGAL DÜNYA SAGLİK TESKİLATİ. BDDSÖ
    Kuralim

  3. İlhan dedi ki:

    “…..Küresel güçlerin ve yerli işbirlikçilerinin etkisinde kalan Hükümetin tedbirler almasını iktidar olmanın gereği olarak görüp itiraz etmiyoruz amaaa, önlemler mahrumiyetlere sebep olur ve yasal boyutlar kazanırsa sandıkta çok mevta çıkacağını da hatırlatmak istiyoruz….”