أحسب الناس أن يتركوا أن يقولوا آمنا. İnsan “inandım-iman ettim” demekle bırakılacağını mı sandı (Ankebût,29/2)
Peki yâ Rab! ne yapalım?
— Her şeyden önce övgü avuntusuna dayanan laf ve söylem Müslümanlığını bırakalım. “Elhamdulillah müslümanım!” övüncüyle kendimizi aklamaya, yüceltmeye kalkmayalım. Bırakalım aklayacaksa; Allah’ımız aklasın, övecekse; Rabbimiz övsün.
— Amelî, fiilî ve ahlâkî müslümanlık yapalım. “İnandım, iman ettim!” demek, kuru bir iddiadır. “Havanda su dövüp durmayalım!” Buradan ne yağ çıkar ne kaymak; yanımıza koca bir yorgunluk kâr kalır. Peki bir daha sorayım; ne yapalım?
— Bizzat salih amel fabrikası olalım, iyi, doğru, güzel ve ıslah edici iyilikler, hayırlar üretelim. İnsanlık ve varlık için kaliteli mal ve hizmet üretelim. Öyle kaliteli, seviyeli ve faydalı iyi, doğru ve güzel işler yapalım ki “İşte bu!” diye örnek ve model gösterilen… Ve “ Bundan iyisini Allah yapar!” kalitesinde bir insanlık ve müslümanlık…
Bu ölçütü, bu kaliteyi koyan; sen, ben değil; yüce Allah.
“Allah’a karşı sorumluluk bilinci taşıyanlara: “Rabbiniz ne indirdi?” diye sorulduğunda, onlar: “SADECE İYİLİK!” diye cevap verirler. İyilikte devamlı olanlar bu dünyada da iyilik bulacaklardır; iyilik elçilerinin öte dünyada yaşayacakları yurt, çok daha hayırlı olacaktır. Ne güzel bir yurttur, Allah’a karşı sorumluluk,duyarlılık bilincinde olanların âhiret yurdu!”(Nahl, 16/30)
Lütfen dikkatinize arzederim; Kur’an‘ın tüm amacını tek kelime ile ifade etmek istesek ne diyebilirdik? Tartışmasız tek cevap: İYİLİK.
Peki Rabbimiz, “SADECE İYİLİK” mesajı indirdiği insandan ne ister? — sadece ve sadece “İYİ İNSAN” olmasını.
Peki ey insan! ya sen ne olmak istersin? Rabbimin istediğini isterim; İYİ İNSAN.
Çünkü dünya ve ahirette kazanacak olanlar sadece iyilerdir.
İyiye, iyiliklere ve iyi insanlara selam olsun…
NURİ ÇALIŞKAN
MİRATHABER.COM -YOUTUBE-