islami haberdini haberortadoğu haberleriislam coğrafyası
DOLAR
32,5968
EURO
34,8683
ALTIN
2.494,71
BIST
9.593,89
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
İstanbul
Hafif Yağmurlu
14°C
İstanbul
14°C
Hafif Yağmurlu
Cumartesi Açık
20°C
Pazar Az Bulutlu
21°C
Pazartesi Az Bulutlu
21°C
Salı Az Bulutlu
22°C

Aşırı Övgü/Yalakalık Kula Kulluk Olarak Haramdır III

Aşırı Övgü/Yalakalık Kula Kulluk Olarak Haramdır III

Bir adama sen büyüksün, sen büyüksün sen büyüksün denildiğinde firavunlaşır. Firavunlar böyle firavun, Karunlar böyle Karun oldu.

Sırası geldi, tarikatlerimize değinelim, iddia edildiği üzere Tasavvufu bayraklaştıran tarikatlerin, insanları ruhsal alanda kemale erdiren kurumlar olması gerekmez mi? Fakat gel gör ki bu yönde hiçbir terbiye yok. Bu kurumlarımızın çoğunluğunda da “Şeyh efendiler cennetliktir. Duaları müstecabtır. Eşyaları kutsaldır. Âhirette şefaatçidirler. Gaybı bilirler, yanılmazdırlar. “

Hepsi yalan, hepsi batıl. Şiilerde sayılı masum imam var, ama biz sünnilerde yanılmazlar daha çok.

Benim çok yakından tanıdığım bir zat var. Kendisi ehl-i tarik. Çok, çok çok üst düzey bir zatla bir cenazede buluştuk. Üç kişiyiz. Bu ehl-i tarik kardeşimiz, ünlü yöneticimize ne dedi biliyor musunuz?

İnşaallah Kıyamet günü bize şefaatçi olacaksın.

Yahû adamı öldürdün. Zaten bir yığın çıkarcı yalaka övgüler yağdırıyor, bir de sen yalakalık yapıyorsun. Peygamberimiz bile, Allah’ın izin vermediklerine şefaat edemezken sen nereden biliyorsun şefaat edebileceğini?

Bakın, ehli tarik olan bir soytarı hoca da şeyhini nasıl övüyor:

“Sebeb-i te’lîf-i kitab olan: Üstadım, Seyyidim, Senedim, Rûhumun ruhu, Kalbimin kıblesi, Nûr-u didem ve Süruru sinem, Âlim-i âmil, Mürşid-i kâmil, Delilü’s-sâlikin ve Mûsılü’l-müridin, Kutbu’l-medar, Kutbu’l-irşad, Kutbu’l-ektâb, Gavsü’l-evtâd, vahidü’z-zeman, Feridü’l-asr,…..”

Vallahi bu vasıfların bütünü yalandır. Böylesi bir ahlâkî düşüklüğü arasanız da  bulamazsınız. Bu nasıl bir yalakalıktır?

 Peygamberimiz efendimiz de bir sözü, olguyu hayretle karşıladığı zaman Sübhanallah, derdi.

Ebu Hureyre r.a. bir sabah Peygamberimizle karşılaşıyor. Kendisi cünüptür. Peygamberimize refakat etmek durumunda kalıyor, ama ilk fırsatta gidiyor, yıkanıp geliyor. Peygamberimiz neredeydin diyerek sorunca Ya Resulellah ben pistim/necistim diyor. Peygamberimiz bu sözü hayretle karşılıyor ve “Sübhanallah, mümin pis olmaz. Allah’a ortak koşanlar pistir.” buyuruyor.

Peygamberimiz Efendimiz, bir şeye sevindiği zaman Hamdü sena ederdi. Hz. Muaz’ı Yemen’e vali gönderirken, nasıl davranacaksın diyerek sorduğunda, beklediği cevapları alınca sevincinden Allah şöylece hamd ediyor:

 “Ya Rabbi benim göndereceğim elçiyi rızana uygun görüşlere başarılı kıldığın için sana hamdü senalar olsun.”

 Beğendiğimiz zaman Elhamdülillah demeliyiz, Hasbünelllah demeliyiz. Üzüldüğümüzde, başarısız olduğumuzda “İnna lillah ve inna ileyhi raciûn” demeliyiz.

Aşırı Yalakalık Kâfirliğe Bile Götürebilir

Sevgili Okuyucum, ölçüsüz övgü adamı kâfirliğe de götürebilir. Mesela Peygamberimiz bir hadislerinde şöyle buyuruyorlar:

“Öyle bir dönem gelecek ki, kişi evinden mümin olarak çıkacak ama akşam kâfir olarak dönecek.”

 Eğer Allah’ın Kur’ân’da aşağılık olarak nitelediği ateist veya deist tiplerinden birini övgüde bulunarak yüceltirsek, mümin olarak çıktığımız evimize -Allah korusun- inkârcı olarak dönebiliriz.

Aşırı Övgü Gibi Övgü Beklemek de Doğru Değildir

Hiç bir Müslüman övgüde aşırılığa gitmemesi gerektiği gibi hiç kimse de övgü beklememelidir. Aziz Peygamberimiz efendimiz kendisini konu ederek şöyle buyuruyorlar:

“Sakın ha İsrail oğullarının ve Hristiyanların, Meryem oğlu İsa’yı övdükleri gibi beni övmeyin. Benim için, Allah’ın elçisi ve kuludur deyin.”

Sahabilerin Peygamberimize sevgileri ve saygıları zirvedeydi, ama onlar Peygamberimiz geldiğinde ayağa kalkmazlardı. Neden? Çünkü Peygamberimiz kendisi için ayağa kalkılmasını onaylamazdı.

Bize ne oldu, şimdilerde hacılar, hocalar, şeyhler ve siyasiler olarak kendimize övgüler düzülmesine razıyız. Ben 50 yıldan beridir sosyal hayatımızı takip ediyorum. Hiçbir şeyhin ve mümin siyasetçinin kendisinin övülmesine tavır koyduğunu, hayır böyle yapmayın dediğine tanık olmadım. Bu sebeple Allah, beklediğimiz bereketi bize vermiyor. Sohbetimizi dua ile noktalayalım.

Allahım! Bizleri insanlar katında büyür ve büyütülürken senin katında küçülenlerden kılma. Bizi razı olacağın güzel kulların arasına kat. Bizi göz açıp kapayıncaya kadar olsun nefislerimizin eline bırakma.

Amin…

Ali Rıza DEMİRCAN

Gelişen Olaylara İslami Bakışın Adresi

Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.