Erdoğan Artık Tehlikeli Bir Adamdır!

Erdoğan Artık Tehlikeli Bir Adamdır!

Küresel finans elit için artık sonuçta Erdoğan Tehlikeli bir adamdır. Erdoğan bir değişim sürecine girmiştir. Böylece her an faiz sistemini değiştirebilir. Bunu yapacak güçlü bir lider kişiliğine sahiptir. Buna rağmen çevresinde hala güçlü bir biçimde paçalarından asılan kripto bürokrasi var.

Onlar küresel gücün içeride eli olarak; bütün yanıltma, korkutma, aldatmaları yapmaya devam etmektedir. Bununla birlikte bu pandemi sürecini iyi bir fırsat bilerek, Erdoğan’ın güçlü bir paça silkelemeye ihtiyacı olduğunu da ifade edelim.

Açıklanan kriz ekonomik paketlerinin yetersizliğini Başkan’ın kendisi de biliyor. Önüne çözüm diye getirilen bu paket içerikleri, küresel elitlerin içerideki elleri ile ikinci bir strateji olarak; finansal bağımsızlık denemesi yapılmasını engellemektir. Merkez Bankasının 100 milyon yardımı bu süreçlerdendir.

 Başkan’a acil OHAL bütçesi

Başkanı asıl bitirmek isteyen ve devam ederse bitirecek olan mevcut finans sistemidir. Ticareti açmaz hale getiren, borç batağında devleti ve şirketleri yüzdüren, yasalarla düzenlenmiş mevcut finans sistemidir.

Bu finans modeline alternatif model önerileri diye sözüm ona İslami finans gibi aldatıcı yaklaşımlar sadece kuzu postunda kurdun oyalama taktikleridir.

Acil olarak; mevcut bütçe dışında, yeni bir finansal ödeme araçları ile faizsiz bir üretim modellemesi içinde, faizsiz dolaşım modellemesi ile yeni bir ölçü aracını oluşturulmalı. Pandemi sonrası güçlü ekonomi için bütçenin finans kaynağı olmalı. Bu ölçüyü Hazine düzenleyecek. Ölçünün piyasaya çıkışı tarım üzerinden başlayacak. 10 milyon insan (2,5 milyon aile) tarımda yeni istihdam edilecek. Paranın karşılığı üretim olacak.

Ekonomi birinci ölçü ile batırıldı, ikinci ölçü ile kurtulabilir.

Erdoğan bağımsızlığını ilk Merkez Bankasına karşı ifade etmiştir.

‘’Dediler ki ‘merkez bankası bağımsızdır, şudur budur…’

O yine bağımsızlığına oynasın ama ben siyasetçiyim. Sonuçta benim ona resmen müdahale etme yetkim var mı yok. Ama halkımın karşısında kalkıp tokatı yiyen benim. Öyleyse uyarımı yapacağım, oda çözüm yollarını bulsun. Buna göre tokatı ben yiyeyim sefayı o sürsün, yok böyle bir şey’’

Başkan’ın bu sözleri söylendiği tarih 23.11.2016 olup, Borsa İstanbul’da İslam Kalkınma Bankası İşbirliği toplantısın da söylemişti. Aradan üç yıldan fazla geçti. Merkez Bankası ile ilgili çok ciddi adımlar atıldı. Ancak Merkez Bankası hala bağımsız bir devlet içinde bağımsızlığını koruyor.

Düne kadar Merkez Bankasının bağımsızlığını savunan ve fiyat istikrarı diye milleti aldatmaya çalışanlar, bu pandemi krizi karşısında bütün kutsal ekonomik değerlerini terk etmişçesine, hükümete para basılması ile ilgili akıl vermeler içine girdiklerini de görüyoruz. Artık bol bol para basılıyor. Onların ekonomik mabedi FED 6,5 trilyon dolar para basınca, bunu demek zorunda kaldılar.

Borçlanmayı öneren muhalefetin çözüm önerisi yoktur

Muhalefetin elbette haklı eleştirileri var. Hükumetin bu konuda onlardan istifa ediş biçimini, üzerinden zaman geçirerek uygulama olarak dikkate aldığını da görüyoruz. Ancak muhalefetin bu pandemi karşısında önerdiği şeyleri kendisi de gerçekleştirecek bir ekonomik programa sahip değildir.

Halbuki arada ağızlarından kaçırıyorlar, borçlanma konusunda daha güçlü adımlar atacaklarını. IMF’den düşük faizle uzun vadede yüksek borçlanacaklarını, başka çıkış yolun olmadığını açıkça söylüyorlar.

Hayır, elbette başka çıkış yolu var. Size bunu her fırsatta söyleyen İktisat Hareketi, sizin de bu konuda duyarsız olduğunuzu, ekonomik kurmaylarınızın değersayım kabullerinin mevcut kuramsal ekonomik politikalardan oluştuğunu biliyoruz.

Yeni kurulmuş partiler umut olabilir mi?

Deva Partisi, Gelecek Partisi de bu ekonomik politik zihniyetinin ham meyveleridir. Ayrıca onların ekonomik çözüm önerileri de yoktur. Milleti ve devleti borçlanmaya yönelik önerileri parti programlarındadır.

Bunları baktığımız zaman, adeta bir elin bu partilerin ekonomik anlayışlarını nasıl dizayn ettiğini çok rahatlıkla görüyoruz.

Devletin ve milletin bu badireden çıkması için,  bu hale bizi düşüren finans sisteminin bel kemiği para kredi sisteminin değişmesi, devletimizin tam bağımsızlığı, milletimizin iktisadi istikbali için şarttır.

Bunun için temizlik, paçalara tutunmuş kripto direnen faizci bürokrasiden başlamalıdır.

Selam ve dua ile…

Yunus EKŞİ

YAZARIN DİĞER YAZILARINI OKUMAK İÇİN BURAYA TIKLAYINIZ

MİRATHABER.COM – YOUTUBE