islami haberdini haberortadoğu haberleriislam coğrafyası
DOLAR
32,3151
EURO
35,1407
ALTIN
2.294,85
BIST
9.069,37
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
İstanbul
Açık
20°C
İstanbul
20°C
Açık
Cuma Az Bulutlu
23°C
Cumartesi Az Bulutlu
21°C
Pazar Az Bulutlu
21°C
Pazartesi Az Bulutlu
23°C

Fâtır Suresi Gönül Okumalarım-4

Fâtır Suresi Gönül Okumalarım-4

Sohbeti Kur’an Olanın Yolu Aydınlık Olur:

8/

اَفَمَنْ زُيِّنَ لَهُ سُوءُ عَمَلِهٖ فَرَاٰهُ حَسَنًا فَاِنَّ اللّٰهَ يُضِلُّ مَنْ يَشَاءُ وَيَهْدٖى مَنْ يَشَاءُ فَلَا تَذْهَبْ نَفْسُكَ عَلَيْهِمْ حَسَرَاتٍ اِنَّ اللّٰهَ عَلٖيمٌ بِمَا يَصْنَعُونَ

Her insan istisnasız her yaptığı hal ve hareketlerin doğru ve kabul edilebilir olduğunu kendince gerekçelendirebileceği ancak yanlış olanların genel kabul görmeyeceği;

Kötü olan hal, hareket ve sözlere insanların güzel demesi ya zora ki ya da menfaati gereği olabileceği;

Kötü hal hareket ve sözler güzel diye muhatabına dayatılsa da kabul görmesi kişinin bilerek kendi tercihi olacağı;

İnsanın Kendisine çevresine ve insanlığa zarar verici kötü hal,hareket ve sözlerin bile bile güzel olduğunu iddia etmenin ve göstermeye çalışmanın sapıklık olduğu;

Kendisine, çevresine ve insanlığa her ne ki zarar veriyorsa kötü işlerdendir, bilerek vazgeçilmezse Kişiyi Ahirette “inkarcı” konumuna sokacağı;

Kötü davranışları insanlara süslü ve cazibeli göstermek suretiyle ancak toplum tarafından genel kabul göreceği;

Allah; Tercihi nedeniyle dileyen insanı dilediği için sapıklık içerisinde veya düzgün biçimde yaşatacağı; 

İnsan, bir başkasında gördüğü kötü bir işi, hareketi veya sözü, kendisi yaptığında meşru imiş gibi görmesi veya göstermesinin  sapıklık olacağı;

Yaşantısında kötü işleri tercih eden kişilerin ahiret hayatında “sapık” olarak muhatap alınacağı;

Yaşantısında güzel işleri tercih etmenin dünyada da ahirette de kişinin yolunun doğru olduğuna işaret olacağı;

Kötü işler her kim tarafından yapılırsa yapılsın güzel olarak nitelendirilemeyeceği;

Kötü işler peşinde olan ve onları yapanlara güç ve kudret sahibi Yüce Allah bile bu dünyada müdahale etmezken, kamusal manada müdahale gücü ve yetkisi olmayan Kişilerin kendi başına müdahalesine gerek olmadığı;

İnsanlar arası özentinin mahiyeti itibariyle iyi veya kötü olmasına bakılmaksızın toplum genelinde kolay yaygınlaşacağı;

Kötülük ve fena şeylerden kaçınarak güzeli ve iyiliği tercih etmenin Allah’ın insandan istediği doğru davranış olduğu;

Kişinin yaptığı işten hoşlandığı ancak muhatabının hoşlanmadığı her türlü davranışların tamamının kötü ve fena işlerden olduğu;

Kişinin günlük hayatında doğru veya yanlış davranışlarının belirlenmesinde kendi hoşlandığı değil muhatabının hoşlandığı veya hoşlanmadığı davranışlardan tepit edilmesi gerektiği;

Doğru veya yanlış davranışlardan herhangi birisinin ortaya çıkması, kişinin kendi tercihinden dolayı olacağı;

İnsan zihnine,vicdanına, aklına yazılan(yüklenilen) doğru ve yanlış her iki tür potansiyel davranışların insan bünyesinde ki mevcudiyetine “kader” denilebileceği;

İnsanın kendisine zarar verici her türlü kötü, fena işleri yapmasının “sapıtmak” kelimesiyle ifade edilebileceği;

Kişinin tercihi nedeniyle karşılaştığı  zarar verici işlere “Kaderim, alın yazım” demesinin yanlış olduğu;

İnsanoğlunun kendisi için zararlı, kötü işleri tercih etmesi nedeniyle Yaratıcının dilediği;

Kötü ve fena işlerin peşinde koşanların düzelmesi için uğraşı verme yerine Kişi kendisini kötülerin rüzgarına kaptırmadan düzgün yaşaması ve güzel işler peşinde olması gerektiği;

Bu Dünyada Cenab-ı Allah insanoğlunun sözünü tutuyor. Halbuki İnsan Allah’ın sözünü tutmuş olsa hem bu dünyada hem de ahirette kurtuluşa ereceği;

Allah’ın cc insanların hal ve hareketlerinin;Kötü mü? İyi mi? Hangi yönde olacağını bilmesi demek kişinin hal ve hareketi yapmasının nedeni demek olmadığı; ancak yaratıcısı olduğu;

Allah’ın cc bu dünyada kişinin kendi tercihiyle yaptığı hal ve hareketlere müdahale etmeyeceği; 

Kişinin kendi tercihi nedeniyle işlediği hal ve hareketleri gerçekleştirmenin Allah’tan dilemek ve istemek demek olduğu;

İnsanların kendince karar verip işlediği hal ve hareketlerin, Allah’tan istenmesi ve dilenmesi nedeniyle gerçekleştiği;

9/

وَاللّٰهُ الَّذٖى اَرْسَلَ الرِّيَاحَ فَتُثٖيرُ سَحَابًا فَسُقْنَاهُ اِلٰى بَلَدٍ مَيِّتٍ فَاَحْيَيْنَا بِهِ الْاَرْضَ بَعْدَ مَوْتِهَا كَذٰلِكَ النُّشُورُ

Yaşamın devamının sebeplere dayalı olarak bir döngü şeklinde deveran ettiği;

Gökte ki bulutların yürümesi nasıl ki rüzgara bağlıysa bu dünya hayatında ki her eylemin Yaratıcının koyduğu kural gereği sebep sonuç ilişkisine bağlı olduğu;

Kurak ve verimsiz toprakların tekrar canlanmasının yağmur yüklü bulutlara tabi olduğu gibi, insanoğlunun tekrar dirilişinin de sebep-sonuç kuralına tabi olacağı;

Yeryüzündeki yaşamın canlı ve sürekli olmasının kaynağının Allah cc tarafından gönderilen ilahi bir esintinin veya kokunun bulutlar ve rüzgar aracılığıyla an be an yayılıyor olduğu; 

Yeryüzünde doğum ve ölümden ibaret canlı yaşam döngüsünün işleyiş usul ve yöntemine “Nüşür” denildiği;

Buğdayın tarlaya saçılıp yağmur,toprak,hava şartlarına bağlı kaliteli-kalitesiz, az-çok verdiği mahsul benzeri yeryüzündeki tüm canlıların da benzer metotla yaşamsal döngüye tabi olduğu;

İnsanoğlu aklını kullanıp yeryüzünde ki varlık alemi ve tabiat olayları üzerinde düşündüğü takdirde manevi dirilişe kavuşacağı;

İnsanoğlu, şehadet aleminde ki her tür nesne üzerinde akıl rahmetiyle düşünüp incelediği ve ilmi keşifler yaptığında mutlaka yeniden dirilişe inanmak zorunda kalacağı;

Mevcut varlık aleminden yola çıkarak Kur’an da bahsedildiği kadarıyla gayb alemine inanmanın Allah’ın emri olduğu;

Görünen ve gözlemlenen maddi alemin, henüz bu dünya da gaybi husus olan fizik ötesi manevi alemle irtibatlandırılması gerektiği;

Fâtır Suresi düşünsel okumalarımdan zihnime yansıdı.

Subhanallah…Estağfirullah… Elhamdüllah…

Kuran Okuyunuz. O’nu okudukça kişiye özel zihinsel yansımalarını keşfedeceksiniz.

Doğrusunu Allah (cc) bilir.

(Devam Edecek)

Not: Söz konusu bu ve benzeri çalışmalarım kesinlikle meal veya tefsir çalışması olmayıp, İlgili Kur’an Suresi okumalarım esnasında zihinsel olarak fehmettiğim tespitlerdir. Kişisel olarak ibadet ve zikir amaçlı yaptığımız derslerin paylaşımından kastımızın ümmeti Kur’an okumaya yönlendirmede faydası olacağı düşüncesiyle, ayetlerin ruhuna ve surenin bütünlüğüne uygun akıl ve gönül okumaları yapmak olup Kur’an’ın ibadet muamelat ve fıkhına aykırı tespitlerin varlığı halinde ehlince uyarılmaya her zaman açık ve tashihimin beyanı olduğunu belirtmek isterim.

Fehmi YAĞLI

Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.