islami haberdini haberortadoğu haberleriislam coğrafyası
DOLAR
32,3659
EURO
35,0042
ALTIN
2.325,73
BIST
9.085,30
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
İstanbul
Az Bulutlu
23°C
İstanbul
23°C
Az Bulutlu
Cumartesi Az Bulutlu
21°C
Pazar Az Bulutlu
22°C
Pazartesi Az Bulutlu
24°C
Salı Az Bulutlu
19°C

İKTİDAR MUHALEFET VE DEPREM

İKTİDAR MUHALEFET VE DEPREM
26 Şubat 2023 09:00
A+
A-

Millet olarak karşı karşıya kaldığımız asrın depremi karşısında onarılacak yaramızın büyüklüğü azda olsa ilk saatler ve ilk günlerde iktidar açısından aksamalara neden olmuştur.

Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan, Devleti bürokratik yapının hantallığına rağmen milletinin hizmetinde en verimli ve hızlı bir şekilde çalıştırdığı için; milletimizin ekseriyeti dünyada ki en büyük kara depremlerinden biri olan afetin yıkıcı boyutları nedeniyle Devletin işleyişinde kısmen yaşanan aksaklıklardan dolayı Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan ‘nı suçlayıp kusur bulmamıştır. Aksine depremin verdiği zararı kısa süre içerisinde bertaraf edeceğine son derece inanmakta ve güvenmektedir.

Bu iktidar döneminde muhtelif şehirlerimizde yaşanılan doğal afetler karşısında Devleti, milletin maddi manevi kayıplarını gidermede gösterdiği mahareti hiç bir Cumhuriyet döneminin iktidarları gösterememiştir. Yaşanan tüm doğal afetlerde birinci derece devlet erkânıyla afetzede vatandaşlarının arasında yüz yüze bizzat sorunları bertaraf etmek için gayret gösteren, sahada fiili olarak çalışmaları organize eden ikinci bir örnek iktidar kimse gösteremez. Elbette bir takım aksamalar olmuştur. Yaşanılan aksaklıklardan ders çıkarıp devletin kurum ve memurlarını revize edecek Cumhurbaşkanımızdan başka ikinci bir lider siyaset sahnesinde göremiyorum!

Depremin yaşandığı gün itibariyle deprem bölgesinden video çekip sosyal medyada paylaşan muhalefet liderinin konuşması, insanların karşı karşıya kaldığı acıları üzerinden siyasi rant devşirme peşine düşmesi çok açık bir şekilde sırıtmaktadır.

Her konuşmasında devlet yöneticiliğinden geldiğini söyleyen CHP liderinin devlet memurluğu yaptığı dönemlere baktığımızda; devletin müdürlüğünü yönetememiş Adam bugün kalkmış lafla devletin nasıl yönetileceği den dem vurmaktadır! Halbuki temsil ettiği siyasi zihniyetin devleti nasıl yönettiğini bizzat kendisinin de bulunduğu acziyet içerisinde ki yılların canlı şahitleri vandaşlar henüz halkın arasında dolaşmaktadır.

Şu acılı günde pandemi dönemi ile şu anda yaşadığımız dünyanın en büyük kara depremlerinden olan, ocakları söndüren felaketi kıyaslamanın ne mantığı var ? Çekip yayınladığı video konuşmaları, şaşkın ördek misali ne amaçladığının, ne yaptığının bilinmediğini zanneden provokatörlük görüntüsünden başka hiç bir işe yaramamıştır.

Cumhurbaşkanına yönelik olarak iftiradan ibaret üçkağıt boş vaat laflarla suçladığı kendi videosunu çekip göstereceğine, partisine ait Belediyelerin depremin ilk gününde ki yapabildiler ise sahadaki çalışmalarını çekip göstermesi gerekmez mi idi?

Bülent Ecevit’in başbakan olduğu dönemde yaşanan deprem dolayısıyla düşülen çaresizliğe kaynak olması için beyanname veren vergi mükelleflerinden aylık olarak alınan cüzi miktarda ki damga vergilerinin hesabını soruyor! Çıktığı günden bugüne alınan vergilerin hepsini toplasan ; Recep Tayyip Erdoğan ‘ın yirmi yıllık iktidarı döneminde muhtelif şehirlerimizde yaşanan doğal afetlerde vatandaşlarımızın barınma ihtiyaçlarına yapılan harcamaların yarısını bile karşılamaz! Sen nasıl bir hesap uzmanısın ki hesap kitap yapmadan oy uğruna bu ülkenin Cumhurbaşkanını milletin gözünde yalanlarınla itibarsızlaştırmaya çalışıyorsun!

Öyle bir helak edici afet ile karşı karşıyayız ki; Afetin boyutları devlet kurumlarının olsun veya bireysel olsun, ilk müdahalelerinin göçük altında kalan canların tamamına ulaşmasının imkansız olduğunu göstermektedir. Bazılarının bizzat afet bölgelerinden, bazılarının da başka illerde yaşamakta olan yakınları tarafından çaresizliğin verdiği psikolojiyle felaketin ilk saatleri ve günlerinde feryatlar içerisinde yaptıkları yardım çağrılarının karşılık bulmadığı bu yüzden yürekleri kavrulan insanların (Provokatörlük yapanlar hariç) konuştukları her türlü düzenli düzensiz, yetkililere yönelik söz ve ifadelerin kusuru olmaz! Olmamalı da!

Bu felaketten çıkaracağımız manevi dersler ile ilgili bir kaç kelam edecek olur isek; Cenab-ı Allah (cc) bütün mevcudatı, fıtrata uygun günahsız yaşamı kendisine gaye edinmiş ve bu yönde samimiyetle gayret gösteren insana ve insan topluluklarına yardım ve destek olacak şekilde yarattığından zerre kadar şüphem yoktur! Müsaade ettiği tek varlık olan şeytan bile insanoğluna doğrudan zarar vermemektedir. Sadece vesvese yoluyla sapkınlığı insanın kendi iradesi aracılığıyla yaptırmaktadır.

Felaket sonrası kendimize çeki düzen verir, yalansız dolansız fıtrata uygun, aramızda yardımlaşmayı, birbirimizi sevmeyi velhasıl yaşantımızı düzeltirsek Rabbimizin yardımıyla kurtuluş gelir, belâ musibet bizleri terk eder.

İnsanoğlu yeryüzünde materyalist, ahlaksız ve Allahsız bir yaşam biçimi tercihinde ısrarcı olur, sürdürürse isterse onbeş şiddetinde depreme dayanıklı binalar da inşaa etse helaktan kurtulamaz! Bu konuda inançlı insanların kalbinde tereddüt varsa Kur’an da ki Âd ve Semud Kavimlerinin helakine baksın!

İnsanoğlunun bireysel olsun toplumsal olsun başına ne tür felaket geliyorsa fıtratı bozduğu ve aykırı yaşadığı için gelmektedir. Şura Suresi 30.ayette “Başınıza gelen her musibet kendi yapıp ettikleriniz yüzündendir; kaldı ki Allah bir çoğunu da bağışlar.” ilahi mesajı gereği bu böyledir.

Ayrıca deprem bölgesinden mantık dışı keramet veya mucize süsü verilerek olağanüstü hikayelerin anlatıldığı videolara mümin ferasetiyle teyit imkanı olmadığı müddetçe inanmak lazımdır. Sosyal medyada tanınmak ve çok izlenmek için çekmedikleri ne malum? Kastımız bu alanın kirletilmemesi içindir. Teyidi mümkün olanlara inancımız elbette vardır.

Selam ve selametle.

ETİKETLER: ÜSTMANŞET, yazarlar
Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.