islami haberdini haberortadoğu haberleriislam coğrafyası
DOLAR
32,5184
EURO
34,7312
ALTIN
2.486,00
BIST
9.524,59
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
İstanbul
Az Bulutlu
15°C
İstanbul
15°C
Az Bulutlu
Cuma Hafif Yağmurlu
14°C
Cumartesi Az Bulutlu
19°C
Pazar Az Bulutlu
21°C
Pazartesi Az Bulutlu
19°C

“İSLAM ZANNEDİLEN DİN” KARMAŞASI (3)

“İSLAM ZANNEDİLEN DİN” KARMAŞASI (3)
15 Nisan 2023 09:00
A+
A-

İslam, insan tasavvuru üstü sâde bir hayat sistemidir. Beşerî sistemler net değil, istikrarı yoktur. İnsanı maddesi ve manası ile tatmin edecek özelliklere sahip değildir.

İnsanın kalbî ve ruhî değerlerini önemsemez. Kalbin işleyiş sistemini ve ihtiyaçlarını devre dışı bırakır. Kalbin ayarı ancak ve ancak Yaratanına aittir.

Kalbe idrak, kulağa duyma ve göze görme işlevleri veren Rabbimiz ayar vermiş ve onu insanî değerlerle kıvamına yükseltmiştir. “Onlar ki, Allah’ın zikri ile kalpleri mutmain olarak iman ettiler. İyi bilin ki, kalpler ancak Allah’ın zikri ile mutmain olur.” Bu derûnî ve bu engin mana, insan tasavvurunun çok üstünde değer taşır.

Bu esrarengiz şifrenin, insana ne kazandıracağını yine Rabbimiz beyan eder; Ey mutmain nefis, dön Rabbine, sen Ondan razı, O senden razı olarak, gir kullarımın arasına, gir cennetime. (Fecr:89/28-30) Bu yüksek değerde manevi ilkeler bütünü, tevhid âkidesinin ulvî ağını güçlendirir. Beşerî zanlardan ve süfli duygu karmaşasından arındırır. Bu beyanlar birbirini tamamlayan değerlerdir. Bu da İslam devletinin omurgasını hazırlar. İçinizden hayra çağıran, iyiliği emredip kötülükten men’eden lider kadro olsun; işte onlar kurtuluşa erenlerdir.  (Ali İmran:3.104)

İslam devletinin en net ve en sağlam değerlerinden olan mümin kardeşliği, bütün müminleri yekvücut yapar. Gerçekten Allah kendi yolunda kurşunla sağlamlaştırılmış bir bina gibi olup saf bağlayarak savaşanları sever. :Saf:61/4) Bunların önemini ve dinamizmini algılayıp yaşayanları Rabbimiz şöyle bildirir.

Muhammed Allah’ın Resûlüdür. Onun yanında bulunanlar, kâfirlere karşı şiddetli, birbirlerine karşı pek merhametlidirler. Onları, rükû’ ve secde ederek Allah’ın lütuflunu aradıklarını görürsün. Yüzlerinde secde izinden nişanları vardır. Onların Tevrat’taki vasıfları ve İncil’de ki vasıfları da, bir ekin gibidir. Ki, filizini çıkardı, onu güçlendirdi, güçlü gövde olup gövdesinin üstüne dikildi. Bu ekincilerin hoşuna gider, onlara karşı kâfirleri de öfkelendirir. Allah onlardan iman edip sâlih ameller yapanlara mağfiret ve büyük mükâfat va’detti. (Fetih:48/29)

Fetih suresinin bu ayetinde müminlerin vasıflarının tam kıvamında oldukları görülmektedir. Bunun, “zannedilen din” olmadığı da görülmektedir. Hatta müslümanların bir daha böyle bir kıvama eremeyeceklerini zanneden şaşkınlar buna bir mana veremezler. Hele demokratik sistemin ne kadar düşman klikler ürettiğini bilmeyen ya da bildiği halde sinsice fitne ateşini körükleyenler bunu hiç anlayamazlar.

Bu fitne ateşini körükleyenler ayak oyunlarını o kadar ilerlettiler ki, seccade üzerine ayakkabılarla çıkar, beraberindekilerle poz verir hamâkatı sergiler oldular. Bunlar yalnız poz vermiyorlar. Ayni zamanda iki bloka farklı farklı mesaj veriyorlar.

Bu iki mesajdan biri, yaranarak sırtını dayadığı haçlı bozuntularına ve Siyonist zâlimlerine “şehâmet arz ediyor.” Destek artırmak için, “bakın bu seccadeye başlarını koyanların başlarını burada ezeceğim” mesajını göstere göstere veriyor. İkincisi de seccadeye başlarını koyanlara; “evet, sizin başlarınızı koyduğunuz seccade üzerinde başlarınızı ezeceğim”  haddini bilmezliğini sahneliyor. Çirkin yüzlü budalalık yapıyor.

Basit dinî motiflerle de, güya müslüman avlamaya kalkışıyor, akrobatlık yapıyor. Oy devşirme derdine kapılıyor. Kabir ziyaret ediyor, güya müslüman oluyor! Hem de harf inkılabı, şeri’at ilgası, ulema katili, mabet düşmanı sabıkaları ortadayken?

Büyülü masa ittifakı,  “kalbleri darmadağınık olanların”  ayak oyunu gösterilerinden ibarettir. Çelme takma manevralarıdır. Tek kelime ile ibretliktir.!

İşte hakikat, işte yaşanan, işte toplum ve işte gelecek! Esselamualeykum İlhan Oral

ETİKETLER: ÜSTMANŞET, yazarlar
Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.