islami haberdini haberortadoğu haberleriislam coğrafyası
DOLAR
32,4375
EURO
34,7411
ALTIN
2.439,70
BIST
9.915,62
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
İstanbul
Az Bulutlu
16°C
İstanbul
16°C
Az Bulutlu
Pazar Az Bulutlu
18°C
Pazartesi Hafif Yağmurlu
16°C
Salı Az Bulutlu
19°C
Çarşamba Az Bulutlu
20°C

Karabük Üniversitesi’nde Yayılan Irkçı Tezvirat

Karabük Üniversitesi’nde Yayılan Irkçı Tezvirat
27 Mart 2024 14:00
A+
A-

Karabük Üniversitesi‘nde Yayılan Irkçı Tezvirat: Sahte İddialar ve Gerçekler

Sahte İddiaların Kaynağı: ‘Itiraf’ Sayfası

Karabük Üniversitesi‘nde son zamanlarda sosyal medyada dolaşan sahte iddialar, üniversiteyi ve öğrencilerini hedef aldı. İddialar, üniversitenin ‘itiraf’ sayfasında yapılan paylaşımlarla başladı. Bazı Türk öğrencilerin siyahi öğrencilerle cinsel ilişki yaşadıklarını söylediler. Daha sonra HPV ya da HIV gibi hastalıklara yakalanıldığını iddia etiler.

Sahte ‘itiraflar’da, Afrikalı öğrencilerin hastalıklarla ilgili belirti göstermemesine rağmen taşıyıcı olabileceği iddia edildi. Ayrıca, üniversitenin bir fuhuş merkezi olduğu söylentileri de ortaya atıldı. Bu da üniversiteyi ve öğrencilerini haksız yere lekeledi.

Üniversite Yetkililerinden Açıklama: Önlemler ve Gerçekler

Karabük Üniversitesi yetkilileri, çıkan söylentilere karşı net bir tavır aldılar. Şubat 2024’te alınan kararlarla, yabancı uyruklu öğrencilere sağlık kurulu raporu alma zorunluluğu getirilmiştir. Ayrıca, aracı şirketlerin kullanımı da durdurulmuştur.

Yetkililer, yabancı uyruklu öğrencilerin üniversiteye alınmasında titizlikle hareket ettiklerini ve herhangi bir ayrımcılığın söz konusu olmadığını belirttiler. Üniversite, öğrencilerin sağlığını ve güvenliğini ön planda tutuyor.

Yabancı Uyruklu Öğrencilerin Tepkisi: Söylentilere Karşı Duruş

Söylentilere hedef olan yabancı uyruklu öğrenciler, iddiaların tamamen asılsız olduğunu vurguladılar. Öğrenciler, üniversiteye gelirken herhangi bir sağlık raporu talep edilmediğini ve kendilerinin de bu tür hastalıklara sahip olmadıklarını belirttiler.

Yabancı uyruklu öğrenciler, sosyal medyada dolaşan sahte iddiaların kendilerini haksız yere tedirgin ettiğini ve üniversite ortamında ayrımcılığa neden olduğunu ifade ettiler. Bu nedenle, gerçekleri ortaya koymak ve haksız ithamlara karşı durmak adına seslerini yükseltiyorlar.

Toplumsal Farkındalık ve Eğitim: Irkçılığa Karşı Mücadelede Önemli Adımlar

Karabük Üniversitesi vakaları, toplumda var olan ırkçı ön yargıların bir yansıması olarak görülmekte. Bu durum, ırkçılıkla mücadelede daha fazla toplumsal farkındalık ve eğitim gerekliliğini ortaya koyuyor.

Üniversite ve sivil toplum kuruluşları, ırkçılıkla mücadelede ortak bir çaba göstermeli. Ve eğitim programlarıyla bu konuda toplumu bilinçlendirmelidirler. Ayrıca, sosyal medya platformlarında sahte haberlerin ve ayrımcı söylemlerin yayılmasını önlemek için daha etkili önlemler alınmalıdır. Bu şekilde, toplumsal barış ve adalet için daha sağlam bir temel oluşturulur.

HABER YORUM

Yaklaşık bir haftadır, Türkiye gündemini işgal eden bu haber, bizleri derinden üzdü ve yaraladı. Konunun iki ayağı ya da iki ihtimali var..

1- Bu konu ırkçılık tezviratı için gündeme getirilmiş olabilir…

2-Gerçekten iddialar doğru da olabilir…

Ne garip bir ülke haline geldik değil mi? Böyle bir durumda dahi göğsümüzü gere gere “Olmaz öyle şey! Bizim insanımız, bütün insanlara ‘İnsan’ gözlüğüyle bakar ve ırkçılık yapmaz” diyemediğimiz gibi, “Olmaz öyle şey! Bizim insanımız ‘Zina haramdır’ der ve o kötü fiile yaklaşmaz” da diyemiyoruz…

Aslında tüm bu yaşadıklarımız, İslam’ı bir hayat düzeni olarak kabul edip, toplum hayatını Kur’an ve Sünnete uygun dizayn edemeyişimizden kaynaklanmaktadır.

Şimdi bütün okurlarımıza sormak istiyoruz:

“Irkçılığın yapılmadığı ya da yapılamadığı bir ortamda, cinsel ihtiyaçların giderilmesi noktasında zinanın haram kılındığı nikahın teşvik edildiği  bir toplum düzeninde, anne ve babaları da rahatsız eden bu tür söylentiler çıkar mıydı acaba? Bırakın sadece anne babayı, bütün toplumu rahatsız eden bu tür olaylar yaşanır gündeme gelir  miydi acaba?

Biz üzerimize düşen görevi yapalım ve tebliğ babında, her iki konu hakkında ki ayetleri hatırlatmış olalım:

“Ey insanlar! Şüphesiz sizi bir erkek ile bir dişiden yarattık, tanışasınız diye sizi kavim ve kabilelere ayırdık, Allah katında en değerli olanınız O’na itaatsizlikten en fazla sakınanınızdır. Allah her şeyi hakkıyla bilmektedir, her şeyden haberdardır.” (Hucurat Suresi 13)

“Ve sakın Zinaya yaklaşmayın (sizi fuhşa sürükleyecek yayın ve yasaklardan da sakının). Gerçekten o çirkin bir hayâsızlık ve kötü bir yoldur.” (İsra Suresi 32)

MİRATYOUTUBE

MİRATHABER.COM

 

Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.