Bundan önce Yâsîn Suresi hakkında iki yazı yazdık. Yasin Suresi hakkında yazmaya devam ediyoruz. Bu üçüncü yazımızdır. 28-40. ayetlerin metin ve meallerinden sonra, açıklamalarına yer vereceğiz.
وَمَا أَنزَلْنَا عَلَى قَوْمِهِ مِن بَعْدِهِ مِنْ جُندٍ مِّنَ السَّمَاءِ وَمَا كُنَّا مُنزِلِينَ {28} إِن كَانَتْ إِلاَّ صَيْحَةً وَاحِدَةً فَإِذَا هُمْ خَامِدُونَ {29} يَا حَسْرَةً عَلَى الْعِبَادِ مَا يَأْتِيهِم مِّن رَّسُولٍ إِلاَّ كَانُوا بِهِ يَسْتَهْزِئُون {30} أَلَمْ يَرَوْا كَمْ أَهْلَكْنَا قَبْلَهُم مِّنْ الْقُرُونِ أَنَّهُمْ إِلَيْهِمْ لاَ يَرْجِعُونَ {31} وَإِن كُلٌّ لَّمَّا جَمِيعٌ لَّدَيْنَا مُحْضَرُونَ {32} وَآيَةٌ لَّهُمُ الْأَرْضُ الْمَيْتَةُ أَحْيَيْنَاهَا وَأَخْرَجْنَا مِنْهَا حَبّاً فَمِنْهُ يَأْكُلُونَ {33} وَجَعَلْنَا فِيهَا جَنَّاتٍ مِن نَّخِيلٍ وَأَعْنَابٍ وَفَجَّرْنَا فِيهَا مِنْ الْعُيُونِ {34} لِيَأْكُلُوا مِن ثَمَرِهِ وَمَا عَمِلَتْهُ أَيْدِيهِمْ أَفَلَا يَشْكُرُونَ {35} سُبْحَانَ الَّذِي خَلَقَ الْأَزْوَاجَ كُلَّهَا مِمَّا تُنبِتُ الْأَرْضُ وَمِنْ أَنفُسِهِمْ وَمِمَّا لَا يَعْلَمُونَ {36} وَآيَةٌ لَّهُمْ اللَّيْلُ نَسْلَخُ مِنْهُ النَّهَارَ فَإِذَا هُم مُّظْلِمُونَ {37} وَالشَّمْسُ تَجْرِي لِمُسْتَقَرٍّ لَّهَا ذَلِكَ تَقْدِيرُ الْعَزِيزِ الْعَلِيمِ {38} وَالْقَمَرَ قَدَّرْنَاهُ مَنَازِلَ حَتَّى عَادَ كَالْعُرْجُونِ الْقَدِيمِ {39} لَا الشَّمْسُ يَنبَغِي لَهَا أَن تُدْرِكَ الْقَمَرَ وَلَا اللَّيْلُ سَابِقُ النَّهَارِ وَكُلٌّ فِي فَلَكٍ يَسْبَحُونَ {40}
28 – Kendisinden sonra biz, kavminin üzerine gökten herhangi bir ordu indirmedik, indirecek de değildik.
29 – Sadece bir tek çığlık oldu, birden sönüverdiler.
30 – Kendilerine gelen her peygambere alay eden kullara, yazıklar olsun!
31 – Kendilerinden önce nice nesilleri helak ettiğimizi görmediler mi? O helak olanlar, bir daha kendilerine dönüp gelmezler.
32 – Muhakkak ki onların hepsi, toplandıkları zaman huzurumuza getirilecekler.
33 – Ölü toprak, onlar için bir delildir. Biz o toprağı diriltiriz, ondan taneler çıkarırız, onlar da o tanelerden yiyorlar.
34-35 – Biz, orada ürünlerinden ve kendi elleri ile yaptıklarından yesinler diye içlerinde suyu akan pınarlar bulunan hurma ve üzüm bahçelerini yarattık.
36 – Yerin bitirdiklerinden, insanların kendi nefislerinden ve bilmedikleri daha nice şeylerden bütün çiftleri yaratan Allah’ın şanı yücedir.
37 – Gece de onlar için bir delildir. Gündüzü ondan sıyırıp alırız. Onlar, birden karanlıkta kalıverirler.
38 – Güneş de, kendi yörüngesinde akıp gitmektedir. Bu, her şeyi bilen ve yüce olan Allah’ın takdiridir.
39 – Ay için de uğrak yerleri, bir yörünge belirledik. Nihayet o, kurumuş eski bir hurma dalı gibi olur.
40 – Ne Güneş, Ay’a yetişebilir ne de gece gündüzün önüne geçebilir. Her biri, bir yörüngede akıp gitmektedir.
İNKÂRCILARIN HELAKI
Bundan önceki ayetlerde, Allah’ın göndermiş olduğu elçileri dinlemeyen, onlara alayda bulunup onları öldürenlerin helak oldukları haber verilmektedir. Bu ayetlerde de özet olarak şu bilgiler verilmektedir: “Kendisinden sonra biz, kavminin üzerine gökten herhangi bir ordu indirmedik, indirecek de değildik. Sadece bir tek çığlık oldu, birden sönüverdiler. Kendilerine gelen her peygambere alay eden kullara, yazıklar olsun! Kendilerinden önce nice nesilleri helak ettiğimizi görmediler mi? O helak olanlar, bir daha kendilerine dönüp gelmezler.”
Allah’ın gücü her şeyin üzerindedir. Onun elçilerini öldürenleri sadece bir tek çığlıkla yok etmiştir. Her zaman için Allah’ın peygamberlerini küçümseyen, onlara alay edenler helak olup gitmişlerdir.
AHİRET GÜNÜ VE HESAPLAŞMA
Bu ayetlerde, “Muhakkak ki onların hepsi, toplandıkları zaman huzurumuza getirilecekler” denmektedir. Bu ayette, ahiret hayatındaki muhakeme haber verilmektedir. Orada ilahi mahkeme kurulacaktır. Oradaki mahkemede hak yerini bulacaktır. Orada torpil, rüşvet, kayırma, ayırım ve benzeri haksızlıklar yoktur. Orada avukat tutulmaz. Orada hakim olan, herkesin rabbi olan Allah’tır. Allah’ın büyüklüğünü, yüceliğini, üstün kuvvet ve kudretini unutmamak gerekir. Devam eden ayetlerde Allah’ın dünya hayatında insanlara verdiği çeşitli nimetler anlatılmaktadır.
ALLAH’IN YARATTIĞI ÇEŞİTLİ NİMETLER
Bundan sonra devam eden ayetlerde Allah’ın yaratmış olduğu çeşitli nimetler şöyle sıralanmaktadır: “Ölü toprak, onlar için bir delildir. Biz o toprağı diriltiriz, ondan taneler çıkarırız, onlar da o tanelerden yiyorlar. Biz, orada ürünlerinden ve kendi elleri ile yaptıklarından yesinler diye içlerinde suyu akan pınarlar bulunan hurma ve üzüm bahçelerini yarattık. Yerin bitirdiklerinden, insanların kendi nefislerinden ve bilmedikleri daha nice şeylerden bütün çiftleri yaratan Allah’ın şanı yücedir.”
KÂİNATIN DÜZENİ
Ondan sonraki ayetlerde kâinatın düzeni, gece ile gündüzün, ay ve güneşin meydana gelişi anlatılmaktadır. Her şey kendi yörüngesinde devam etmektedir. Bu ayetlerde kâinattaki düzene, Allah’ın yasasına dikkat çekilmektedir. Allah her şeyi bir mizanla yaratmıştır. Bu mizan Allah’ın yasasıdır. Bununla oynamak mümkün değildir. Kur’an-ı Kerim’in başka bir yerinde mizan hakkında şu bilgiler verilmektedir:
وَالسَّمَاء رَفَعَهَا وَوَضَعَ الْمِيزَانَ {7} أَلَّا تَطْغَوْا فِي الْمِيزَانِ {8} وَأَقِيمُوا الْوَزْنَ بِالْقِسْطِ وَلَا تُخْسِرُوا الْمِيزَانَ {9}
“Allah göğü yükseltmiş ve ölçüyü koymuştur. Sakın ölçüde haddi aşmayın. Ölçüde adaletten ayrılmayın ve terazide eksiklik yapmayın.”[1]
Bu ayette kâinattaki mizandan/dengeden haber verildiği gibi, sosyal hayattaki mizandan/adaletten ve alış verişteki mizandan da bahsedilmektedir.
SONUÇ
Yasin suresinde Allah’ın varlığı, birliği, yüceliği, iman, ahlak ve sosyal hayatın çeşitli hususları hakkında haber verilmektedir. Allah’ın gönderdiği elçilere zulmeden, onları öldürenler her zaman için helak olmuşlardır. Ahiret muhasebesinde herkesi hakkı kendisine verilecektir. Allah her konuda bir mizan/denge koymuştur. Bu denge ilahi yasadır. Onunla oynanmaz. Mizan, aynı zamanda adaleti de ifade etmektedir. Dünya ve ahiretteki kurtuluş için adaletle hareket etmek şarttır.
Herkese selam, saygı ve hürmetler.
PROF.DR. NURETTİN TURGAY
[1] er-Rahmân 55/7-9.
YAZARIN DİĞER YAZILARINI OKUMAK İÇİN BURAYA TIKLAYINIZ