islami haberdini haberortadoğu haberleriislam coğrafyası
DOLAR
32,4649
EURO
34,8352
ALTIN
2.421,86
BIST
10.045,74
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
İstanbul
Az Bulutlu
17°C
İstanbul
17°C
Az Bulutlu
Perşembe Az Bulutlu
19°C
Cuma Az Bulutlu
17°C
Cumartesi Az Bulutlu
19°C
Pazar Parçalı Bulutlu
20°C

AĞLAYAN ÇOCUKLAR VE DOĞRU TEPKİLER

AĞLAYAN ÇOCUKLAR VE DOĞRU TEPKİLER

 

Ağlamak canlıya özgü duygusal bir eylem olmakla birlikte bebeklik döneminde çok daha fazlayken çocukluk ve yetişkin döneminde azalır. Ancak bazı çocukların yaşıtlarına kıyasla çok daha fazla ağladığı bir gerçektir. Alışveriş merkezlerinde, aile toplantılarında hatta yolculuk esnasında fazlaca ağlayan çocukların sesi birçok insanın dikkatini de çekiyordur. Peki bebekler ve çocuklar neden ağlar?

Yeni doğan bir bebek için tek iletişim yolu ağlamaktır. Annesini yanında istediğinde, acıktığında, altını ıslattığında, korktuğunda ağlamaya başlar.  Yani ağlama bebeğin sağlıklı büyüyebilmesi için bir gerekliliktir aslında. Bebek büyümeye ve konuşmaya başladığında ise isteklerini ve duygularını sözlü ifade edebileceği için ağlama eylemini azaltır. Bebeklikten çıkmasına rağmen dil gelişimini tamamlayamamış çocukların ise kendini ifade etmek için ağlamayı kullanması normaldir.

Ancak bazı çocukların konuşmaya başlamalarına rağmen ağlamayı azaltmadıkları hatta daha da arttırdıklarına rastlanır. “Hocam bıraksam tüm gün susmaz “ cümlesi bazı ebeveynlerimizden fazlaca duyduğumuz cümleler arasındadır. Peki ağlayan çocuklara nasıl yaklaşılmalıdır?

Çocukların ağlamasına nasıl tepki verilmesi gerektiği konusunda farklı iki yaklaşım vardır. Birincisi ağlamayı görmezden gelmektir. Bu yaklaşım ağlayan çocukla ilgilenildiği takdirde davranışın pekiştirildiği ve devam ettiğini savunur. Birçok çocuk üzerinde yapılan deney ile de bunu kanıtlamıştır.

İkinci yaklaşım ise ne olursa olsun çocuk ağladığı zaman ona sevgi sunulmalıdır der.

Peki hangi yöntem tercih edilmelidir?

Çocukların ağlama nedenlerinden biri duygusal açlıktır. Çocuklar genellikle ebeveyninden ilgi ve sevgi bekledikleri zaman, bir şeyler anlatmak istedikleri ama dinlenmedikleri, korktukları hüzünlendikleri ve güvenli bağlanma geliştiremedikleri zaman ağlarlar. Bu tür durumlarda doğru olan ağlayan çocuğa karşı sevgi sunulması ve duygularının anlamaya çalışılmasıdır. Böylece çocuk kendini güvende hisseder, duygularına önem verildiğini ve anlaşıldığını düşünür. Ebeveyni tarafından reddedilmeyen çocuk duyguları ile başa çıkabilme gücü bulur ve ağlama eylemini azaltır. Ancak çocuğa sevgi sunulmasını doğru anlamak ve uygulamak önemlidir. Çocuğa sevgi sarılarak, seni anlıyorum diyerek söyledikleri dinlenerek sunulur. Yoksa ki sevgiyi göstermek çocuğun makul olmayan fikir ve isteklerini yerine getirmek değildir.

Peki çocuk görmezden gelinir, dinlenmez, “Bunun için mi ağlıyorsun, bunda ağlanacak ne var” gibi tepkilerle karşılaşırsa ne olabilir? Ebeveyniyle güvenli bağ geliştirememiş, duygularını içe atan ve bastırılmış bir birey olabilir.

Ağlamanın tek nedeni duygusal açlık değildir elbette ki. Fazlaca esnek ailelerde yetişen çocuklar için ağlama bir problem çözme ve iktidarı ele geçirme yolu olabilir. Çocuk istediğini elde etmek, alanlarını genişletmek için ağlamayı kullanabilir, ağlaması karşısında ebeveyni tarafından istediği yerine getiriliyorsa ağlayarak istediğini elde edebileceğini öğrenir ve istediği olana kadar ağlama derecesini ve süresini uzatabilir. Çocuk bu yöntemi çevresinde de uygulamayı dener. İşe yaradığını gördüğü sürece de devam ettirir. Hatta bazı yetişkinlerin ağlamayı bir çözüm yolu olarak kullanmaya devam ettiği de bir gerçektir.  İşte bu durumlarda da yani çocuğun alanını genişletmek olmazı oldurmak için ağlamayı kullandığı durumlarda ağlamayı görmezden gelmek, bunun işe yaramayacağını görmeleri için önemlidir.

Sonuç olarak ağlayan çocuklara karşı ağlama nedenini tam olarak bilemezsek doğru davranışla tepki veremez tedbir alamayız. Bu yüzden öncelliğimiz çocuğun neden ağladığını fark etmek olmalıdır. Çocuk eğer ki duygusal açlık kaynaklı ağlama alışkanlığı geliştirmişse bunu fark edip çocuğu daha fazla dinlemeli ve aramızdaki güvenli bağlanmayı gözden geçirmeliyiz. Çocuk iktidar mücadelesi ve istediğini yaptırma maksatlı ağlıyorsa haklı isteklerini ağlamasına gerek bırakmadan mutlaka dinlemeli ve yerine getirmeye çalışmalı ancak mantıksız istek ve alan genişletme çabaları içinse net bir tavır içinde olmalıyız.

ETİKETLER: ÜSTMANŞET, yazarlar
Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.